Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Kaya, Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası’nın Mayıs ayı Meclis Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, “Farklılıkları bir kenara bırakarak şehre ve insanlara hizmet etmek temel önceliğimizdir. Hem rekabet edebilen hem de birlikteliğin gücünden faydalanabilen bir anlayış, yani buna ‘rekaberlik edebilen bir anlayış’ diyoruz, bugüne kadar ki çalışmalarımızda temel düsturumuz bu oldu. 13 aylık belediye başkanlığımızda, özellikle sosyal belediyecilik anlamında ihtiyaç, dezavantajlı vatandaşlarımıza dokunan, onların hayır duasını ve teşekkürünü alan bir anlayışla hizmetlerimizi yürüttük ve bu odakla çalışmalarımızı yapıyoruz” diye konuştu.
Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Kaya, Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası (TTSO) Meclis üyelerine belediyenin faaliyet ve projeleriyle ilgili slayt eşliğinde sunum yaptı. TTSO Mayıs Ayı Meclis Toplantısı’nın davetlisi olarak konuşan Başkan Kaya, Ortahisar Belediyesi’nin son 1 yılda hayata geçirdiği proje ve çalışmalarını anlattı, proje aşamasında olan işlerle ilgili son bilgileri paylaştı. Sosyal belediyecilik çalışmalarına ağırlık verdiklerini anlatan Başkan Kaya, Kent Lokantası, Halk Ekmek Büfesi, Halk Süt, Beslenme Saati, Taziye Yemeği, Gezici Halk Market gibi birçoğu Trabzon’da ilk olan hizmetlerle ilgili Meclis Üyelerine bilgi verdi.
“SİYASİ KİMLİKLERİMİZİ BİR KENARA KOYUP, 'ÜLKEMİZE, İNSANLARIMIZA NASIL HİZMET EDEBİLİRİZ’ DİYEREK ÇALIŞMALIYIZ”
Konuşmasının başında ‘nasıl bir anlayışla belediyecilik çalışmalarını yürüttüklerini’ Meclis üyeleriyle paylaşan Başkan Kaya, önceliklerinin Trabzon’a ve şehirde yaşayan insanlara hizmet etmek olduğunun altını çizdi. Farklılıkların bir kenara bırakılarak güç birliği yapılması gerektiğini ifade eden ve bundan başka bir çıkış yolunun olmadığına dikkat çeken Başkan Kaya, “Kişisel olarak meseleye bakışımı, çalışma yöntemimi sizinle paylaşmak istiyorum. Türkiye’de siyaset son dönemlerde çok kutuplaştı. Bu kutuplaşma her alana yansıdığı gibi buralara da yansıyor. Bu partizanlık meseleleri hiç olmadığı boyutlara ulaştı. Bundan biz de nasibimizi alıyoruz. Eleştirmek adına söylemiyorum ancak ben odak noktamızın bunun dışında olması gerektiğini düşünüyorum. Hepimizin birinci önceliği büyük Atatürk’ümüzün ifade ettiği gibi, ‘Vatanını en çok seven, görevini en iyi yapandır’ anlayışıyla; ‘ülkemize, insanlarımıza nasıl hizmet edebiliriz’, ‘sorunları nasıl çözebiliriz’, ‘bir kişinin derdine nasıl derman olabiliriz’, ‘nasıl istihdam sağlayabiliriz’, ‘Türkiye’yi bölgesinde nasıl bir güç haline getirebiliriz’, olmalıdır. Birlikte üreten, adaletle bölüşen bir ülkeyi nasıl inşa edebiliriz? Hepimizin kafa yorması gereken temel meselenin ve önceliğimizin bu olması gerektiğinin farkında olan bir insanım. Siyasi kimliklerimiz elbette var, hepimizin bunu abarttığımız dönemler oldu ama bundan artık hep birlikte vazgeçip az önce saydığımız o idealler doğrultusunda kenetlenmekten başka bir çıkış yolumuzun ve kurtuluşumuzun olmadığına inanıyorum” dedi.
