Görüşmede Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Kamu Denetçiliği Kurumunun vatandaş ve devlet arasındaki ihtilafları mahkemesiz çözmeye çalışan bir kurum olduğunu söyleyerek bir nevi halkla idare arasındaki hakem, arabulucu bir kurum olduğunu vurguladı.

BÜTÜN ÇALIŞANLARIN BAŞVURULARINI İNCELEYEBİLİYORUZ

Kamu Başdenetçisi ve Kamu Denetçilerinin parlamento tarafından seçildiğini ifade eden Malkoç, “Bizim kurum olarak en önemli özelliğimiz tarafsızlığımız ve bağımsızlığımızdır. Bu durum bize çalışmalarımız açısından çok büyük bir rahatlık veriyor. Yıllık raporlarımızı ve özel raporlarımızı parlamentoya sunuyoruz. Anlayış olarak kadınların çalışma hayatının içinde olmasını önemsiyoruz. Beş kamu denetçimizden ikisi kadın ve kurum personelinin de yüzde elliye yakını kadınlardan oluşuyor.” dedi.

“İNSANLARIN HAK VE HÜRRİYETLERİ AÇISINDAN ELE ALIP RAPORLAR HAZIRLIYORUZ”

Kadınlara ve çocuklara karşı şiddette kurumun kendi görev alanıyla sınırlı olarak faaliyetler yaptıklarının bilgisini veren Malkoç, “Bizim ana görevimiz idareyle bireyler arasındaki ilişkinin hukuka uygunluğunu denetlemektir. Bu açıdan bireylerin birbirlerine karşı işledikleri suçlarda veya kötü eylemlerde müdahil olamıyoruz. Ancak bu konularda özel raporlarımız var. Kurumumuza bu konuda, yani bireylerin birbirleri arasında gerçekleşen olaylarla ilgili başvuru gelmesi teknik olarak mümkün olmasa da biz bu konuyu iyi yönetim ilkeleri açısından, insanların hak ve hürriyetleri açısından ele alıp raporlar hazırlıyoruz.” şeklinde konuştu.

“KADINLARA VE KIZ ÇOCUKLARINA KARŞI ŞİDDET BÜYÜK BİR MESELE”

BM Kadına Şiddete Karşı Özel Raportörü Reem Alsalem ise insan hakları konseyi tarafından atanmış bağımsız bir uzman olduğunu, bağımsız ve tarafsız bir şekilde görevlerini yaptıklarını ifade ederek konuşmasına başladı. Değişik paydaşlarla bir araya gelerek kadın ve kız çocuklarına şiddet konusunda çeşitli mütalaalarda bulunacaklarını dile getiren Raportör Reem Alsalem, Türkiye’deki paydaşların yaptığı başarılı çalışmaları belgelemek, raporlamak buradaki görevlerimizin başlıcası. Aynı zamanda gelişme kat edilebilecek alanlar ya da zorlanan alanları tespit etmek ve değerlendirmek üzere burada bulunmaktayız.” diye konuştu. Dünyanın bütün ülkelerinde kadınlara ve kız çocuklarına karşı şiddetin büyük bir mesele olduğunu belirten Raportör Reem Alsalem, bütün ülkeler bu şiddetin sonlandırılması noktasında zorluk yaşıyorlar. Dolayısıyla bizim naçizane görevimiz Türkiye’deki çalışmalara destek olmak ve diğer paydaşların yaptığı çalışmalara destek olabilmek.” dedi.

“AİLE BAKANLIĞI İLE İŞ BİRLİĞİ İÇERİSİNDEYİZ”

Kadın Haklarından Sorumlu Kamu Denetçisi Celile Özlem Tunçak da, kadın ve kız çocuklarına şiddet konusunda gelen başvurular hakkında bilgiler vererek, “Bu tür başvurularda müfettiş vasıtasıyla incelenmesi açısından başvuruları gönderiyoruz ve idare hassasiyetle araştırmaları yapıyor. Aile içi şiddete, kötü muameleye veya tacize uğrayan on sekiz yaş altı çocuklardan başvuru alan bir kurumuz. Bu durumda da Aile Bakanlığı ile irtibat halinde olup çocuk haklarını ve çocuğun üstün yararını öncelemek suretiyle gizlilik çerçevesinde ev ziyareti yapıp konunun incelenmesini istiyoruz. Aile Bakanlığı da bizimle iş birliği içerisinde çalışıyor.” diye konuştu. Kamu Denetçisi Sadettin Kalkan konuşmasında, kamuda mobbing veya kötü muamele şeklinde üst amir veya memurlar arasında gerçekleşen olaylarla ilgili Kurumumuza yapılan başvuruları titizlikle incelediklerini vurguladı. Kamu Denetçiliği Kurumu olarak çalışmalarını, kamuda çalışma hayatındaki barışın tesis edilmesi ve kadın çalışanlar dahil bütün memurların haklarının korunması için iyi yönetim ilkelerine uygunluk çerçevesinde gerçekleştirdiklerini dile getirdi.

Editör: TE Bilisim