Külekçi, yaptığı açıklamalarla gündemi değiştiren başta bakan Süleyman Soylu olmak üzere devletin ilgili kurum ve kuruluşlarını hedef alan Sedat Peker ile önemli iddiayı ortaya attı. Külekçi’ye göre Sedat Peker hem Hrant Dink cinayeti hem de Muhsin Yazıcıoğlu’nun esrarengiz helikopter kazasındaki ölümü ile ilgili kilit konumda.
Peker o dönem FETÖ’nün derin ağ ilişkiler içinde olduğu kişiler tarafından kendisine her iki olayla ilgili bilgiler verildi. Sedat Peker bakalım bu bilgileri kamuoyu ile paylaşacak mı? FETÖ ışık evlerinde büyüyen ve adı Hrant Dink cinayeti ile gündeme gelen Erhan Tuncel ile Sedat Peker ilişkileri gündeme çıkacak mı? FETÖ tarafından servis edilen bilgiler Dubai’de Peker’e ulaşıyor. Sedat Peker’in ülkenin gündemine damgasını vuran bu iki olayla ilgili de yapacağı açıklamalar merak ediliyor
FETÖ’NÜN DAHLİ OLDUĞU NOKTASINDA ÇOK NET BİLGİLER MEVCUT
17/25 Aralık'taki emniyet/yargı darbesinde rol alan aktörlerin bazıları değişse de kirli emeller, siyasî gözü dönmüşlük, kalleşlik birebir aynı...Bana göre dünyanın en tehlikeli örgütü olan FETÖ kendine bir yol bulma adına her fırsatı kullanma noktasında inanılmaz bir güce sahip. Bugün Türkiye’nin günlerdir konuştuğu Sedat Peker videoların arkasında FETÖ’nün dahli olduğu noktasında çok net bilgiler mevcut. Bilgi kirliliği yüzünden bir çok şeyin iç-içe karıştığı şu süreçte herkes eteğindeki taşı dökecek, konuşacak, bir sürü iddialar gündeme atacak. Ama sular durulduğunda aklı-selim bilgiler devreye girdiğinde bütün gerçekler açığa ortaya çıkacak.
FETÖ’nün geriye dönük işlediği cinayetler gözönüne alındığında suç örgütleri ile olan bağlantıları da ortaya çıkıyor. Emniyet ve yargıyı kıskaç altına alan FETÖ’cüler kendi çıkarları doğrultusunda her zaman suç örgütü ve mafya ile işbirliği yaparak kendi güçlerini korumuştur. Siyaset-mafya ve medya üçgeninde FETÖ hem pozisyon alan hem de derin yapılarda iç savaşı körükleyerek bu durumdan rant sağlamasını başarmıştır. Hrant Dink cinayeti bunun en somut göstergesidir. Cinayetin planlayıcısı ve azmettirici konumundaki bir numara olan Erhan Tuncel ile suç örgütleri arasındaki bağlantı inkar edilemez bir gerçektir. FETÖ sadece işlediği fiziki cinayetlerle terör örgütü değil. Bu sinsi örgütün bir de “Dijital ve ekonomik terör” dediğimiz yönleri var ki, bu alanda gerçekleştirdiği operasyonlarla yüzbinlerce kişinin hayatıyla oynamışlardır.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin düşmanı konumunda odaklanmış şer odağı konumuna gelmiş bir Dubai şeyhliğinde, Birleşik Arap Emirliklerinde İçişleri Bakanı Süleyman Soylu üzerinden Türkiye’nin huzurunu-güvenini ve istikrarını hedef alan Sedat Peker ile ilgili her gün ABD’den video yayınlayan Adem Yavuz Arslan’ın açıklamalarına kulak verdiğinizde işin gerçeği kendiliğinden ortaya çıkıyor zaten Al-gülüm ver gülüm..FETÖ’nün Fuat Avni’si Adem Yavuz Arslan ile Suç Örgütü lideri Sedat Peker arasındaki gönül bağı kurulan tuzağın ne kadar vahim olduğunu gözler önüne sermekte.