“HEM REKABET EDEBİLEN HEM DE BİRLİKTELİĞİN GÜCÜNDEN FAYDALANABİLEN BİR ANLAYIŞ, BUGÜNE KADAR Kİ ÇALIŞMALARIMIZDA TEMEL DÜSTURUMUZ OLDU”
Hem rekabet edebilen hem de birlikteliğin gücünden faydalanabilen anlayışın temel düsturları olduğunu belirten Başkan Kaya, “Evet bir muhalefet partisinden, CHP'den belediye başkanı olarak seçildik. İktidarda AK Parti var, Büyükşehir Belediyemiz de AK Parti’de. Ama uyum çok önemli. Biz buralarda dediğimiz amaçlara matuf çalışabilirsek sonuç alabiliriz ve şehre katkı yapabiliriz. Bu bilinçle yola çıktık ve Ahmet Metin Genç Başkanımıza söylediğimi burada sizlerle paylaşıyorum, “Sayın Başkanım, evet farklı siyasi partiler ama şehrin ve şehirde yaşayan insanların faydasına iş yapabilmemiz için parti kimliklerimizi bir kenara bırakmalıyız. Elbette rekabet olacak, çünkü rekabet kaliteyi de getirir ama birlikteliğin gücünden de faydalanmak zorundayız” dedim. Sağ olsun o da anlayışla mesele baktığını ifade etti. Hem rekabet edebilen hem de birlikteliğin gücünden faydalanabilen bir anlayış, yani buna ‘rekaberlik edebilen bir anlayış’ diyoruz, bugüne kadar ki çalışmalarımızda temel düsturumuz bu oldu” diye konuştu.
“ÇOK ZOR BİR DÖNEMDE BELEDİYECİLİK YAPIYORUZ”
Türkiye’nin çok zor bir dönemden geçtiğini, ekonomik sıkıntıların herkesi etkilediğini dile getiren Başkan Kaya, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Ülkedeki ekonomik sıkıntıları hepiniz en derin yaşayanlarsınız, çok sıkıntılı, zor bir dönemden geçiyoruz. Bu sıkıntının yerel yönetimlere de yansıması gerçekten hepimizi zora sokuyor. Biliyorsunuz bir tasarruf genelgesi yayınlandı, bu genelgeyle gelirlerimiz önemli ölçüde azaltıldı. Sonrasında belediyelere yönelik bir takım uygulamalar nedeniyle zor bir dönemde belediyecilik yaptığımızı ifade etmek istiyorum. Bu sadece kendi adıma değil, bütün yerel yönetimler adına böyle zor bir dönem. Geriye dönük borçlar faiziyle birlikte kesiliyor. Rakamlara bakıyorum geçen yıla kıyasla gelirlerimiz yarı yarıya azalmış durumda. Böyle bir tabloda şehrimize ve insanlarımıza hizmet etmeye çalışıyoruz. Bunu ‘bahane olsun’ diye değil, sadece günün gerçeği budur, bunun bilinmesi adına söylüyorum. Hal böyle olunca istediğiniz hizmetleri yapma noktasında biraz daha eliniz kolunuz bağlı hissediyorsunuz. Çünkü para girişleri, maaşların yarısı kadar. Gelirlere bakıldığında biz gelir üretmeye çalışıyoruz ama İller Bankası gelirleri maaş ödememizin yarısına yetecek kadar. Böyle bir tabloda proje üretmeye, bizden şehrimizin ve insanlarımızın beklentilerini karşılamaya çalışıyoruz. Dolayısıyla çok yapmak isteyip de belki bugün yapamadığımız ama yapmak istediğimiz projelerimiz var. Ayrıca bir kamu kurumu niteliğindeyiz, 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu var, bizim hizmet alanımız onun çizdiği sınırlar içinde. Bakıyorsunuz büyük ölçekli proje beklentileri var bizden ama yasa buna izin vermiyor. Büyük ölçekli projeleri yapma yetkisi büyükşehir belediyelerinde. İlçe belediyeleri kendi yol ağındaki sorunları çözüyor ve sosyal belediyecilik yapıyor, dolayısıyla görev alanımız yasayla daraltılmış durumda.”
