Trabzon Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde 2011 yılında kurulan Toplum Ruh Sağlığı Merkezi’nde sorumlu Doktor Psikiyatr Neriman Aras ve kronik ruhsal bozukluk yaşayan, şizofreni ve bipolar bozukluktan mustarip hastalarla bir araya gelerek hem tedavileri, hem hastalıklarını hem de kamuoyu nezdinde oluşan algıları yıkmak adına sohbet ettik. Sorumlu Doktor Aras, sağlık merkeziyle alakalı bilgiler verirken hastalarla ve hastalara toplumun bakış açısıyla alakalı önemli noktalara değindi. SADECE İKİ TANE VAR Türkiye’de son 4 yıldır böyle bir merkezin gündemde olduğunu belirten Aras, “Sağlık merkezimizin amacı kronik ruhsal hastalıkları olan hastalarımızı topluma kazandırmak. Trabzon’da toplam iki tane var. Toplum tarafından etiketlenmiş, damgalanmış olan hastalarımızı toplumun içine çıkarmak ve sosyal hayata dâhil etmek adına burada eğitimler düzenliyoruz. Bu kapsamda el sanatları işlerimiz oluyor” dedi. EĞİTİM TURLARI OLUYOR Kurulduğu günden bu yana toplam 140 hastanın bir kısmına sağlık merkezinde bir kısmına da evlerine giderek hizmet verdiklerini belirten Aras, “İlaç tedavileri, hastaların eğitimi ve hastaların ailelerinin eğitimiyle ilgileniyoruz. Tur tur yapıyoruz 10 haftalık oluyor ve önümüzdeki haftalarda ikinci bir tura başlayacağız. Buraya gelen hastalarımız, ilaç tedavisinden sonra gelen hastalarımız oluyor” diye konuştu. SERVİSLE KAPILARINDAN ALINIYOR Hastaların gözleri önünde olduklarını belirten Aras, “Burada tedavi görenlerin hastaneye yatma ihtimalleri de ortadan kalkıyor. Öte yandan bizim gezici bir ekibimiz var, çağrılara kulak vererek evlere gidip teşhislerde bulunuyoruz ve gerekiyorsa kaydını oluşturuyoruz. Buraya gelenler de çoğunlukla merkezimize ait servisimizle geliyorlar. Sabah 9’da gelip akşama doğru 3 gibi evlerine gidiyor” dedi. DOKTOR DA VAR MÜHENDİS DE Hastaların arasında mühendislerin de doktorların da olduğunu belirten Aras, “ Üniversite mezunu hatırı sayılır hastalarımız da var. Birçok mesleki statüye sahip hastamız bulunmaktadır. Şiir yazanlar, resim yapanlar var bunlar hocalarımız gözetiminde bunları yapıyorlar ve çok güzel işler çıkıyor. En yakın zamanda da bunları toparlayıp bir sergi açmayı düşünüyoruz, ikincisi olacaktır” dedi. SOSYAL YAŞAMDAN KOPMUŞLARDI Buradaki hastaların sosyal yaşamdan kopma sebebine de dikkat çeken Aras, “Buradaki insanlarımız toplumdan belli bir süre sonra kopunca daha da bunalıma giriyorlar. Ailelerde bu hususta çekingen davranıyor. Mahallelilerden bunu gizlemeye çalışıyorlar. Biz evlere ziyarete gittiğimizde bunlarla alakalı sıkıntılar da yaşıyoruz. Aman hastane aracını mahalledekiler görmesin gibi” diye konuştu. TOPLUM KABULLENMELİDİR Toplumun bu insanları içine kabul etmesi gerektiğini de belirten Aras, “Bu hastalıkların Trabzon’da görülme oranı yüzde 1, bu ciddi bir orandır. Ben siz veya herhangi biri en yakınımız bu hastalığa açıktır. Bugün onlara yarın bizim başımıza gelir. Toplumun kabul etmesini istiyoruz, aman şizofreni hastasıdır bulaşma konuşma demekle olmaz. Bu insanları kabullenmeliyiz ve toplum destek olmalıdır” dedi. GÖLGELERDE YAŞIYORDUM GÜNEŞE BURADA ÇIKTIM! Doktor Aras’ın sağlık merkeziyle alakalı verdiği bilgilerin ardından ise hastalar arasından konuşmaya gönüllü olanlarla sohbet ettik, isimlerini kodlayarak sizlerle paylaşırken fotoğraflarını ise toplum nezdinde onurlarını kırmamak namına haberimizde yer veremiyoruz. Bundan sonra okuyacaklarınız kronik ruh hastası olduğu halde hayatın ciddiyetini kavramış ve hastalıklarına rağmen hayatı kucaklamaya çalışan insanların sözleri olacaktır. HAYATIM DEĞİŞTİ 17 yaşında üniversite sınavını kazandığı zaman hastalığa yakalanan A.İ (28) “Ben 10 yıldır deli tedavisi diye tedavi görmedim. Son 5 aydır tedavi görüyorum ve son 3 haftadır da buradayım. Buraya geldikten sonra yıllardır gölgelerde yaşıyordum ama öğrendim ki güneşte de yaşayabilirim. Ben bir yarasa gibi karanlıkta yaşıyordum, insanlardan kaçıyordum. Tedavi sürecine girdikten sonra da sosyal bir yaşamım oldu ve hayatım değişti” ifadelerini kullandı. HER GÜN AĞLARDIM 8 yıldır tedavi gören ve son 1 yıldır sağlık merkezinde tedavi gören G.B (37), “ Buraya başvurup tedavi sürecine başladıktan sonra hayatım tamamen değişti. Burada bir ailem oldu, arkadaşlarım oldu, her konuda bana yardımcı oluyorlar. Dışarı çıkamazdım her gün ağlardım fakat buraya geldikten sonra hayata karşı bakış açım değişti. Dışarıda ne oluyor ne bitiyor bilmezdim ama öğrendim. Bütün personeller olsun doktorlar olsun hocalarımız olsun çok yardımcı oluyorlar” dedi. KORKULARIMI YENDİM Emekli olan 52 yaşındaki Z.A ise “ Önceden korkularımla başa çıkamıyordum fakat tedavi sürecine başladıktan sonra korkularımı yenmeye de başladım.Toplum Sağlık Merkezi kurulduğu günden itibaren buradayım ve çalışan bütün personelle çok iyi bir iletişim kuruyoruz.  Arkadaş çevrem oldu gayet güzel bir hayat sürmeye başladım” diye konuştu. BEN NE İŞE YARIYORUM? Bir başka emekli G.Y (52) ise “Ben çalışan bir bayandım emekli olduktan sonra bir boşluğa düştüm ve 13 yıl boyunca tedavi gördüm. Kendi kendime ben ne işe yarıyorum ne kadar boş boş oturuyorum diye soruyordum. Buraya ilk gelenlerden biriyim ben ve tedavi süreci başladıktan sonra içimdeki sıkıntılar tamamen gitti. Derdime deva bulmam da burası bir aracı oldu, bunda en büyük etken burada çalışan personellerdir” dedi.
Muhabir: TE Bilisim