Geçen yıla oranla cinayet, asayiş olaylarında azalma yaşandığını belirten Soylu, "Cinayet sayıları azalmasına rağmen, kadın cinayetlerinde 2019'da bir artış söz konusu oldu. Ama sadece bizde bir artış olmadı. Avrupa'da da artış söz konusu oldu. Cinayetlerdeki her artış, bizim üzerinde durmamız gereken bir konudur." diye konuştu.

Fırat'ın doğusunda ortak devriye

Soylu, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve ABD Silahlı Kuvvetleri unsurlarının, Suriye'de Fırat'ın doğusunda güvenli bölge birinci safha uygulamaları kapsamında ilk ortak kara devriyesine başlamasına ilişkin soruya, Türkiye'nin burada önleyici, düzenleyici, insanlığa ve dünyaya da sorumluluk hissettirici bir pozisyonu yönettiğini söyledi.

Bölgede hem demokratik ve istikrarlı bir hukuk devleti olmanın fonksiyonunu ve tarihsel sorumluluğunu yerine getirdiklerini anlatan Soylu, "İşimizin kolay olmadığını söylemeliyiz. Coğrafya avantajdır bizim için ama aynı zamanda göç ve terör konusunda da dezavantajdır. Bu coğrafyanın tam kalbindeyiz ama aynı zamanda düzensiz göç için bir geçiş noktasıyız. Uyuşturucu için bir hedef noktasıyız, geçiş noktasıyız." ifadelerini kullandı.

Ortak devriyenin Türkiye'nin girişimiyle olduğunu ifade eden Soylu, "Bir taraftan İdlib'de gözlem noktaları oluşuyorsa bu Türkiye'nin attığı adımlarla oluşmuş bir süreçtir. Bir taraftan Fırat Kalkanı, bir tarafta Zeytindalı harekatıyla ilgili orada güvenli bir bölge oluşuyorsa bu da Türkiye'nin ortaya koyduğu öncülükle alakalıdır." dedi.

Avrupa'da terörle mücadele konusunda "sağlam duran" ülkeler olduğunu anlatan Soylu, "Mesela İngiltere özellikle PKK konusunda sağlam durmaktadır. Almanya yine PKK ile mücadele konusunda son 2-3 yıldır bir atak ortaya koymuş ama FETÖ konusunda aynı şeyi söyleyemem. FETÖ konusunda başka bir noktadan bakıyorlar ama oradaki olumlu tutum daha fazla yükselmelerini engelliyorlar. Tamamen bitirmeye yönelik değil." ifadelerini kullandı.

"8 bin civarında FETÖ'cü Yunanistan'a geçti"

Soylu, "Biz bu mücadeleyi ortaya koyarken Yunanistan bazılarını yakaladığı zaman geri gönderiyor daha doğrusu itiyor. Yunanistan kara sınırından yakalayıp bizim sınırımıza bırakıyor ve aralarında bir tane FETÖ'cü yok. Son 2-2,5 yıldır 8 bin civarında FETÖ'cü Yunanistan'a geçti." dedi.

Soylu, PKK ve DEAŞ mensupları arasında son dönemde yakalanan canlı bomba veya şüphelisinin sorulması üzerine, "31 Aralık 2016'dan itibaren Türkiye'de büyük bir terör olayı olmadı, Allah'a şükürler olsun. Oysa o zamana kadar şehirlerimizde çok ciddi terör olayları söz konusuydu. Türkiye, 15 Temmuz 2016 tarihinden itibaren bambaşka bir güvenlik politikası belirledi. 15 Temmuz'dan sonra gerçekleştirilen Türkiye'nin gerek sınır içi gerek sınır dışı bütün güvenlik operasyonları birer mucizedir. Bana göre 15 Temmuz'a her biri birer silledir." yanıtını verdi.

"İstanbul ve Ankara için kayyım söz konusu değil"

Soylu, "Ben 3 yıllık tecrübemi söyleyeyim. Amerika'nın elde ettiği teknolojik bilgilerle yapmış olduğu bir takım değerlendirmeleri bir tarafa bırakırım. Ama bu 3 yılda bize çok doğru istikamet veren bilgiler oluşturmadı." dedi.
Soylu, kayyım tartışmalarıyla ilgili, "Türkiye hatalı bir kavram kullanıyor. Doğru kavram geçici olarak görevlendirilen belediye başkanı. Kayyum ve kayyım, tamamen görevden alırsınız, onun hukuki hakkını ortadan kaldırırsınız, artık o yoktur. Biz bir belediye başkanının hukuki hakkını ortadan kaldırmıyoruz. Biz anayasanın ve kanunların bize vermiş olduğu yetkiyle onu açığa alıyoruz. Tedbiren oraya yine kanunun verdiği yetkiyle geçici bir belediye başkanvekili görevlendiriyoruz. Yani bir belediye başkanı da değil, belediye başkanvekili görevlendiriyoruz." diye konuştu.
Editör: TE Bilisim