“DEVİR TASFİYE KOMİSYONU YENİDEN TOPLANMALI VE YAPILAN HATALARI DÜZETMELİ”
Trabzon’un Büyükşehir olduğu dönemde Devir Tasfiye Komisyonu’nun paylaşımda büyük hatalar yaptığını da hatırlatan Başkan Kaya, “2014 yılında Trabzon’umuz büyükşehir oldu. O gün görev yapan Devir Tasfiye Komisyonunun, bu şehre yaptığı çok büyük bir kötülük var. Bunu benden önceki Ortahisar Belediye Başkanımız Ahmet Metin Genç Başkanımız da tespit etmişti, ben de onun tespitlerine katılıyorum ve üstüne şunları ekliyorum; Düşünün, ben Ortahisar Belediye Başkanıyım, ama Meydan, Kunduracılar, Kahramanmaraş Caddeleri, Uzun Sokak gibi yerlerde benim bir metrekare sorumluluk alanım yok! Tamamını Büyükşehir Belediyesine bağlamışlar! Ya da Akyazı’dan Yalıncak’a kadar kıyılarımız var, o kıyılarda benim bir metre sorumluluk alanım yok! Bu kent büyükşehir yapılırken büyük bir yanlışa imza atılmış ve Ortahisar’ın hakkı olan birçok yer, konu, Büyükşehir’e devredilmiş. Gerekçesi nedir, bu yanlış niye yapılmış bilmiyorum ama şunu net biliyorum; hiçbir yerde olmayan uygulama Ortahisar’da yapılmış! Ortahisar’da olması gereken yerler Büyükşehre bağlanmış. Benim bir tane tabela alanım yok! Bir çalışma yaptım, tanıtım yapacağım, bir bilborda ihtiyacım var ama benim bilbord alanım yok! Türkiye’nin neresine giderseniz gidin ilçe belediyelerinin bilbord alanları sorumluluk alanları var, bizim yok. Bu kent büyükşehir yapılırken böyle bir garabete imza atılmış. Devir Tasfiye Komisyonunun toplanıp bu hatayı düzeltmesi lazım” dedi.
BAŞKAN KAYA, TRABZON’DAKİ İLK OLAN HİZMET VE PROJELERİ PAYLAŞTI
Hem ekonomik sıkıntılar hem de 5216 sayılı Yasa nedeniyle daha çok sosyal belediyecilik çalışmalarına ağırlık verdilerini vurgulayan Başkan Kaya, “Bugün vatandaşlarımızla konuşuyorum, ‘beton’ diyorum, ‘proje’ diyorum, vatandaşımızın umurunda değil. Ama ‘Kent Lokantası’ deyince gözünü açıyor. Bugün toplumun önceliği geçinebilmek, karnını doyurabilmek, mutfağında tenceresinin kaynaması, bunu hepimiz biliyoruz. Dolayısıyla biz de sosyal belediyecilik çalışmalarına ağırlık verdik. Kıt kaynaklarla sınırsız talepleri karşılama noktasında bir denge kurduğunuz zaman, önceliği neye veriyorsunuz? Karnı aç olan insan gidip kravat satın almaz, önce karnını doyurmaya çalışır. Biz de buradan yola çıkarak, kaynaklarımızın kıtlığından, tasarruf genelgesinden, gelirlerimizdeki azalmadan yola çıkarak dedik ki ‘insana dokunalım’, onun yaşamını kolaylaştıran işlerle uğraşalım. İşte bu doğrultuda öncelikle Kent Lokantalarımızı açtık” dedi ve ardından 1 yıllık sürede yapılan ve Trabzon’da ilk olan kent lokantası, kent mutfağı, halk ekmek büfeleri, halk süt, beslenme saati, taziye yemeği, çölyak gıda destek paketi, yenidoğan destek paketi, evde sağlık hizmetleri, evde berberlik hizmeti, mezar yeri açma desteği, gezici halk market ve öğrencilerimize yönelik desteklerle ilgili bilgi verdi.
“BU KENTİN EN ÖNEMLİ, EN ÖNCELİKLİ İŞİ KENTSEL DÖNÜŞÜMDÜR”
Çağlayan’da yürütülen Kentsel Dönüşüm Projesiyle ilgili konuşan Başkan Kaya, Trabzon’un en öncelikli sorununun kentsel dönüşüm olduğuna dikkat çekerek konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Yapı stoku çok eski olan Çağlayan’da, kentsel dönüşüm projesini başlattık. Bizden önce başlayan bu projenin uygulama çalışmalarını başlatmak bize nasip oldu. Orada danışma ofisimizi orada açtık, hak sahipleriyle görüştük, kura çekimlerini yaptık, 10 Haziran itibarıyla yıkım işlemlerine başlayacağız. Bu konuda sizlerden bir ricam olacak; bu kentin en öncelikli işlerinden biri kentsel dönüşümdür. Bu başlığı göz ardı etmeyelim. Yeni konut alanları ihtiyacımız var ama bu ihtiyaca binaen yer arayışına girildiğinde he bakir yerleri, yukarı doğru olan yeni yerleri aklımıza getiriyoruz. Oysa elimizde hazine değerinde alanlarımız var. TTSO binamızdan ta Yenimahalle ye kadar, inanılmaz değerli, güzel araziler var ve yapı stoku çok eski. Bu kente bir iyilik yapacaksak yukarılarda yeni inşaat alanları aramak yerine var olan bu kıymetli alanları dönüştürmeyi düşünmeliyiz. Ada bazlı kentsel dönüşümler yapmalıyız, bu hem şehir ekonomisine hem şehir estetiğine katkı sağlayacaktır. Trabzon’a gelen misafirlerimiz, “Trabzon bu mu? Ne kadar kötü binalar var!” diyor, bu hepimizi üzüyor. O yüzden bu kentin en önemli, en öncelikli işi bence kentsel dönüşümdür. Bu başlığı çok önemsemeliyiz. Buna ilişkin hep birlikte inisiyatif alıp yeni bir bakış geliştirmeliyiz.”
