Sakarya’da akademik çalışmalarıyla tanınan Diş Hekimi Prof. Dr. Hasan Oruçoğlu, yaptığı açıklamada kanal tedavisinin diş sağlığındaki kritik önemine dikkat çekti. Oruçoğlu, birçok hastanın ağrı geçince tedaviye gerek kalmadığını düşündüğünü ancak bunun en büyük yanılgılardan biri olduğunu belirtti. Dişin iç dokusu öldüğünde enfeksiyonun çene kemiğine yayılabildiğini söyleyen Oruçoğlu, geç kalınan vakalarda artık kanal tedavisinin değil, diş çekiminin ve implant uygulamasının zorunlu hale geldiğini aktardı. “Basit bir tedaviyle yıllarca korunabilecek bir dişi kaybetmek, hem sağlık açısından hem de maddi yönden büyük kayıptır” dedi.
KANAL TEDAVİSİ ZAMANINDA YAPILMAZSA NE OLUR?
Prof. Dr. Hasan Oruçoğlu’na göre kanal tedavisinde en büyük risk, geç kalınmasıyla ortaya çıkıyor. Dişin siniri öldüğünde hasta ağrısının geçtiğini sanıyor ancak enfeksiyon sessizce çene kemiğine yayılıyor. Bu durumda kök ucunda kist ve apseler oluşabiliyor, hatta komşu dişler bile zarar görebiliyor. Geciken her gün dişin kurtarılma ihtimalini azaltıyor ve implant gibi ileri tedavilerin zorunlu hale gelmesine yol açıyor. Uzmanlar, kanal tedavisinin erken dönemde yapılmasının dişin doğal yapısını koruduğunu, maliyet ve tedavi süresini de büyük ölçüde azalttığını vurguluyor.
AĞRININ GEÇMESİ NEDEN TEHLİKELİ?
Birçok hasta diş ağrısı geçince sorunun ortadan kalktığını düşünüyor. Oysa bu durum, sinirin öldüğünün ve enfeksiyonun daha derinlere yayıldığının göstergesi olabilir. Prof. Dr. Oruçoğlu, “Ağrı geçince rahatladığını sanan hasta, aslında çene kemiğine yayılan bir enfeksiyonla karşı karşıya kalabiliyor. Bu da hem genel sağlığı hem de çevredeki dişleri tehdit ediyor” dedi. Dolayısıyla ağrının kaybolması, tedaviyi erteleme gerekçesi değil, acilen hekime başvurmak için bir uyarı olmalı.
GEÇ KALAN HASTALAR İÇİN RİSKLER NELER?
Geç kalınan vakalarda dişin kurtarılması çoğu zaman imkânsız hale geliyor. Kök ucunda apse oluşması, kuron kısmında büyük madde kaybı ve dişin kırılması, çekimi zorunlu kılıyor. Ayrıca estetik açıdan özellikle ön dişlerin kaybı, kişide özgüven sorunlarına yol açıyor. İmplant gibi çözümler olsa da uzmanlar hiçbir şeyin doğal dişin yerini tutamayacağını belirtiyor. Oruçoğlu, “Dişi çekmek kolay, kurtarmak emek ister ama en değerlisi kendi dişinizdir” diyerek erken tedavinin önemini hatırlatıyor.
ERKEN TEDAVİ HAYATİ ÖNEM TAŞIYOR
Kanal tedavisine zamanında başvurmak, dişi kurtarmanın en güvenilir yolu. Geç kalındığında ise çekim ve implant gibi maliyetli ve zahmetli işlemler devreye giriyor. Uzmanlar, diş ağrısının geçmesini iyileşme olarak görmemek gerektiğini, aksine bu durumun daha büyük bir riskin habercisi olabileceğini ifade ediyor. Kendi dişinizi korumak için en küçük şikâyeti bile ihmal etmeden hekime başvurmak gerekiyor.
