Karadeniz Teknik Üniversitesi nde seçim yarışı devam ediyor. 45 günlük bir süre kaldı. Sandık kurulacak ve adaylar öğretim üyelerinin önüne çıkacak. KTÜ’deki rektörlük yarışının iddialı isimlerinden birisi Prof. Dr. Orhan Aydın ile sohbet ettik. Aydın, KTÜ’deki öğretim üyelerinden müthiş bir sinerji aldığını ve KTÜ’de rektör olması halinde de farklı projelerle KTÜ’nün önünü açacaklarını söyledi. İşte TAKA Gazetesi Yayın Kurulu Üyeleri ile Prof. Dr. Orhan Aydın’ın sohbetinin özeti: TAKA: Hocam hayırlı olsun. Önümüzdeki dönem için Rektör adayısınız. Kısaca kendinizi tanıtır mısınız? PROF. DR. ORHAN AYDIN: Çok teşekkür ederim. Trabzon'luyum. Makine Mühendisliği Bölümü'nde öğretim üyesiyim. 1991 yılında KTÜ Makine Mühendisliği Bölümü'nden mezun oldum. 1994 ve 1998 yılları arasında yüksek lisans ve doktora derecelerini aldım. 2002 yılında Doçent ve 2007 yılında Profesör oldum. TAKA: Bir müddet yurtdışında da bulunmuştunuz değil mi? PROF. DR. ORHAN AYDIN: Evet. Doktora sonrası 1999-2001 ve 2003-2004 yılları arasında Amerika Birleşik Devletleri Michigan eyaletinde Michigan Üniversitesi'nde çalıştım. Burada farklı kurumlardan desteklenen projelerde görev aldım. Lisans seviyesinde dersler verdim. TAKA: Hocam, başarılı bir bilim adamısınız? PROF. DR. ORHAN AYDIN: İnsanın yaptıklarının takdir edilmesi güzel. Hani bir atasözümüzde ifade edildiği gibi "Marifet iltifata tabidir". 2007 yılında ODTÜ Vakfı Araştırma Ödülü'ne, 2008 yılında TÜBİTAK Teşvik Ödülü'ne ve yine 2008 yılında Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanı Ödülü'ne layık görüldüm. 2009 yılında Dünya Bilimler Akademisi Asosiye Üyelik Ödülü'ne önerildim ve kabul edildim. Tabi bu ödüller benim için olduğu kadar KTÜ içinde büyük bir onur. İnşallah gelecekte üniversitemizde daha çok arkadaş bu ödüle layık görülür. TAKA: Hocam, adaylık süreci nasıl oldu, nasıl karar verdiniz? PROF. DR. ORHAN AYDIN: Bu soru sıkça soruluyor. Tabii ki, sağolsunlar, birçok arkadaş yakıştırıyordu. Üniversitemizde bu görevi yapabilecek yeterlilikte epeyce hocamız var. Öncelikle basın bildirilerimde de belirttiğim gibi epeyce arkadaşla görüşmeler yaptık. Sonuçta istişareler böyle bir süreçte sorumluluk alarak bu sürece bir aday olarak katılmamıza işaret etti. TAKA: Başka adaylar da var. Süreç nasıl gidiyor? PROF. DR. ORHAN AYDIN: Bildiğim kadarıyla şu an dört aday var. Hepsini kutluyorum. Bu süreç demokratik bir süreç. Hem kendi adıma hem diğer arkadaşlar adına ve tabii ki üniversitem adına en hayırlısını temenni ediyorum. Erzurumlu İbrahim Hakkı'nın dediği gibi, "Görelim Mevlam neyler, neylerse güzel eyler!" TAKA: Hocam, siz şu an Rektör Yardımcısı olarak görev yapıyorsunuz. Daha önce hangi görevlerde bulundunuz? PROF. DR. ORHAN AYDIN: 2008 yılından bu yana Rektör Yardımcısı olarak görev yapıyorum. Bilimsel Araştırma Projeleri, Bilgi İşlem, Teknokent, Üniversite-Toplum İşbirliği gibi alanlarda sorumluluk aldım. Birçok yeniliğe imza attık. 2007-2009 yılları arasında Bölüm Başkanı olarak görev yaptım. 