"ÇAĞLAYAN ŞELALESİ PROJESİ’Nİ TRABZON TURİZMİNE KAZANDIRACAĞIZ"
“Bugün ‘Trabzon’da turizm olmazsa kentin hali ne olacak?’ diye düşünmeden edemiyoruz. Hepimiz gelecek misafirleri bekliyoruz” diyen Başkan Kaya, Trabzon turizmine büyük katkılar sağlayacak Çağlayan Şelale Projesi ile ilgili şu bilgileri verdi:
“Çağlayan’da bir şelalemiz var, çok az kişinin bildiği, çok özel bir yer. Yolu yok. Şimdi orada 600 metre bir yol yapacağız, görüşmeleri tamamladık, yakın bir tarihte yol çalışmalarıma başlayacağız. Yol yapıldıktan sonra Çağlayan’dan 10 dakikada oradasınız. Vadinin içinde bir şelale ve üst tarafında da yaklaşık 1-1,5 km uzunluğunda bir kanyon var. İçinden şırıl şırıl tertemiz bir derenin aktığı, orman gülleriyle donanmış bir alan. İnanılmaz huzurlu, güzel bir yer. Turizmci arkadaşlar da geldi, “Müthiş bir yer, Başkanım burayı bir an önce Trabzon turizmine kazandırın” dediler. Orada yürüyüş yolları, rekreasyon alanları, değirmenler gibi çeşitli imalatlar yaptıktan sonra bu bölgeyi Trabzon turizmine kazandıracağız.”
“EĞLENCE SEKTÖRÜNDEKİ EKSİKLİĞİMİZLE YÜZLEŞMEMİZ LAZIM”
Trabzon’un eğlence sektöründeki eksikliğinden dolayı ciddi bir turizm potansiyelini kaybettiğini ifade eden Başkan Kaya, “Trabzon turizm potansiyeli çok yüksek bir kent. Turizm gelirleri konusunda da tam olarak istenen nokta da olmasak da iyi bir yerde olduğumuzu düşünüyorum. Ancak şu kıyası yaptığımızda çok üzülüyoruz. Geçtiğimiz günlerde turizm toplantısında da gündeme geldi ve hepimiz acı bir gerçekle yüzleştik. Bizim Antalya Milletvekilimiz orada Soçi'yle Trabzon kıyaslaması yaptı. Dedi ki ‘Soçi’le hemen hemen aynı coğrafyaya, aynı şeylere sahipsiniz ama oraya yılda 7 milyon turist gelirken, Trabzon’a 1 milyon turist gelmesiyle övünemeyiz. Bu çok doğru bir tespittir. Peki, Soçi ve Trabzon'u kıyasladığımız zaman aradaki fark ne? Orada olan tüm güzellikler bizde de var deniz ise deniz, yeşillik ve doğal güzellikler, hepsi bizde de var. Onlara oranla artımız bile var. Peki, eksik olan ne? Bu eksikle yüzleşmemiz lazım. Eksik olan şey eğlence sektörü. Turist şehrimize gelip geziyor, güzel vakit geçiriyor ama akşam eğlenmek istiyor. Bu olmayınca ne yapıyor, Batum’a ya da eğlencenin olduğu alanlara gidiyor. O yüzdendir ki Soçi’ye 7 milyon turist giderken Trabzon’a 1 milyon turist geliyor. Bu eksiğimizle yüzleşmemiz lazım. Deniz turizmi anlamında da eksiğimiz var bir tane bile mavi bayraklı plajımız yok. Bu sorunlara yönelik çözümler üretmemiz lazım.” diye konuştu.
