Yaşanan olaylarla seyrini değiştiren ruhumuzun temelde tam sekiz temel duygusu vardır...

Hepimizin yaratıldığında bünyesine sunulan bu duyguların ne derece yanlısıyız yaşayarak tecrübe ediniliyor ne yazık ki!

Doğadan ve insanlardan beklenilen hatta kendimizden beklediklerimiz varken vermek zorunda olduklarımız da vardır.

Mutluluk,üzüntü,korku,şaşkınlık,ilgi,öfke,

iğrenme ve utanç duygusu!

Ana duygu olan bu sekiz duygunun kendisini ayakta tutan ve meziyetler yükleyen alanları vardır mesela Mutluluğun içinde; sevinç heyecan,coşku ve gurur gibi...

Keza İlgi’nin de içinde ; merak ,şefkat,sevgi ve bağlılık gibi!

Herbirinin içinde barındırdığı bu duyguları sırasıyla düşündüğümüzde hepsinin bedenimize ve ruhumuza hem artıları hem de eksileri olduğunu biliriz ve de hissederiz...

Bazen içlerinden biri bizim anatomimize en uygun olandır, bazen de en uygunsuz olandır!

Bazen kabul edilir bazen de asla kabul edemezsiniz üzerinizdeki sizinle bütünleşen o duyguları...

Mesela etrafınızdaki kişilere bir bakarsanız ne demek istediğimi anlayacaksınız kıymetli okurlarım...

Hepimizde bulunan bu duygulara daha bebeklikten başlarız şekil vermeye ve zaman içinde duygusal mı, öfkeli mi veyahut ilgili miyiz yaşama karşı ilerleyen dönemlerde ortaya çıkar yani bazen istem dışı bazen de istemli oluşur sonra da karakter dediğimiz şeyle karşılaşırız...

Duygu treni adını koyduğum bu trende yolculuk yapmak ziyadesiyle yorucudur ama bir o kadar da eğlencelidir!

Herbir duygunun derecesince yaşamımızda yer edinmesini sağlayabilirsek işimiz daha kolay lakin ne yazık ki bazen o duyguların esiri olabiliyoruz...

Ya çok öfkeli ya çok duygusal yada  aşırı sevgi yüklü oluyoruz ve akabinde beklentiler içinde boğulup gidiyoruz...

Duygu trenin gitmekle mükellef olduğu bir yolu var, o yolundan çıkmıyor da içinde sırasıyla oturan tüm duygular vakit gelmeden yolda inebiliyorlar ve sonra yolunu kaybediyorlar ve tabi en sonunda duygu karmaşası bedeni ve ruhu paramparça ediyor!

Elbette herbirinin sebepleri ve sonuçları var lakin bilinmesi gereken tek şey vardır o da; duygu treni yolunda giderken içinde barındırdığı sekiz ana duygumuza egoistçe yaklaşıp onları yoldan çıkarmamak İÇİN elimizden geleni yapmak zorunda olduğumuz...

Rahmetli Anaannem derdi ki;

Kızanım büyüyeceksin ve iyisiyle kötüsüyle bir yaşam yolun olacak, unutmaman ve hayat felsefesi yapman gereken tek şey her şeye mutlu bak ve asla kedinden başka kimseden ne duygu ne de başka bir beklentiye girme, o vakit en özgür yolcu sen olursun!

Duygu treninin yolcuları vakitli yada vakitsiz inip yolunu kaybederse de eyvallah demeyi ve ruhumuzu ayakta tutmayı öğrenmeli ve uygulamalıyız!

Selam olsun duygu treninin tüm yolcularına!