12 MİLYAR EUROLUK ANLAŞMAYA BÜYÜK TEPKİ
Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) üyesi olan Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan ve Kırgızistan, Avrupa Birliği ile yaptıkları anlaşmada, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne yönelik sert ifadelerin yer aldığı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarına bağlılıklarını beyan etti. Bu bildiriyle birlikte, Türk devletleri Kıbrıs konusunda Avrupa Birliği'nin çizgisine yaklaşırken, Türkiye’de özellikle "kardeşlik" vurgusuyla yapılan dış politikaya büyük bir kırılma yaşandı.
KIBRIS’TA ROTA GÜNEY’E Mİ DÖNDÜ?
Bildiride yer alan ve KKTC’yi hukuken geçersiz ilan eden 541 ve 550 sayılı BMGK kararlarına destek verilmesi, bu ülkelerin Güney Kıbrıs’ı ‘tek meşru hükümet’ olarak kabul ettiğini gösteriyor. Bu kararlar, 1974'teki Barış Harekâtı’nı kınayan ifadeler içeriyor ve Türk askerinin adadan çekilmesini talep ediyor. Bu bağlamda, TDT üyelerinin bildiriyi imzalaması, Türkiye’nin Doğu Akdeniz ve Kıbrıs politikaları açısından ciddi diplomatik bir kırılma olarak değerlendiriliyor.
TÜRKİYE’NİN KARDEŞLERİ AB’NİN YANINDA
Anlaşmanın perde arkasında Avrupa Birliği'nin 12 milyar Euro’luk yatırım taahhüdü olduğu ifade ediliyor. Ekonomik çıkar uğruna, KKTC'nin “işgalci yapı” olarak anıldığı kararlara imza atılması Türkiye’de “Bunlardan kardeş olmaz” yorumlarını beraberinde getirdi. Zira Türk Devletleri, yıllardır aynı masa etrafında toplanıp birlik mesajı verirken, bu imza ile Türkiye’nin ulusal çıkarlarına açıkça ters düşen bir pozisyona geçtikleri görülüyor.
AB’NİN POLİTİKASI KARŞILIK BULDU
AB, Türk devletlerinin KKTC’ye verdiği sembolik destekten rahatsızlığını daha önce dile getirmişti. KKTC’nin 2024 Kasım ayında TDT zirvesine gözlemci olarak davet edilmesi Brüksel’de tepkiyle karşılanmış, AB Dış İlişkiler Temsilcisi Josep Borrell bu adımı “ayrılıkçı yapının meşrulaştırılması” olarak tanımlamıştı. Bugün imzalanan bildiride yer alan ifadeler, AB’nin bu baskısının sonuç verdiğini gösteriyor.