Başkan Kaya, “Ben bu ülkeyi seviyorum’ diyen herkes, partimize, partimizin kadrolarına, Genel Başkanımıza, Ekrem İmamoğlu başkanımıza, belediye başkanlarımıza sahip çıkmak zorundadır. Bu, hepimiz için tarihi bir görevdir” diye konuştu.
Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Kaya, Kurban Bayramı dolayısıyla CHP Trabzon İl Başkanlığında düzenlenen bayramlaşma programına katıldı. Programa CHP Trabzon İl Başkanı Mustafa Bak, Beşikdüzü Belediye Başkanı Burhan Cahit Erdem, Yomra Belediye Başkanı Mustafa Bıyık, Ortahisar Belediye Başkan Yardımcıları Cüneyit Zorlu, Celal Akaç, Alper Öztürk, Ernul Arslan ve Mustafa Özer İskender, Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Başkan Danışmanı Hasan Süha Saral, CHP Ortahisar İlçe Başkanı Haluk Batmaz ve ilçe başkanları, CHP İl Kadın Kolları Başkanı Zerrin Yavuz, İl Gençlik Kolları Başkanı Kaan Kurtoğlu, Belediye Meclis üyeleri, partililer ve vatandaşlar katıldı.
Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Kaya, bayramlaşma töreninde yaptığı konuşmada CHP’li siyasetçilere, belediye başkanlarına ve yol arkadaşlarına yapılan hukuksuz operasyonlar nedeniyle bayramı doya doya kutlayamadıklarını belirtti. Operasyonların ‘yolsuzlukla’ ilgisi olmadığının altını çizen Başkan Kaya, bu yaşananların emperyalizmin bir oyunu olduğunu vurguladı.
“ASLA DİZ ÇÖKMEYECEĞİZ, BEDELİ NE OLURSA OLSUN ÖDEYECEĞİZ”
“Türkiye’de bugün bayramlar kutlanabiliyorsa, bu Cumhuriyet Halk Partisi’nin, Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının sayesindedir” diyerek konuşmasına başlayan Başkan Kaya, “Eğer bugün bu ülkede milli ve dini bayramlarımız kutlanabiliyorsa, bu Cumhuriyet Halk Partisi sayesindedir. Cumhuriyet Halk Partisi'nin o savaş meydanlarında verdiği mücadele, bayrağı, devleti, cumhuriyeti dimdik ayakta tutabilmek için verdiği mücadelenin sonucudur. Bu ülke ağır işgaller gördü, ağır bedeller ödedi. Ama bu partinin kurucusu Gazi Mustafa Kemal önderliğindeki atalarımız hiç boyun eğmediler. Bu topraklarda yenilgiye izin vermediler, mücadele ettiler ve bu toprakları bizlere emanet ettiler. Bugün bu topraklarda zulüm var arkadaşlar. Bugün bu topraklarda ağır bir adaletsizlik var. Bunu hepimiz en derininden yaşıyoruz. Bakın bugün bayram günü. Bayram gününde bu meseleleri konuşmayı asla doğru bulmadım. Ama artık bu meseleler her zeminde konuşulması gereken meseleler haline gelmiştir. Hepimiz konuşmak zorundayız. Pırıl pırıl yol arkadaşlarımız, devletini, milletini, bayrağını, vatanını canı pahasına seven arkadaşlarımız bugün Silivri'de, Kandıra'da, İzmir'de cezaevindedir. Haksız, hukuksuz adaletsiz uygulamalarla maalesef zindanlardadır. Bunu hiçbir vicdan kabul etmiyor. Asla kabul etmeyeceğiz ve bütün gücümüzle bu zulmün karşısında durmaya devam edeceğiz. Bedeli ne olursa olsun bunu da ödeyeceğiz. O da bizim madalyamız olur arkadaşlar. Bunu da herkes böyle bilsin. Mustafa Kemal'in partisinde görev yapan insanlara, Mustafa Kemal Atatürk'ün yol arkadaşlarına korkmak, bir adım geri durmak, diz çökmek asla yakışmaz. Çünkü biz diz çökersek, biz boyun eğersek, bu zulüm bütün milletin anasını ağlatır. Bunu hepimiz biliyoruz” dedi.
