Trabzon’un çevresel sorunlarına kalıcı çözüm hedefiyle Araklı ilçesinde kurulan Katı Atık ve Bertaraf Tesisi Trabzon, Rize ve ilçelerinin tüm katı atıklarını bertaraf edip enerjiye dönüştürürken önemli bir görevi de üstleniyor.
Hizmete girdiği ilk günlerde bölgedeki insanların yaşadığı sorunu gidermek için büyük bir ekonomik yükün altına girerek bu sorunu ortadan kaldıran Katı Atık Tesisi konusunda hem siyasetçiler, hem yerel yöneticiler hem de bölge insanı olarak ne kadar samimi olduğumuzun samimiyetini yaşıyoruz.
Teknik iyileştirme ve ekonomik katkının ötesinde, asıl dikkat çeken unsur bu gelişmenin siyaset arenasında bir "samimiyet testi"ne dönüşmüş olmasıdır. Tesisin çevresel etkileri üzerinden bugüne kadar siyaset yapan bazı kesimlerin, çözüm aşamasına gelinmişken takındığı tutum ise dikkatlerden kaçmıyor.
Bir yanda çözüme odaklanan, teknik rehabilitasyon ve üretim kapasitesiyle hem çevreyi hem ekonomiyi korumaya çalışan bir yönetim varken diğer yanda sadece sorunu konuşup, çözüme dair elle tutulur bir adım atmayan, eleştiriyi siyasi ranta dönüştürmeye çalışan isimlerin olduğu gerçeğini görmüyor değiliz.
Vatandaşın “Derdi çözüm olmayanların samimiyeti milletin takdirindedir” sözü, bu bağlamda anlamlı bir mesaj olarak dikkat çekiyor.
Araklı’daki çöp tesisi artık sadece bir çevre yatırımı değil, aynı zamanda Trabzon siyasetinde samimiyetin ve çözüm odaklı yaklaşımın turnusol kâğıdı haline dönüşmüş halidir. Ama vatandaş artık samimiyetsizliği de koklayacak kadar tecrübelidir. Bu yüzden sadece konuşan değil, gerçekten çözüm üretenlerin tesise sahip çıkması gerekiyor.
Türkiye’de birçok Büyükşehir Belediyesi’nin çözemediği ve hala yerel yönetimlerin en büyük sorunu halinde olan katı atıkların bertarafı sadece özel sektöre yüklenmemeli elbette.
Kamu ve özel sektörün samimi ve gayretli işbirliğiyle böylesine önemli bir sorunun üstesinden gelinebileceği görüşü hakim tüm çevrelerde.
Araklı’daki Katı Atık ve Bertaraf Tesisi sadece yatırımcının sorunu değil aynı zamanda yerel yönetimlerin de sorunu olmalı ve bu çerçevede çözüm noktasına da samimi ve hassasiyetle yaklaşılmalıdır. Yani yerel yönetimlerin de bu konuda gerekli hassasiyeti göstermesi bekleniyor.
