Trabzon’da İklim ve Su Sempozyumu Düzenlendi
Trabzon Kent Konseyi ve paydaş kurumların iş birliğiyle Trabzon Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenen Ulusal İklim Değişikliği ve Su Sempozyumu, 24-25 Haziran 2025 tarihlerinde Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. İki gün süren sempozyuma, açılış konuşmalarında 4 çağrılı konuşmacı, panellerde ise 17 panelist katıldı. İlk gün 509, ikinci gün 296 kişinin katılımıyla gerçekleşen etkinlikte; iklim değişikliğinin su kaynaklarından ekosistemlere, sağlıktan turizme kadar farklı alanlarda yarattığı tehditler ele alındı.

“Dünyanın Ateşi Yükseliyor, Mikrobu Biziz”
Sempozyumda konuşan Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, küresel ısınmayı vücudun ateşiyle karşılaştırarak, “Ateşi yükselen dünyanın mikrobu da biziz” ifadeleriyle insan faktörüne dikkat çekti. Prof. Dr. Esengül Köse ise fosil yakıt kullanımı ve sanayileşme nedeniyle 1990’a göre %54 artan sera gazı emisyonlarının, 1,5°C eşiğinin 2040’tan önce aşılmasına yol açacağını belirtti. Çevre Mühendisi Ali Cem Deniz de Türkiye’nin içinde bulunduğu Akdeniz Havzası’nın, sıcaklık artışlarının küresel ortalamanın üzerinde seyrettiği bir hotspot (sıcak nokta) olduğunu vurguladı.

İklim Krizi Halk Sağlığını ve Göçü Tehdit Ediyor
Prof. Dr. Murat Topbaş, iklim değişikliğinin 21. yüzyılın en büyük küresel sağlık tehdidi olduğunu belirterek, aşırı sıcaklar, seller, vektör hastalıkları, solunum yolu rahatsızlıkları ve psikolojik sorunların artacağına dikkat çekti. Dr. Öğr. Üyesi Seda Özlü ise iklim göçünün 2050 yılına kadar 216 milyonu aşabileceğini, Türkiye’de de afetler nedeniyle binlerce insanın yerinden edildiğini ifade etti. Prof. Dr. Kadıoğlu ise Ege ve Akdeniz’deki yağış azalmasının, Karadeniz’e iç göçü tetikleyebileceğini söyledi.

“Su, Yaşamın Temelidir Ancak Tehlikede”
Sempozyumda, su kaynaklarının iklim değişikliğinin yanı sıra kirlilikle de tehdit altında olduğu vurgulandı. Prof. Dr. Ülgen Aytan; kimyasal, biyolojik, termal ve ışık kirliliğinin su kalitesini bozduğunu belirtirken, Doç. Dr. Nazihan Ursavaş, Türkiye’nin kişi başına düşen 1323 m³ su miktarıyla su stresi yaşayan bir ülke olduğuna dikkat çekti. TİSKİ Genel Müdürü İbrahim Kul ise arıtılmış atık suların geri kazanımının su kaynakları üzerindeki baskıyı azaltacak önemli bir strateji olduğunu ifade etti.

Başkan Kaya’dan Sümela Temizliği Hakkında Çarpıcı Açıklama: “Hizmete Teşekkür Edilir, Eleştirilmez!”
Başkan Kaya’dan Sümela Temizliği Hakkında Çarpıcı Açıklama: “Hizmete Teşekkür Edilir, Eleştirilmez!”
İçeriği Görüntüle

“İklim Mücadelesi İçin Bilim, Teknoloji ve Dayanışma Şart”
Prof. Dr. Dilek Beyazlı, iklim dirençli kentler için mavi-yeşil altyapıların önemini vurgularken, Doç. Dr. Ufuk Töman Türkiye’nin enerji üretiminde yenilenebilir payının arttığını ancak net sıfır hedefine ulaşmak için dönüşümün hızlanması gerektiğini söyledi. Doç. Dr. Ali Kürşat Erümit ise yeşil yapay zekâ prensiplerinin iklim mücadelesinde kritik rol oynayacağını belirtti.

Sempozyumdan Kamuoyuna Çağrı
Etkinlik sonunda yayınlanan sonuç bildirgesinde, politika yapıcılardan yerel yönetimlere, sağlık kuruluşlarından vatandaşlara kadar tüm paydaşlara şu çağrılar yapıldı:

İklim ve afet politikalarının entegre edilmesi, 2053 Net Sıfır Emisyon hedefine hizmet eden eylem planlarının acilen hayata geçirilmesi

Su verimliliği, atık su geri kazanımı ve doğa tabanlı çözümlerin yaygınlaştırılması

Halk sağlığı risklerinin izlenmesi, sağlık altyapısının iklim krizine dirençli hale getirilmesi

Disiplinler arası akademik çalışmaların artırılması, karar alıcılara aktarılması

STK’ların farkındalık oluşturma ve yerel projeleri yaygınlaştırma görevlerini sürdürmesi

Tüm vatandaşların su, enerji ve kaynak kullanımında tasarruf bilinciyle hareket etmesi

Bildirgede Mustafa Kemal Atatürk’ün “Felâket başa gelmeden evvel, önleyici ve koruyucu tedbirleri düşünmek lazımdır” sözleri hatırlatılarak, “Gezegenimizin geleceği bugünkü kararlarımıza bağlıdır” vurgusu yapıldı.

Kaynak: HABER MERKEZİ