ERHAN TUNCEL-SEDAT PEKER İLİŞKİNDE ADEM YAVUZ ARSLAN’IN ROLÜ
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun da gündeme taşıdığı Sedat Peker ile Erhan Tuncel arasındaki köprüde en kilit isim Adem Yavuz Arslan. Arslan zaten twit paylaşımlarından Sedat Peker’i hem aklama hem koruma hem de yönlendirme peşine düşmüş durumda. Arslan'ın Dink suikastı sonrasındaki kara propaganda sürecindeki en önemli görevi eski İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek ile eski İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer'in suikasttaki rolünü perdelemekti. Sırf bu amaçla 'Bi Ermeni Var' başlıklı bir kitap yazdı. Arslan, Akyürek, Dink suikastındaki rolünden ötürü açığa alındığında bile "Bu işin aslı nedir ne değildir diye kaynaklarıma sordum. Dink olayıyla ilgili değilmiş" diyerek Akyürek'i ve örgütü korumaya çalışmıştı. Arslan, Akyürek için ayrıca "Kimin cemaate yakın veya uzak olduğunu ne tespit edebilirim, ne de bunun üzerine yorum yapabilirim" demişti.Adem Yavuz Arslan 1974 Mersin Silifke doğumlu. Küçük yaşlardan itibaren FETÖ yapılanmasının medya ayağında yer almış bir isim. Gazeteciliğe ilk olarak Zaman'ın Ege temsilciliğinde stajyer olarak başladı. Uzun yıllar Aksiyon Dergisi'nde çalıştı. 2006'da haber müdürü olarak Bugün gazetesinde işe başladı, ardından Ankara Temsilcisi oldu. Zirve Davası, Hrant Dink suikastı gibi FETÖ parmağı olan pek çok olayda, kamuoyunu yönlendirmek maksadıyla kitaplar yazdı.
Sedat Peker, Ergenekon kumpasını FETÖ'nün haber dergisi Aksiyon'a 2011 yılında verdiği demeçte destekledi. Özellikle o dönem gazetecilere yönelik operasyon için "Elinde silah olan biri en fazla 5-10 kişiyi öldürebilir. Ancak elinde kalemini silah olarak kullanan kişi kitleleri birbirine düşman edip birçok kişinin ölümünden sorumlu olabilir." dedi. Ergenekon kumpasından yıllar sonra Peker'in bu röportajı FETÖ'cü Adem Yavuz Arslan tarafından yeniden paylaşıldı. Firari FETÖ'cü 2019 yılındaki paylaşımında Peker için "Ergenekon operasyonuna destek anlamına gelecek açıklamalar yapmış" ifadesini kullandı .Peker'in yaptıklarıyla ilgili yeniden gündeme gelen bir diğer olay da emniyet ifadelerinden. Sedat Peker'in polise verdiği ifadelerde, "Osman Kavala'nın ortak olduğu ve F-16 uçaklarının bilgisayar ağını yapan bir şirketin hisselerinin satışında da devreye girerek hisselerin yabancılara gitmesini engelledim ve bu işten de 200 bin dolar komisyon aldım." dedi.
FETÖ ARŞİVİNİ PEKER’E KİM VERDİ?
Gazeteci-Yazar İbrahim Karagül bu konuya köşesinde yer vermişti. O yazıdan bir bölümü sizinle paylaşmak isterim: “FETÖ arşivini Peker’e kim verdi? İddialar, şantajlar tıpatıp aynı.
Peker üzerinden yeni bir 17-25 Aralık müdahalesi sahaya sürüldü. Tamamı FETÖ dosyalarında var. İddialar, iftiralar, kurgular, şantaj kayıtları tıpatıp aynı. Sadece dün FETÖ servis ediyordu bugün Peker. Dün FETÖ’yü bu amaçla sahaya kimler sürmüşse aynı merkezler bu sefer Peker’i sahaya sürmüş. Dün “cemaat” görünümlü taşeron bir istihbarat ağı üzerinden oyun kuranlar bugün “mafya” üzerinden oyun kurmuş. Mafyanın iyisi kötüsü olmaz. Mafya mafyadır. Kirli ilişkilerdir.
İktidar ya da muhalefet, kimin nereye yakın olduğuna, nerede olduğuna bakmaksızın, hangi meslekten olduğuna bakmaksızın bu kirli ilişkilere girenlerin açığa çıkarılıp bulundukları yerden uzaklaştırılması gerekiyor. Çünkü bu tipler, gerçekten mücadele edenlerin sözlerini de emeklerini de mahvediyor. Bin Zayed’in, Dahlan’ın tetikçisi: FETÖ’nün Dubai dosyası açılsın!
Sedat Peker meselesi sadece bir mafya tartışması değil. Biz, tartışmanın çok daha derinlerinde başka şeyler görüyoruz. 17-25 Aralık da, 15 Temmuz da format değiştirerek devam ediyor.
Peker’in kendi arşivini bilemem ama bu kadar FETÖ dosyasını, arşivini ona kim verdi? O arşivlerden biri de Dubai’de mi tutuluyordu? Konuşma videolarını Muhammed bin Zayed’in, Muhammed Dahlan’ın istihbaratçıları mı belirliyor? Yakında FETÖ savcılarının hazırladığı dosyaları, Zekeriya Öz’ün Dubai toplantılarında hazırlanan dosyaları, siyasi dosyaları da gündeme getirirse kimse şaşırmasın. Bir sonraki adımı siyasi, uluslararası boyutunu daha da öne çıkarabilir. İşte o zaman, Peker Operasyonu’nun gerçek yüzü ortaya çıkacaktır.
Bizim muhalefet bu sefer Peker’den iktidar bekliyor! Adam siyasi sözcüleri oldu.”
AHMET KÜLEKÇİ
