Trabzonspor Divan Başkan adaylarından Hayrettin Hacısalihoğlu, genel kurulda yaptığı konuşmada şunları dile getirdi:
"Doğduğum ev, Trabzonspor tarihinin mihenk taşı olan Ziya Bey sahası ile adeta iç içe olan, babamın Trabzonspor’un bordo mavi renkleri belirlediği o özel kongrenin divan başkanlığını yapan bir kişi olarak önce Trabzonspor’un kuruluş öyküsüne tanıklık ettim, ardından da kulübümüze genel kaptan, futbol şube sorumlusu ve asbaşkan olarak uzun yıllar hizmet verdim. Şimdi de Trabzonspor’umuza hizmet noktasında yeni bir döneme başlamak arzusundayız. Bunca yılın deneyimiyle, her anlamda birbirinden tecrübeli ve yetenekli değerli arkadaşlarımla birlikte camiamıza divan başkanlık kurulu olarak hizmet vermek istiyoruz.
Trabzonspor’umuzu kuran ve bugünlere ulaşmasında büyük katkısı olan başta rahmetli Ali Osman Ulusoy ve Rıfat Dedeoğlu abilerimiz olmak üzere ebediyete irtihal eden kurucularımızı rahmetle anıyor, hayatta olan Salih Erdem abimize saygılarımı sunuyorum. Ben Trabzonspor’u hiçbir zaman uzaktan seyretmiş bir kardeşiniz değilim. Camianın yönetici, teknik adam ve futbolcularıyla sürekli birlikteliğimin devamında 1987 yılından itibaren Trabzonspor’da yöneticilik onurunu yaşadım. İlk yönetici olduğum günden itibaren, Asbaşkanlık süreci de dahil, Ziyabey sahasındaki o heyecanım kulübe katkı verme çabamı daima zirvede tuttu. Ömrüm boyunca hissettiğim, hayatıma yön veren bu heyecanın kaynağı hep Trabzonspor’umuzdur.
Bunca yıldır işin içerisinde olduğunuz bir konuda elbette ki eksiklerimiz de oldu, iyi niyetlerinden asla şüphe etmediğim yönetici arkadaşlarımla fikir ayrılığına düştüğümüz de. Fakat her zaman her şey Trabzonspor içindi. Her zaman önceliğim Trabzonspor’un çıkarları oldu. Bu konuda taviz vermedim. Asla da vermem. Bu noktada divan başkan adayı sayısının çokluğuna bir parantez açmak istiyorum. Divan başkanlığı yarışı bugüne kadar nasıl camiamıza yakışır bir şekilde ve herhangi bir tatsızlığa neden olmadan geçmişse, sonucunda da kulüp sevgisini ön plana çıkartacağımızdan, camiamızın bütünlüğünü korumaya devam edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın.
Tüm adaylar ve listelerindeki isimler Trabzonspor’un değer ve teamüllerini bilen, yarın yine birlik ve beraberlik içerisinde olacağımız isimlerdir. Bu kulüp büyük camiaların birlikteliğinden doğmuştur. Öncesinde ayrı kulvarlarda yarışanlar, kuruluş aşamasından sonra bir şekilde birleşmiş ve tek amaç için mücadele vermiştir. O değerlerin fedakârca çalışmalarıyla da bugüne kadar gelinmiştir.
Bu bütünlüğün oluşturduğu enerjiyle lig şampiyonluğu, tarihte ilk kez İstanbul tekelinden kurtarılıp Anadolu’ya taşınmıştır. Bizler asla birbirimizin rakibi değiliz. Bizim rakibimiz haksızlığı hak sayan kulüplerdir.
Bu büyük başarının oluşmasında özverili çalışmaları nedeniyle her biriyle ayrı ayrı gurur duyduğumuz yönetici büyüklerimizin yanı sıra Özkan Sümer, Ahmet Suat Özyazıcı başta olmak üzere aramızdan ayrılan tüm değerlerimizi rahmetle anıyorum. Kulübümüze emeği geçen tüm eski başkan, yönetici ve kadroların bireylerine selam, sevgi ve şükranlarımı sunuyorum. Büyüklüğümüzü sağlayan bu mirastır. O nedenle seçim süreci bugüne kadar nasıl geçmişse bugün de öyle tamamlanacaktır. İnanıyorum ki kazanan da kaybeden de kulübe aidiyetini, hizmet aşkını yine ilk günkü heyecanıyla sürdürecektir.
Divan Kurulu’nun saygıdeğer üyeleri, Bize görev verdiğinizde camiayı her daim en iyi şekilde temsil edecek, özverili çalışmalar sergileyen yönetim kurulumuz ile uyum içerisinde çalışacak, elimizi taşın altına koymamız istendiğinde gerekeni yapacak ve yanlış bulduğumuz konularda uyarı görevimizi yerine getirmekten kaçınmayacağız.
