İSKENDER GÜNEN (SABAH): Muçi'nin sahada varlığıyla yokluğu belli değildi. Yaptığı top kayıpları, Galatasaray ataklarının başlangıcı oldu. Rakibin eksik yakalandığı pozisyonlarda daha çabuk ve etkili atak girişimleri gerçekleştirilse sonuç çok daha farklı olurdu. Kısıtlı bir kadroya sahip olmasına karşın Trabzonspor'un ligde bulunduğu durum, geçtiğimiz yıllara göre çok daha ilerisi için ümit veren bir konumda. Şampiyonluk yarışının içerisinde olabilirler mi, bunu zaman gösterecek. Ama bir başka gerçek var ki; oynadıkları oyun, her geçen gün birlikte düşünme ve paylaşma olgusunun sahaya yansımasıdır.

Galatasaray maçında etkili performansıyla dikkat çeken Wagner Pina’dan Okan Buruk’a Saha İçinde İnce Mesaj!
Galatasaray maçında etkili performansıyla dikkat çeken Wagner Pina’dan Okan Buruk’a Saha İçinde İnce Mesaj!
İçeriği Görüntüle

CEMAL ERSEN (MİLLİYET): Trabzonspor takımı Fatih Tekke yönetiminde bu sezon oyun karakteri geliştirmeye başladı. Her hafta üzerine koyarak ilerlemesi, genç kadrosuyla fark yaratma çabası sürecin doğru ilerlediğine işaret. Dün akşam Galatasaray karşısında dirençli, istekli, sadece savunmayı değil kazanmayı da düşünen bir takım vardı sahada. Son dakikaya kadar rakip alanda tehdit oluşturmak önemli. Futbolda bir de şu gerçek var; “kazanamıyorsan kaybetmeyeceksin.” Bu puan ciddi motivasyon ve moral oldu. Galatasaray deplasmanında son altı maçını kaybetmiş Trabzonspor, bardağın diğer tarafından bakarsak galibiyetin de eşiğinden döndü.

REHA KAPSAL (FOTOMAÇ): İki takımın forvet oyuncularının teknik ve atletik özelliklerinden dolayı hücum oyunlarında farklılıklar ortaya çıktı. İşin tuhafı; bulunan açık alan ataklarında sarı-kırmızılı oyuncular buna uygun profilde olmasına rağmen birebirlerde istenilen üstünlüğü rakibine karşı sağlayamadı. Bordo-mavililerin hücum hattı ise çok atletik olmadığından onlar da geçiş hücumlarında etkili olamadı. Maçın sonunda her iki takım birer puan kazandı mı yoksa iki puan kaybetti mi? Galatasaray ile Trabzonspor bu sorunun karşılığını bu akşam oynanacak Beşiktaş-Fenerbahçe derbisinin sonunda öğrenecek.

OLCAY ÇAKIR (FANATİK): Trabzonspor artık sadece mücadele eden değil, planını sahaya yansıtan bir takıma dönüştü. Tekke, on birinci haftada sahaya sürdüğü on birle, bitirdiği on birle, yaptığı hamlelerle ve aldığı risklerle büyük kazandı. Onana, verdiği güvenle takımın omurgasını oluştururken; Fatih Tekke de sistem takımı kurarak geceye damgasını vurdu. Trabzonspor baskıyı kırdı, rakibin baskı silahını elinden aldı ve geriye tek bir cümle kaldı: “Bu takıma birkaç kaliteli oyuncu eklense neler olurdu?”

ÖMER FARUK ÜNAL (TÜRKİYE): Fatih Tekke’nin sahaya sürdüğü kadro öyle bir puana tav olacak bir kadro değildi. İç sahada bir Anadolu takımına karşı mesela geçen hafta Eyüpspor maçına başlayan on birdi. Bunun da meyvesini aldılar. G.Saray kalesinden hiç uzakta kalmadılar. Yarı sahalarına hapsolmadılar. Bol korner kullandılar! Uğurcan’ı zorlayan atakları oldu. Pina bir sağ bek değil, kanadı kullanan ofansif bir oyun ortaya koydu. Diğer kanatta Zubkov, çok pozisyon buldu, Uğurcan ve direğe takıldı. Fatih Tekke’nin cesaretini, son 15 dakikada Okan Buruk da gösterdi. Netice alamadı.

ULAŞ ÖZDEMİR (TAKVİM): Böyle yüksek tempolu deplasmanlarda skoru değiştirmek için Muçi, Zubkov, Onuachu ve Augusto gibi isimlerin etkili olması gerekiyor. Ancak bu maçta hücum hattı beklenen katkıyı sağlayamayınca galibiyet ihtimali giderek azaldı. Trabzonspor'un bu genç ve dinamik kadrosu, sahadaki duruşuyla, mücadelesiyle ve özgüveniyle geleceğe umut verdi. Bu takımın temelinde hâlâ inanç var; o inanç, Fatih Tekke'nin "gerçek hedef" vurgusunun da cevabı aslında: Trabzonspor gerçeğini yaşıyor ve o gerçek, yarının inşa edildiği yer.

Muhabir: HABER MERKEZİ