CHP Ortahisar Belediye Meclis Üyesi Ömer Dayı, Trabzonspor’un hak ve onur meselesi olarak gördüğü tartışmalar üzerinden dikkat çeken bir çağrı yaptı. Dayı, Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’e seslenerek geçmişte söz verilen Trabzon Meydanı Şike Anıtı’nın tamamlanmasını talep etti. Siyasi değerlendirmelerin ötesinde bir vefa ve tarih meselesi olduğunu vurgulayan Dayı, 2010-2011 sezonuna ilişkin iddiaları ve o dönem yaşanan süreci hatırlatarak, “Hakikatin peşindeyiz” mesajı verdi. Konuşma, şehirde yeni bir tartışma ve destek çağrısı başlattı.
Dayı’nın çağrısının arka planı: “Hakikatin peşindeyiz”
Ömer Dayı konuşmasında Trabzonspor’a yönelik haksızlık iddialarını yeniden gündeme taşıdı ve şehrin kolektif hafızasında yer eden konulara vurgu yaptı. Dayı, Trabzonspor sevdasının siyasetin, hesapların ve kişisel çıkarların üstünde olduğunu belirterek, “Bu camia üzerinden maval kesmek, kendi kirli gündemini örtmeye çalışmaktır” dedi. Ayrıca 2010-2011 sezonuna ilişkin tartışmalara değinip, o dönemi hatırlatarak toplum vicdanının önemine işaret etti. Dayı, sözlerini bir çağrıya dönüştürerek belediye yönetiminden hem sembolik hem somut bir adım beklediğini açıkladı.
“Trabzon Meydanı Şike Anıtı” talebi ve vefa meselesi
Meclis üyesi olduğu dönemde dönemin belediye başkanının Trabzon Meydanı’na bir Şike Anıtı dikme sözü verdiğini hatırlatan Dayı, projenin tamamlanmadığını söyledi. Dayı, anıtın yalnızca geçmişe yönelik bir suçlama değil; Trabzon’un alın terine, emeğine ve adalet duygusuna sahip çıkma niyeti taşıdığını savundu. Bu bağlamda yaptığı çağrıda, “Gelin yarım kalan Şike Anıtı’nı hep birlikte kuralım” diyerek Başkan Genç’e hem destek verdi hem de tarihi bir sorumluluk çağrısı yaptı. Talep, şehir hafızasına ilişkin sembolik bir adım önerisi olarak algılandı.
İddialar, siyaset ve toplum vicdanı: Tartışmanın seyri
Dayı konuşmasında, bazı kurumsal karar ve süreçleri de eleştirdi; geçmişte yaşanan iddialardan hareketle “hakikatin mührü vicdanlardadır” ifadesini kullandı. Öte yandan bu tür talepler siyasetin de aktörü olmak zorunda; toplumun geniş kesimleri, şehre özgü tarihselliği, sporun manevi değerini ve adalet beklentisini birlikte tartışıyor. Belediye, STK’lar ve kulüp temsilcileri arasında olası bir çalışma platformu kurulması, hem hukuki hem de ortak hafıza açısından önerilen yollar arasında yer alıyor.
Yol gösterici not: “2010-2011 sezonu şike iddiaları” ve “Trabzon Meydanı şike anıtı” gibi uzun kuyruklu anahtar kelimeler, konunun hem yerel hem ulusal kamuoyunda aranabilirliğini artıracaktır. Bu yüzden haberin başlığı ve ara başlıklarında bu ifadeler doğal biçimde yer aldı.