2001-2004 yılları arasında Rektör Danışmanı olarak görev aldım. Üniversiteyi iyi tanıyorum. Sorunları biliyorum. Üniversitemizde çok iyi bir potansiyel var. İnşallah bu üniversiteyi çok daha iyi yerlere taşıyacağız. TAKA: Kimlerin desteğini aldınız, ekibinizi oluşturdunuz mu? PROF. DR. ORHAN AYDIN: Bence öncelikle hedeflenen sistemi ve ilkeleri konuşmak lazım. Özellikle bu adaylık sürecimde öğretim üyelerinin çok büyük bir çoğunluğunu ziyaret etme fırsatını elde ettim. İnsanlarda bir değişim ve yenilenme beklentisi var. Tarafıma gösterilen teveccühten ziyadesiyle memnunum. Önümüzdeki günlerde projelerimi hem sayfam (www.orhan-aydin.com.tr) hem de broşürlerle öğretim üyeleriyle paylaşacağım. Herkesin beklentisini karşılayan, liyakat ölçeğinde, istişare ile inşallah ekibimizi oluşturacağız. Ekip, bütün KTÜ'dür. TAKA: Nasıl bir yönetim arzuluyorsunuz? PROF. DR. ORHAN AYDIN: Bu konudaki düşüncelerimi çok açık bir şekilde web sayfamda ifade ettim. Adalet, liyakat ve istişare ana ilkelerimiz olacak. Sözümüzde ve eylemimizde adaletten şaşmayacağız. Liyakatten asla taviz vermeyeceğiz. Başkalarının aklından, ufkundan ve enerjisinden istifade etmesini bileceğiz. Paylaşmayı bilen, sorun çözen, kolay ulaşılabilen, akademik bakış açısına sahip, heyecanı ve enerjisi olan, güleryüzlü yöneticiler arzu ediyoruz. TAKA: Orhan Aydın kızmaz mı, kızarsa nelere kızar? PROF. DR. ORHAN AYDIN: Genelde öyleyim. Yaşamı ve insanları seviyorum. Faydalı olmayı seviyorum. Tabi ki kızarım. Haksızlığa asla tahammül edemem. Ben bu süreci üniversiteyi gelecekte daha doğru bir şekilde yönetebilme adına bir fırsat olarak görüyorum. Tabi ki seçim kampanyaları sırasında çok ilginç şeyler duyuyorum. Pek dikkate almıyorum. Ben işime bakıyorum. Kendimi anlatıyorum. Düşüncelerimi anlatıyorum. Hayallerimi ve projelerimi paylaşıyorum. Bizleri hiç tanımayan belki hayatında bizleri bir kere görmemiş insanların garip iftiralarına da maruz kalmıyor değiliz. Gülüp geçiyor, "Ya sabır" diyorum. Aklıma Mevlana'nın sözü geliyor: " Kör cehalet çirkefleştirir insanı, Suskunluğum asaletimdendir. Lakin her lafa verecek cevabım var ama. Bir lafa bakarım laf mı diye. Bir de söyleyene bakarım adam mı diye." Bizler akademisyeniz. Bu bir hizmet yarışı. Bizler kendimizi anlatacağız. Projelerimizi anlatacağız. Başka bir yol benim tarzım değil. TAKA: Üniversitelerde dönem dönem öğrenci olayları oluyor. Sizin bu olaylara yaklaşımınız nedir? PROF. DR. ORHAN AYDIN:  Üniversiteler özgür düşünmeyi öğreten yerlerdir. Üniversite, sorgulamayı eleştirel bakış açısını öğretir. Üniversiteye öğrenci belki hayata dair birkaç soruyla gelir, onlarca soruyla ayrılır. Öğrenciler üniversite ortamında sosyal birey olma yolunda epeyce gelişir. Bu nedenle kendi canlarına, başkalarının canına ve kamu kaynaklarına zarar vermediği müddetçe üniversiteler her türlü düşüncenin özgür bir şekilde ifade edilmesi gereken ortamlardır. Bence özgürlüğün sınırı, başaklarının özgürlük alanıdır. TAKA: Siz epeyce bir süredir kentin içindesiniz. Trabzon şehri sizi tanıyor ve seviyor. Rektör olunca kent ile ilişkileriniz nasıl olacak? PROF. DR. ORHAN AYDIN: Burada ilişkilerden kastımız bireysel birlikteliklerden daha çok kurumsal işe yarar, değer üreten somut işbirlikleridir. Özellikle 2005 yılından bu yana kentin içindeyim. Son dönemde sizin de bildiğiniz gibi özellikle yerel kalkınmanın öneminin artmasıyla yerelde ulusal ve uluslararası fon kaynaklarının sunduğu proje fırsatları arttı. Öncelikle bütün bölgede bu konuda bir farkındalık oluşturmak üzere eğitimler ve seminerler düzenledim. Birçok projenin yazılmasında ve yürütülmesinde aktif olarak görev