HİZMET EDEMEYELİM, MAAŞ ÖDEYEMEYELİM İSTİYORLAR AMA BİZ BÜYÜK BİR KARARLILIKLA GÖREVİMİZİ YAPIYORUZ”
Ülkede yaşanan haksızlıklardan Ortahisar Belediyesi olarak kendilerinin de etkilendiğini ifade eden Başkan Kaya, “Türkiye'nin bugün içinde bulunduğu durumu hepimiz en derinden yaşıyoruz. Toplumun en alt kesiminden en üst kesimine kadar herkes bu haksızlıktan, bu adaletsizlikten, bu zulüm düzeninden maalesef payını alıyor. ‘Huzurluyum, mutluyum, yarınlarıma güvenle bakabiliyorum’ diyen insan sayısı bir elin parmakları kadar az. Evet, hepimiz bu baskıdan pay alıyoruz. Ben Ortahisar Belediye Başkanı olarak bu baskıdan sonuna kadar payımı alıyorum. Bize gönderdikleri parayı yarı yarıya kestiler. Geçen yılki paranın yarısını göndererek bizi cezalandırıyorlar. Yazdığımız yazılara cevap verilmiyor, yapmak istediğimiz işlere onay verilmiyor, almak istediğimiz krediye onay verilmiyor. Her gün bir sürü sıkıntıyla boğuşuyoruz. Bize gönderdikleri para iki kat artması gerekirken yarı yarıya azaltıldı. Niye? Maaş ödeyemesinler, çalışamasınlar, hizmet edemesinler diye. Ama biz hizmetlerimizin hiçbirinden geri durmuyoruz. Sizler de şahitsiniz, Trabzon'da bugüne kadar özellikle sosyal belediyecilik anlamında yapılmamış işleri yaptık. Bekliyorlar ki maaş ödeyemeyelim. İstiyorlar ki hizmet edemeyelim. Ama biz sonuna kadar hizmet etme kararlılığıyla görevimizi yapıyoruz” diye konuştu.
“BEN BU ÜLKEYİ SEVİYORUM’ DİYEN HERKES, EKREM İMAMOĞLU'NUN MÜCADELESİNE SAHİP ÇIKMALIDIR, BU TARİHİ VE MİLLİ BİR GÖREVDİR”
Türkiye’de yaşananların, CHP’li isimlere yapılan hukuksuzlukların emperyalizmin büyük bir oyunu olduğunu dile getiren Başkan Kaya, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Niye Cumhuriyet Halk Partisi'ne bunlar yapılıyor? Niye Ekrem İmamoğlu'na bunlar yapılıyor? Niye Genel Başkanımıza ve Genel Merkezimize saldırılıyor? Çünkü emperyalizm bir planlama yaptı. ‘Sessiz, pısırık muhalefet olsun, Cumhuriyet Halk Partisi asla iktidar namzedi olmasın, Cumhuriyet Halk Partisi yüzde 15-20 oy alan bir parti olsun’ istiyorlar! ‘Cumhuriyet Halk Partisi, asla benim planlarıma hizmet etmez’ diyorlar! Çünkü Cumhuriyet Halk Partisi antiemperyalisttir, Cumhuriyet Halk Partisi tam bağımsızlıktan yanadır, Cumhuriyet Halk Partisi Atatürk'ün yol arkadaşlarıyla dolu bir partidir. Emperyalistlerin amaçlarına hizmet etmez, dertleri budur. Dolayısıyla onların amaçlarına hizmet edecek bir yapı kurmak istediler. Ama Cumhuriyet Halk Partisi, Ekrem İmamoğlu, Özgür Özel o yapıyı darmadağın etti ve ‘Cumhuriyet Halk Partisi ‘mış gibi yapamaz!’ dediler. ‘Aslanlar gibi mücadele edeceğiz’ dediler, sokağa çıktılar, halka gerçekleri anlattılar. Emperyalizm ‘Hayır kardeşim, ben Cumhuriyet Halk Partisi'ne bu misyonu biçmemiştim. Cumhuriyet Halk Partisi asla iktidar adayı olmayacak. Küçük kalacak, kitle partisi olmayacak. Ben bu rolü biçmiştim Cumhuriyet Halk Partisi'ne” dedi. İşte Cumhuriyet Halk Partisi, bunu yırttı attı. İşte Ekrem İmamoğlu, bugün o yüzden hedeftedir! Özgür Özel o yüzden hedeftir! Bu nedenle, ‘Ben bu ülkeyi seviyorum’ diyen, kendini vatansever olarak gören herkesin birinci önceliği, gerek Ekrem İmamoğlu'nun mücadelesine, gerek Özgür Özel'in mücadelesine sahip çıkmaktır. Bu sahip çıkma, sıradan bir sahip çıkma değildir. Bu tarihi ve mili bir görevdir.”