Yeni nesil RSV aşısı sayesinde risk grubundaki kişilerin yoğun bakım ve zatürre gibi ciddi komplikasyonlardan korunması mümkün hale geliyor.
Medicana Sağlık Grubu Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Başak Burgazlıoğlu, RSV’nin toplumda yalnızca çocukluk çağı hastalığı gibi algılanmasının yanlış olduğunu vurguladı. Özellikle 65 yaş üzerindekiler, bağışıklık sistemi baskılanmış bireyler, kronik kalp ve akciğer rahatsızlığı olanlar ile hamile kadınların öncelikli olarak aşılanması gerektiğini söyledi.
RSV sadece bebekleri değil, yaşlıları da tehdit ediyor
Respiratuvar Sinsityal Virüs (RSV), her yaştan insanda görülebilse de en ağır etkiler özellikle riskli gruplarda ortaya çıkıyor. Erken doğan bebekler, 2 yaş altı çocuklar ve 65 yaş üzeri bireyler, hastalığın ağır seyrettiği grupların başında geliyor. Ayrıca kronik kalp ve akciğer rahatsızlığı bulunanlar ile bağışıklık sistemi zayıf olan bireylerde hastaneye yatış oranları daha yüksek. Uzmanlar, bu nedenle sonbahar başlamadan önce aşının yapılmasını öneriyor.
Hamile kadınlara RSV aşısı neden uygulanıyor?
Dr. Burgazlıoğlu, özellikle gebeliğin 32-36. haftaları arasında yapılan RSV aşısının hem anne adayını hem de doğacak bebeği koruduğunu belirtiyor. Aşı sayesinde bebekler, doğumdan sonraki ilk altı ay boyunca RSV’ye karşı bağışıklık kazanabiliyor. Bu da erken yaşta ağır solunum yolu enfeksiyonlarının önlenmesinde büyük avantaj sağlıyor.
RSV aşısı ne kadar etkili?
Bilimsel verilere göre RSV aşısı, 65 yaş ve üzerindeki bireylerde yüzde 70’e kadar koruyuculuk sağlıyor. Bu oran, özellikle yoğun bakım ihtiyacı, zatürre ve solunum desteği gerektiren tabloların önlenmesinde çok değerli. Grip aşısından farklı olarak RSV aşısının her yıl yenilenmesi gerekmiyor. Tek doz, en az bir RSV sezonu boyunca etkili koruma sağlıyor. Ancak uzun vadeli koruyuculukla ilgili araştırmalar devam ediyor.
Toplum sağlığı için kritik önem taşıyor
Uzmanlara göre RSV yalnızca bireysel bir sağlık sorunu değil, aynı zamanda toplum sağlığı açısından da yük oluşturan bir hastalık. Hastaneye yatışları ve ölüm riskini artırabilen bu virüse karşı aşı, önemli bir koruma sağlıyor. Dr. Burgazlıoğlu, risk gruplarındaki kişilerin gecikmeden hekimlerine başvurarak aşı planlamalarını yaptırması gerektiğini hatırlatıyor.
