2 senedir dışişleri bünyesinde görev yapıyoruz ve daha çok Rusya ve rusça konuşulan ülkelerle Türki Cumhuriyetlerden sorumluyuz. Yani Türk-İslâm masası... Geçtiğimiz günlerde başkan Erdoğan da Rusya ziyaretinde Putin ile buluşunca; haliyle dışişleri adına Rusya'da bulunmak elzem oldu.

Sunum yapmak ve ticari bölgeleri ziyaret etmek adına; Moskova, St. Petersburg, Ryazan, Tula ve Vladimir şehirlerinde görevlendirildik. Dolayısıyla bu şehirlerin önde gelen holdingleri ile de istişare etme imkânımız hasıl oldu. Rusya, Ukrayna, Belarus ve Türki Cumhuriyet'lerin ülkemiz açısından önemi büyük. Hem diplomatik, hem ticari, hem bürokrasi, hem turizm, hem sanayi ve savunma sanayi ile kültürel alanlarda birçok işbirliğimiz ve ortak noktamız mevcut. Erdoğan da bunu gayet iyi bildiği ve gördüğü için de Rusya başta olmak üzere bu ülkelerle olan ilişkileri çok önemsiyor ve sıkı tutuyor.

Rusya ve özellikle Moskova cenahından aldığımız izlenim ve öngörü şu şekilde: NŞA' da (normâl şartlar altında) Putin'in herhangi bir ülke başkanı ile görüşmeye başbakanını gönderdiği ve bu tarz ikili görüşmeler hususunda çok seçici davrandığını söylüyor Ruslar ve orada yaşayan Türkler.

Yani Erdoğan yerine başka 1 düzeyde devlet başkanı ile görüşmeye; kendisi değil de başbakanı gidiyor.

Lâkin Rusların dillendirdiği ve altını çizdiği bir diğer husus ta şu ki; başkan Putin'in, Erdoğan'a derin bir saygı ve hürmet duyduğu yönünde...

Bunun nedenini sorduğumuzda ise karşımıza şu sonuç çıkıyor: 20 yıl kesintisiz olmak üzere ve en uzun süre ile devleti yöneten 1 numaralı isim olması, bütün dünyaya (Abd, Çin ile Fransa, Avusturya, Almanya ve Hollanda olmak üzere Avrupa, İran, Suudlar ve BAE başta olmak üzre Arap Dünyası, Suriye, Libya ve Afganistan ile pkk, AB) ve yurtiçinde 20 yıldır yapılan muhalefet, hdp sorunu ile önemli bir askeri darbe ve dünyayı altüst eden ekonomik daralmaya rağmen; gemisini idare etme anlamında istikametini değiştirmeyen bir başkan Erdoğan portresi...!!!

İşte Putin'in Erdoğan ile birebir, başbaşa ve çevirmenler dahi olmadan gerçekleştirdiği görüşmenin arka plânı bu şekilde...

BM genel kurulunda ve bütün dünya liderlerinin yüzüne vura vura " Dünya 5'ten büyüktür " çıkışını yapması ve Rusya lideri Putin'e " AB yerine Shangai 5'lisine girmek istiyoruz " şeklinde ki önerisi de bu saygının ve hürmetin dinamiklerinden...

Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin çıkış yolu ve yönü Türk Devletleri birlikteliğinden geçiyor. Bunu yazılarımızda defalarca dile getirmiştik ve Güneş'in yani Türkiye'nin doğuşunun doğudan; yani bu Türk birliğinden geçtiğinin altını çokça çizmiştik.

Bu sebeple Rusya'nın, rusça konuşulan ülkelerin ve Türki Cumhuriyet'lerin varlığı Türkiye için çok önemli.

Zaten geçen sene gerçekleşen ve Azerbaycan'ın zaferi ile sonuçlanan Ermeni savaşından sonra tekrar ele geçirilen Dağlık Karabağ sınırı ile Türk Devletleri birliği fiziki olarak da sağlanmıştı. Geriye ise böylece sadece fiiliyat kalmıştı...

Rusya geçmişimiz uzun soluklu...!!!

Rusya vb. birçok ülkede birçok başarılı Trabzonlu hemşehrimize rastlamak işten bile değil.

30 yıllık dostluğumuz olan, hem sıra hem de sınıf arkadaşım olan, uzun yıllar Enka Holding bünyesinde beraber görev yaptığımız ve an itibariyle ESTA CONSTRUCTION icra kurulu başkanlığı görevini yürüten Erdal Güner kardeşim de; bu başarılı Trabzonlulardan sadece 1'i...

Trabzon'da doğan ama tecrübesini, parasını, başarısını ve hayatını Trabzon dışında kazanarak, elbet 1 gün Trabzon'a dönerek; bütün bilgi ve maddi birikimini doğduğu topraklara hizmet etmek için and içmiş her Trabzonlu ve Trabzonspor'lu gibi; O'nun kalbi de halâ Trabzon için çarpıyor ve günün birinde Trabzonspor başkanı olmak gibi çok güzel 1 de hayali var...

Binlerce böyle beyin göçü örnekleri ile dolu; Trabzon ve Trabzonspor'un hikâyesi...

Değerleri ivedilikle biline...

Selâmlar & Sevgiler & Hürmetler