Trabzon Büyükşehir Belediye Meclisinde yaşanan ‘TBMM’DE DEM Partililerin Terörist başı Apo’yu övücü tavırlarına yönelik’ tartışma büyüyerek devam ediyor. CHP grup başkan vekili Cüneyt Zorlu’nun Mecliste sorular yönettiği Başkan Vekili Faruk Kanca’nın cevabı açıklamaları eleştirileri de beraberinde getirdi:
Ortahisar Belediye Meclis Üyesi Ömer Dayı yazılı açıklamasında şunları söyledi:
“Trabzon Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Faruk Kanca’nın geçtiğimiz günlerde verdiği röportajda Cumhuriyet Halk Partisi’ne ve temsilcilerine yönelik sarf ettiği sözler, kamu vicdanında hiçbir karşılığı olmayan, iftira niteliğinde, sorumsuz ve seviyesiz açıklamalardır.
DEMOKRATİK SİYASETE DARBE
Sayın Kanca’nın, partimizi “kripto” olarak nitelemesi, “terörle iş birliği hâlinde” olduğumuzu iddia etmesi, “terörü kınayacak en son parti CHP’dir” diyerek Cumhuriyet Halk Partisi’ni hedef göstermesi, demokratik siyaset anlayışına, meclis onuruna ve devlet ciddiyetine gölge düşürmüştür. Üstelik konuşmasının bir bölümünde, “Benim Cumhuriyetle sorunum yok, Atatürk’le sorunum yok; İsmet Paşa ile problemim var. O, zulüm yaptı, anne annemin başından keşanı attı, gizli gizli Kur’an okurduk; bunların belgeleri, kayıtları var” gibi ifadeler kullanmıştır.
İNANCIMIZI KİMSE TARTIŞAMAZ
Bu söylemler, tarihi çarpıtarak toplumu provoke etmeye, insanların inanç ve değerleri üzerinden ayrıştırılmasına hizmet eden, tehlikeli bir dilin ürünüdür. Ayrıca ‘Biz her zaman bu dinsiz, kitapsızların karşısında olduk, olmaya da devam edeceğiz’ diyerek haddini fazlasıyla aşmıştır. “Dinsiz, kitapsız” gibi ifadeler, bir siyasetçinin ağzına yakışmayacak toplumu aşağılayan ve inanç üzerinden ayrıştıran sözlerdir. Kimin inançlı, kimin inançsız olduğuna karar vermek kimsenin haddi değildir. Cumhuriyet’in kurucu kadrolarına dil uzatmak, Atatürk’ün silah arkadaşı İsmet İnönü’ye iftiralar atmak, insanları “dinsiz, kitapsız” olarak nitelendirmek, toplumu gerilim ve kin üzerinden kutuplaştırmak artık siyaseten tükenmiş bir zihniyetin çaresizliğinden başka bir şey değildir.
VİCDANLA BAĞDAŞMAZ
Bunların amacı, yerelde ve genelde insanların sinir uçlarına dokunarak toplumsal gerilimi tırmandırmak ve bu gerginlikten siyasi kazanç elde etmektir. Bu tehlikeli oyun, bu ülkeye geçmişte de büyük bedeller ödetmiştir. Kanca’nın Cumhuriyetle ve Atatürk’le sorunu olmadığını söylerken aynı cümle içinde Cumhuriyet’in kurucu partisine kara çalması ne mantıkla ne vicdanla ne de siyaset ahlakıyla bağdaşır.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz, terörün her türlüsünü her zaman ve her zeminde en açık şekilde lanetledik, lanetlemeye de devam ediyoruz. Bu ülkenin birliğine, bütünlüğüne, kardeşliğine kasteden kim olursa olsun, karşısında dimdik durduk. Fakat yıllardır “bölücülük” korkusunu siyasetin malzemesi hâline getirip halkı manipüle ederek iktidarını sürdürenlerin bugün barış ve çözüm süreci üzerinden ahkâm kesmesi en hafif tabirle riyakârlıktır.
SAYIN KANCA’YA HATIRLATIYORUZ:
2023 seçimlerinde montaj videolarla, kurgu senaryolarla “CHP gelirse PKK ile iş birliği yapar” diyerek bu milleti kandıran sizlerdiniz. Bugün aynı dili yeniden üretmek, siyaseti yine korku, düşmanlık ve iftira üzerine kurmaya çalışmak, milletin aklıyla alay etmektir.
Cumhuriyet Halk Partisi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu, ülkenin bölünmez bütünlüğünü, demokratik ve sosyal hukuk devleti ilkesini her koşulda savunan bir partidir. Faruk Kanca’nın açıklamaları yalnızca partimize değil, bu ülkenin kurtuluş ve kuruluş değerlerine yapılmış bir saygısızlıktır.
Bu sebeple;
1- Sayın Faruk Kanca’yı, CHP’ye yönelik asılsız, mesnetsiz ve provokatif ithamlarını derhal geri çekmeye,
2. Kendisini, Trabzon halkından, Cumhuriyet Halk Partisi’nden ve bu ülkenin kurucu değerlerine inanan herkesten açıkça özür dilemeye,
3. Trabzon Büyükşehir Belediye yönetimini bu talihsiz, ayrıştırıcı ve nefret dili içeren beyanlar hakkında gerekli kurumsal tutumu almaya davet ediyoruz.
Siyaset; iftira, kin ve düşmanlıkla değil, adalet, saygı ve sorumlulukla yapılır. Bizim yolumuz Cumhuriyet’in, Atatürk’ün ve halkın yoludur.
