Thodex kripto para borsasıyla binlerce kişiyi dolandırdığı gerekçesiyle cezaevinde bulunan Faruk Fatih Özer’in intiharının ardından Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü, kamuoyunu bilgilendiren yazılı bir açıklama yaptı. Özer’in, cezaevindeki hücresinde çarşaf ve havluyu birbirine bağlayarak yaşamına son verdiği belirtildi. Olayın ardından hem adli hem de idari soruşturma başlatıldı.
Hücresinde asılı halde bulundu
Faruk Fatih Özer, Tekirdağ 1 No'lu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda tek kişilik odada kalıyordu. 1 Kasım sabahı yapılan sayım sırasında odasında görünmeyen Özer, daha sonra banyoda asılı halde bulundu. Kurum personelinin müdahalesi ve sağlık ekiplerinin kontrollerine rağmen kurtarılamadı.
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nün açıklamasına göre, Özer’in intiharında kullandığı materyaller arasında yalnızca çarşaf ve banyo havlusu yer aldı. Bazı basın yayın organlarında iddia edildiği gibi ip kullanılmadığı açıkça ifade edildi.
CTE: Gerçeğe aykırı iddialara itibar edilmemeli
Yapılan resmi açıklamada, olayın hemen ardından Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı’nın adli ve idari soruşturma başlattığı, ayrıca Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü tarafından da kontrolör görevlendirildiği bilgisi paylaşıldı.
Genel Müdürlük açıklamasında, “Olayın oluş biçimine ilişkin kamuoyunu yanıltan, gerçek dışı haber ve yorumlara itibar edilmemesi önemle rica olunur,” denildi. Bu açıklama, özellikle sosyal medyada dolaşıma giren “ip kullanıldı” yönündeki iddiaları yalanlamak amacıyla yapıldı.
Thodex davası nasıl başlamıştı?
Faruk Fatih Özer’in kurucusu olduğu Thodex, 2021 yılında bir anda erişilemez hâle gelmiş, platformdaki yüz binlerce kullanıcının mağdur olduğu ortaya çıkmıştı. Özer, uzun süre firari kaldıktan sonra 2022 yılında Arnavutluk’ta yakalanmış ve 2023’te Türkiye’ye iade edilmişti.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Thodex'in 400 bin lira sermayeyle kurulduğu, ancak çok sayıda kişiyi hileli yöntemlerle dolandırdığı belirtilmişti. Özer, 2023 yılında İstanbul'da yargılandığı davada 11 bin 190 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Ancak istinaf mahkemesinin bozma kararı sonrası dava yeniden görülmeye başlanmıştı.
Yeniden yargılanma süreci başlamıştı
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin, Özer hakkında verilen ilk kararı bozmasının ardından dosya yerel mahkemeye geri gönderilmişti. Özer’in “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” suçundan tahliyesine karar verilmiş, ancak diğer suçlardan tutukluluğu devam etmişti. Özer’in de aralarında bulunduğu 21 sanığın yeniden yargılanmasına kısa süre önce başlanmıştı.



