Tarım alanlarında çalışan işçilerin alerjik reaksiyonlar açısından en riskli meslek grupları arasında yer aldığı açıklandı. Medical Park Ordu Hastanesi Göğüs Hastalıkları, İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ali Kutlu, özellikle arı sokmalarının ciddi sağlık sorunlarına ve ölümlere yol açabileceğini vurguladı. Türkiye’de yılda yaklaşık 15 milyon arı sokması vakası görüldüğünü belirten Kutlu, bunların 300 bininin ağır seyrettiğini, 2025 bahar aylarından itibaren sadece Karadeniz kırsalında 11 kişinin hayatını kaybettiğini söyledi. Uzman, “Birçok kişi arı alerjisine sahip olduğunu farkında olmadan hayatını kaybediyor” diyerek düzenli tarama ve erken önlemlerin hayati önem taşıdığını belirtti.
TARIM İŞÇİLERİ VE MEVSİMLİK ÇALIŞANLAR EN BÜYÜK RİSK GRUBU
Prof. Dr. Ali Kutlu, arıcılar, çiftçiler, bahçıvanlar, temizlik sektörü çalışanları ve özellikle mevsimlik işçilerin ciddi risk altında olduğunu açıkladı. Tekrarlayan arı sokmalarının alerjik reaksiyon ihtimalini artırdığını belirten Kutlu, kalp ve akciğer hastalığı olanlarda ölümcül anafilaksi riskinin çok daha yüksek olduğuna dikkat çekti. Karadeniz Bölgesi’nde fındık hasadı döneminde artan polen, böcek ve kimyasal temasının da çiftçilerde alerjik reaksiyonları tetiklediğini vurguladı.
ANAFİLAKSİ ÖLÜMCÜL SONUÇLAR DOĞURABİLİR
Alerjik reaksiyonların en tehlikeli tablosunun solunum ve dolaşım sistemini çökerten anafilaksi olduğuna dikkat çeken uzman, arı sokmalarının bu durumun başlıca nedenlerinden biri olduğunu söyledi. Türkiye’de her yıl yüzbinlerce kişi ciddi reaksiyonlarla karşı karşıya kalırken, çoğu erken müdahale edilemediği için hayatını kaybediyor. Anafilaksi belirtilerinde zamanında yapılan müdahalenin hayat kurtardığını vurgulayan Kutlu, riskli bireylerin her zaman hazırlıklı olması gerektiğini ifade etti.
ADRENALİN ENJEKTÖRÜ HAYAT KURTARIYOR
Prof. Dr. Kutlu, anafilaksi riskine karşı en etkili tedavi yönteminin adrenalin olduğunu söyledi. Özellikle kendinden enjektörlü adrenalin formlarının, arı alerjisi bilinen kişiler tarafından mutlaka taşınması gerektiğini belirtti. Bu ilaç, solunum yollarının tıkanmasını ve dolaşım sisteminin çökmesini önleyerek ölümcül riskleri ortadan kaldırabiliyor. Ancak Türkiye’de oto enjektörlü adrenalin farkındalığının oldukça düşük olduğunu kaydeden Kutlu, “Gelişmiş ülkelerde bu ilaç yaygın şekilde kullanılıyor, bizde ise hem hastalarda hem de sağlık çalışanlarında bilinç yetersizliği var” dedi.
ÇÖZÜM İÇİN TARANMA VE BİLİNÇLENDİRME ŞART
Uzman, özellikle arıcılığın yoğun olduğu bölgelerde ve riskli meslek gruplarında alerji taramalarının yapılması gerektiğini vurguladı. Okul, yurt, fabrika ve kışla gibi toplu yaşam alanlarında da alerji testlerinin uygulanmasının önemine dikkat çekti. İş yeri ve acil servis hekimlerinin anafilaksiye müdahale konusunda eğitim alması gerektiğini belirten Kutlu, “Riskli köylerde oto enjektörlü adrenalin bulundurma zorunluluğu getirilmelidir” diye konuştu.
ÖNLEMLERLE ÖLÜMLER ENGELLENEBİLİR
Uzmanlara göre tarım işçileri ve kırsalda yaşayan bireyler, alerjik reaksiyonlar açısından en savunmasız gruplardan biri. Düzenli tarama, oto enjektörlü adrenalin kullanımı ve toplumsal farkındalık sayesinde her yıl yüzlerce ölümün önüne geçmek mümkün.