aldım. Üniversitemiz birçok projede yürütücü, ortak veya iştirakçi olarak yer aldı. Özellikle, Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası tüm bölgede önemli bir sorumluluk aldı. Ayrıca, şunu mutlaka belirtmek isterim ki Trabzon çok başarılı bir il. Vizyoner ve projeci bir Valimiz ve çok çalışkan bir Belediye Başkanımız var. Onlarla birlikte çalışmaktan her zaman büyük mutluluk ve onur duydum. Bundan sonra daha çok iletişim içinde olacağız. Sorumları hep birlikte tespit edeceğiz. Birlikte çözeceğiz. Üniversitede çok iyi bir beşeri kapasite var. Biz bunu harekete geçireceğiz. Bu kentin her taşına elimiz, toprağına terimiz değecek. Kültür, sanat, turizm, kentleşme, sanayi ve benzeri alanda var olan nitelikli insan gücümüzle elimizden gelenin en iyisini ortaya koyacağız. TAKA: Sizce Türkiye'de üniversiteler görevlerini yeterince yerine getiriyorlar mı? PROF. DR. ORHAN AYDIN:  Üniversitelerin üç asli görevi var: eğitim-öğretim, araştırma ve topluma hizmet. Son dönemde Türkiye'de bir üniversiteleşme hamlesi oldu. Üniversite sayıları arttı. Artık daha çok üniversite ile rekabet halindeyiz. KTÜ Türkiye'nin ilk kurulan üniversitelerinden biri. Çok kıymetli mezunlar vermiş. Şimdi rekabet daha da fazla. Daha iyi öğrencileri çekebilmek adına ciddi bir yarış var. Bu yarışta KTÜ geri kalmamalı. Eğitim-öğretimimizi çağın kalitesine ve değişen ihtiyaçlara göre yenilemek zorundayız. Piyasada var olan mevcut işler üniversitelerden mezun olan gençlerimiz için yetersiz. Yeni işler kurulması gerekiyor. Bu işleri mezun ettiğimiz bu gençler kuracak. Bunun için girişimcilik çok önemli.Yeni dönemde hedefimiz kendi işini kurabilecek özgüvene sahip mezunlar vermek olacaktır. Ar-Ge'ye gelince, eskiden Ar-Ge için bu kadar kaynak yoktu. Son yıllarda, hem ulusal hem de uluslararası fon kaynakları çeşitlenerek arttı. Şimdi üniversiteler daha çok projeci olmalı. Artan fırsatlardan daha çok istifade etmeli. Biz bu manada yeni dönemde çok daha fazla projeyi hedefliyoruz. Bunun için bir seferberlik başlatacağız. Dışarıdan proje getirmeyi teşvik edecek ve ödüllendireceğiz. TAKA: Basın toplantınızda ve web sayfanızda Türkiye'nin 2023 vizyonuna vurgu yaptınız. Bunu açar mısınız? PROF. DR. ORHAN AYDIN:  2023 vizyonu daha güçlü bir Türkiye hedefliyor. Büyümeyi sürdürülebilir kılmayı hedefliyor. Dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olmak ve 500 milyar dolarlık ihracat ana hedef. Bunun yolu da bilim ve teknolojiden; kendi teknolojimizi üretebilmekten geçiyor. Burada en önemli rol üniversitelere düşüyor. Üniversiteler bir taraftan yetiştirdikleri yetenekli araştırmacılarla bir yandan da doğrudan teknoloji üreterek bu sürecin içinde yer almak zorunda. Artık Ar-Ge yetmez. Ürettiğimiz bilgiyi paraya dönüştürmemiz lazım. Bu manada son dönemde Teknokentler, tekno-girişim sermayeleri gibi birçok fırsat var. Bizler bu fırsatları en iyi şekilde değerlendireceğiz. Bu süreçteki rolümüzü en iyi şekilde yerine getirecek ve tüm Türkiye olarak Cumhuriyetimizin 100. yılına çalışarak onurlu bir şekilde erişeceğiz. TAKA: Hocam rektör olursanız işiniz zor. PROF. DR. ORHAN AYDIN:  Biz kendimize güveniyoruz. KTÜ'ye güveniyoruz. Öğretim üyelerine güveniyoruz. İnşallah güzel işler başaracağız. Biz hazırız. Hedefimiz "Farkedilen, izlenen ve değer katan bir KTÜ'dür".
Editör: TE Bilisim