5 Haziran Dünya Çevre Günü kapsamında açıklamalarda bulunan CHP Trabzon Milletvekili ve TBMM Başkanlık Divanı Üyesi Av. Sibel Suiçmez, Türkiye’de çevre koruma politikalarının kağıt üzerinde kaldığını belirterek, “İktidar, çevre hakkını yok sayıyor. Doğal alanlarımız rant uğruna birer birer yok ediliyor” dedi. Suiçmez, çevreyi korumanın anayasal bir görev olduğunu hatırlatarak, Cumhuriyet Halk Partisi'nin iktidarında hayata geçirilecek çevre politikalarını da kamuoyuyla paylaştı.
“Doğal alanlar sistematik şekilde yok ediliyor”
Suiçmez, açıklamasında Türkiye’de yürütülen çevre politikalarının bilimsel temelden ve kamu yararından uzaklaştığını vurguladı. Sulak alanlardan ormanlara, meralardan yaylalara kadar birçok ekosistemin HES, maden ve enerji projeleriyle tahrip edildiğini belirten Suiçmez, “Bu projeler sadece çevreyi değil, kırsal yaşamı ve halk sağlığını da tehdit ediyor” dedi.
“Anayasal çevre hakkı yok sayılıyor”
Anayasa’nın 56. maddesinde güvence altına alınan sağlıklı çevrede yaşama hakkının, yürütülen politikalarla ihlal edildiğini söyleyen Suiçmez, halkın karar alma süreçlerinden dışlandığını ifade etti. “Yargı kararları yok sayılıyor, ÇED raporları göstermelik hazırlanıyor, halkın katılımı engelleniyor” diyen Suiçmez, çevre hukukunun devre dışı bırakıldığını savundu.
CHP’nin çevre politikası: Adalet, bilim, ekoloji
Sibel Suiçmez, CHP’nin iktidarında çevre politikalarının nasıl şekilleneceğini şu maddelerle sıraladı:
Ekolojik yıkıma yol açan tüm düzenlemeler iptal edilecek, doğayı ve kültürel mirası koruyan mevzuatlar güçlendirilecek.
HES, maden ve inşaat sektörlerinde bilimsel ve kamusal planlama esas alınacak.
Yerel yönetimlerin kurduğu yenilenebilir enerji projeleri yaygınlaştırılacak.
Kazdağları, Cerattepe gibi alanlar özel koruma altına alınacak.
Yurttaşların çevre kararlarına katılımı anayasal güvence altına alınacak.
Zehirsiz tarım politikaları, yerli tohum ve pestisit kullanımının azaltılması gibi adımlar atılacak.
Doğal varlıklar piyasa mantığının dışına çıkarılarak kamusal anlayışla korunacak.
“Bu mücadele çocuklarımızın geleceği için”
Suiçmez, açıklamasının sonunda, çevre mücadelesini sadece bugünün değil, yarının çocukları için de sürdürdüklerini vurgulayarak, “Toprağımızı, suyumuzu, ormanlarımızı korumak bir tercih değil, varoluşsal sorumluluğumuzdur” dedi.