İlçenin Kadifekale Mahallesi Kadife Sokak’ta 9 metrekarelik dükkanda hizmet veren Hasan Karanfil, mesleği 15 yaşındayken dedesinden öğrendi. Çocukluk yıllarını da aynı dükkanda geçiren Karanfil, dükkanında eski ruhsatlar, vergi karnesi, oyuncak arabalar, eski tıraş makineleri, cezve ve tavalar gibi aile yadigarı eşyaları da bulunuyor.
3 KUŞAKTIR BURADA HİZMET VERİYORUM
Dedesi Hasan Karanfil’in 1959, Babası Abidin Karanfil’in 1974 ve kendisinin de 1997 yılında berberlik belgelerini aldıklarını fakat daha eski yıllarda berberliğe başladıklarını belirten evli 2 çocuk babası Hasan Karanfil, “Bu mahallede doğmuş 3 kuşak berberim. Dede, baba, torunu topladığımızda yaklaşık 150 senelik bir mesleğimiz var. Hepimizin 40-50 senelik bir hizmeti var. 3 kuşaktır burada hizmet veriyoruz. Dedem 1952 yılında Bedestan Çarşısı’nda berberliğe başladı. Babam da askerden sonra bu işi öğrenmişti. Ben de dedemin elinde yetiştiğim için 3 kuşaktır buradayız. Ben yaklaşık 15 yaşında bu işe başladım. 45 senedir bu işle uğraşıyorum. Benim çocukluğum burada geçti. Oyun salonum burasıydı. Dükkanıma astığım oyuncak arabalar sayesinde çocukluğumu hatırlıyorum. Şuanda zanaatkar olmak çok zor” diye konuştu.
ÇOCUKLUĞUM BU DÜKKANDA GEÇTİ
Kendisinden sonra bu mesleği sürdürecek kimsenin olmadığını belirten Karanfil, “59 senedir bu mahalledeyim. Çocukluğum bile bu dükkanda geçmiştir. İlk dükkanımız bu dükkanın karşısında bir yerdeydi. Oradan buraya geçtik. Bu dükkana da 1979 yılında geldik. Dükkanımızda kullanılmış eşyalar var. Cezveler, tavalar, eski tıraş makineleri var. Babamdan kalma eski ruhsat var. Vergi karnemiz var. Bunları gördüğüm zaman çocukluk yıllarım aklıma geliyor. Oğlum bu mesleği yapmak istemedi. Bende kendisine saygı duydum. Kendisi özel bir okuldan elektrik bölümü mezunu oldu. Şuanda kendi işiyle uğraşıyor” dedi.
Dükkana geldikçe çocukluk yıllarını hatırladığını belirten Kadifekale Mahalle Muhtarı Güven Akan ise, “Hasan benim çocukluk arkadaşım. Küçüklüğümüzde babalarımız ellerimizden tutup bu berbere getiriyordu. Hasan’ın dedesine daha sonra babasına tıraş oluyorduk. Şimdi de arkadaşımız Hasan’a nasip oldu. Bu mekanı görmek bize ayrı bir güzellik veriyor, çocukluğumuza dönüyoruz. Arkadaşlarımız ve büyüklerimiz bu mekanı burada gördükleri zaman o yıllara dönüyorlar. O günleri yad ediyorlar. Buranın devamlılığı için zanaatkar yetiştirmek zor” diye konuştu.
