Bizans’ın son uzantısı Trabzon Bizans Devleti’nin 1461 yılında Osmanlı tarafından fethedilmesi ile Anadolu’nun fethi tamamlandı.
TAKA Gazetesi olarak Trabzon’un 552. fetih yıldönümü vesilesi ile fethin nasıl gerçekleştiğini, Fatih Sultan Mehmet’in Trabzon için ne gibi planlar yaptığını ve fethin bilinmeyen yönlerini sizler için araştırdık. İşte ayrıntılar;
Trabzon’un fethi uzun süre 26 Ekim 1461 olarak bilinse de, geçtiğimiz yıllarda ortaya çıkarılan 22 ciltlik Osmanlıca yazılmış Salname’ye (Yıllık) göre fethin tarihi 15 Ağustos 1461 olarak gösterilmektedir. Günümüzde de artık resmi olarak Trabzon’un fethi 15 Ağustosta kutlanmaktadır.
Nasıl fethedildi?
Sinop’tan Batum’a kadar uzanan sahil şeridinde Doğu Roma’nın Bizans uzantısı olarak Trabzon İmparatorluğu varlığını sürdürüyordu. 250 yıldan fazla Komnen aşireti tarafından yönetilen ve Osmanlılara vergi vermekten hiç de hoşnut olmayan bu devlet; Osmanlı’larla ilişkilerinde temkinli, daha çok Gümüşhane, Kızıl Deniz ve Hazar Denizi arasında var olan Akkoyunlularla iyi ilişkiler içindeydi. Hatta Kral, bu vesile ile kızı Despina’yı Akkoyunuların lideri Uzun Hasan’a verdi. Trabzon Devletin’e kendi haraçgüzârı gözüyle bakan Uzun Hasan, Trabzon’un Osmanlıların nüfuzu altına girmesini istemiyordu.
“Siz gidin, ben kendim gelip borcumu öderim”
Bunun için 1460 yılında yeğeni Murat Beyi İstanbul’a göndererek ödenen vergileri geri istedi. Fatih Sultan Mehmet, gelen heyeti, “Haydi siz gidiniz, ben kendim gelir borcumu öderim” diyerek geri gönderir. Doğu Anadolu’da oldukça güçlü bir devlet kuran Uzun Hasan, sihriyet dolayısıyla Trabzon Devleti’ni himaye ediyordu. David Komnen’in, Papa’ya başvurup yardım istemesi, Fatih’in bu devlet hakkındaki düşüncelerini tahrik etti. Osmanlı için oluşturulan doğudan kuşatma çalışmalarını iyi takip eden Fatih, artık bu casus yuvasını dağıtmaya karar verir. Böylece Bizans İmparatorluğu’nun asırlardır doğuda oynamak istediği oyunu da bozacaktır.
Fetih planlarını sır gibi sakladı
Avrupa’yı Osmanlı aleyhinde tahrik etmek isteyen bu imparatorluğun artık sonu gelmişti. Rumeli kuvvetlerinin başında Bursa’ya varan Mahmut Paşa, burada Fatih’le birleşir. Herkes daha seferin nereye yapılacağını bilmemektedir. Ancak Fatih’e bunu sormaya da kimse cesaret edememektedir. Sonunda kadılardan biri Fatih’e düşüncelerini sorduğunda aldığı cevap sert ve kısadır; “Eğer düşünüp tasarladığımı sakalımın tellerinden biri öğrenmiş olsaydı, onu derhal koparır yakardım“. Amasra, Kastamonu ve Sinop’u savaşsız alan Osmanlı ordusu daha sonra Trabzon üzerine yürüdü. Denizden de 300 parçalık bir donanma ile Gelibolu Sancak Beyi Kâzım ve Yakup beylerin komutasında Trabzon’a hareket etti.
‘Karadan gelemezler’ dediler, orduyu karşılarında gördüler
Fatih, Trabzon üzerine gidildiğinin anlaşılmaması için sahil yolunu bırakarak, Sivas üzerinden gitti. Ordunun öncüsü olan Anadolu Beylerbeyi Gedik Ahmet Paşa, Akkoyunlu’lara ait Koyulhisar’ı kuşatıp aldı. Böylece Uzun Hasan’a bir gözdağı verilmiş oldu. Osmanlı Ordusu Erzincan taraflarında Yassıçemen ovasına geldiği sırada, Akkoyunlu heyeti de görüşmek için gelmişti. Yapılan görüşmelerin ardından Uzun Hasan’a bir mektup yazan Fatih, Saray Hatun’u misafir olarak alıkoyan Ordu Bayburt’tan kuzeye dönerek, Sarıca Paşa ve Hızır Bey komutasındaki kuvvetlerle birleşip Trabzon üzerine yöneldi. Trabzon İmparatoru’nun bir tarafa kaçmaması için kendisinden önce Mahmut Paşa’yı gönderdi. Osmanlı donanması bir ay önceden gelmiş ve denizden Trabzon’u kuşatarak topa tutmuştu. Osmanlı kara ordusunun gelişi pek ümit edilmiyordu. Fakat Fatih, güneyden gizli gizli geliyordu. Onun, Trabzon için gösterdiği bu hırs ve ısrar, buranın fethinin önemini bir kez daha ortaya koydu. İmparator, kara ordusunu Trabzon’a dayanmış görünce hayretler içinde kaldı. Sarp dağların arasında kalan bölge haberleri olmaksızın nasıl karadan kuşatılabilirdi? Böylece Trabzon karadan ve denizden kuşatılmış oldu. David Komnen’in ne Avrupa’dan, ne de Uzun Hasan’dan yardım görmesi artık imkansızdı. İşte Fatih’in, Trabzon ile ilgili fetih planlarını çok gizli tutması bu yüzdendi.
Şehir, savaşmadan alındı
15 Ağustos 1461’de İmparator’un kurmayları Mahmut Paşa vasıtası ile Osmanlılarla anlaşarak şehir ve kaleyi teslime karar verdiler. Böylece Trabzon savaşsız teslim alındı. Fetih sonrası David Komnen ailesi, deniz yoluyla önce İstanbul’a oradan Edirne’ye gönderildi. Sonra Serez taraflarında Ustroma Karasu nehri civarında senelik 300 bin akçelik bir has verildi. Komninoslular beraberlerinde Trabzon’dan altın, gümüş gibi servetleriyle, saray adamlarını ve nakli mümkün olan mallarını götürmelerine müsaade edilmişti. Hükümdar ailesi ile birlikte akrabaları ve yüksek devlet memurları İstanbul’a, Saray Hatun da hediyelerle ülkesine gönderildi. Artık, bu güzel Karadeniz şehri, kuzeyin incisi Trabzon, bir Osmanlı şehriydi.
Fetih sonrası Trabzon, önemli bir sancak oldu

Trabzon şehri fethedilince, Trabzon imparatorluğuna tâbi Giresun’dan Hopa’ya kadar bütün yerleşim yerleri Osmanlılar’a katıldı. Bölge, sancak olarak teşkilatlandırıldı. Torul ve Canca kaleleri ile havalisi (Kürtün’ün sahil kesimindeki yerleşim yerlerinin haricindeki yerler) 1479 tarihinde Rakkas Sinan Bey tarafından zaptedilerek Trabzon sancağının fethi tamamlandı.
Muhabir: TE Bilisim