“TRABZON’DA BİR YAŞLI BAKIM MERKEZİ KURMA HAZIRLIĞINDAYIZ”
Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Kaya, Trabzon’da bir yaşlı bakım merkezi kurmak üzere hazırlığı içerisinde olduklarını açıkladı. Başkan Kaya, “Sosyal belediyecilik anlayışımız gereği Trabzon’da bir yaşlı bakım merkezi kurmak üzere çalışmalarımız sürüyor. Bu konuda yer arayışımız devam ediyor, bulduğumuzda 150-200 kişi kapasitesi olan bir yaşlı bakım merkezini Trabzon’umuza kazandıracağız. Yaşlanmış büyüklerimizin barınma, yeme-içme ve tedavi ihtiyaçlarının eksiksiz giderileceği bir merkez oluşturacağız. Bu gibi merkezlerden yararlanmak isteyen vatandaşlarımızın bazı yerlerde 2-3 yıla varan sürelerle sıra beklediğini biliyoruz. Bu çok önemli bir eksik ve biz belediye olarak bu konuda bir adım atacağız” dedi.
Başkan Kaya ayrıca ara eleman yetiştirmek üzere çeşitli çalışmalar yaptıklarını da belirterek, istihdama da ciddi katkı sağlayacağını ifade ettiği bir projeden bahsetti. Başkan Kaya, “Bizim birçok sektörde ara elemana ihtiyacımız var. Gençlerimizi kısa süreli eğitimlerle meslek sahibi yapabileceğimiz birçok başlık da mevcut. Bu konuda bir mesleki yeterlilik kurumuyla görüşme yaptık. İhtiyaca binaen gençleri yetiştiren bir aylık eğitimlerle sertifikalandıran ve iş bulmalarına katkı sağlayan bir kurumla konuştuk. Bu alanda bir çalışma yapmak istiyoruz” ifadelerini kullandı ve yaşlı ve hasta bakımı konusunda da eleman yetiştirme çalışması yapacaklarını kaydetti.
“TRABZON’DA İHA-SİHA ÜRETİMİ YAPABİLİRİZ”
Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası’nın öncülüğünde, Bayraktar ailesine bir mektup yazmayı öneren Kaya, İHA-SİHA üretiminde Trabzon’un da bir payı olması gerektiğini ifade etti. Başkan Kaya, “Hepimiz Trabzon aşığı insanlarız. Trabzon'un yetiştirdiği bir değeri Sayın Bayraktar ailesi. Biliyorsunuz Sayın Selçuk Bayraktar Türkiye’de bugün İHA- SİHA üretimi yaparak ülkemizin gururu olmuş durumda. İstiyorum ki bu gurura Trabzon’u da ekleyelim. Trabzon Ticaret ve Sanayi Odamızın öncülüğünde Bayraktar ailesine bir mektup yazalım. Ya da onlarla bir görüşme yapalım. Alanımız var. Sürmene'de büyükçe bir alanımız var olduğu alanda bu üretimin bir parçasının yapılmasını sağlayalım. Bu üretimin bir parçasını Trabzon'da yapılmasını çok önemsiyoruz. Hemşerileri olarak bunu burada yapmak istediğimizi ve 300-500 kişiyi istihdam etmek istediğimizi Sayın Bayraktar’a iletelim. Ortaklığı da kuralım. Trabzon'umuzdan da ortaklar olsun. Milli grubumuz İHA-SİHA üretiminden Trabzon olarak hemşeriler olarak üretimin yapıldığı kent olma sıfatıyla bir pay alalım” diye konuştu.
“VERİMLİLİK VE İSTİHDAM OFİSİMİZLE ENTEGRE ÇALIŞMANIZI RİCA EDİYORUM”
Trabzon’un en önemli sorunlarının başında işsizliğin geldiğine dikkat çeken Başkan Kaya, Ortahisar Belediyesi’ne 13-14 bin iş başvurusu yapıldığı bilgisini paylaştı.
Bu alanda Trabzon iş dünyasıyla birlikte hareket etmek istediklerini dile getiren Başkan Kaya, “Bu soruna çözüm üretmek için Verimlilik ve İstihdam Ofisi kurduk. İş arayan insanlarımız öncelikle belediyelere geliyorlar, bu doğrultuda Belediyemizde 13-14 bin CV var. Biz bir sistem kurduk, gelen bütün CV’leri sistemimize kaydediyoruz. Sizlerden ricamız şu, bu istihdam ofisimizle sizi koordineli çalıştırmak istiyoruz. Siz iş insanlarısınız, size adam lazım olunca bizim sistemimize entegre edip oradan ihtiyacınız olan insanı görebileceğiniz bir sistem. Bu insan kaynağımızı sizin hizmetinize açmak istiyoruz” dedi. TTSO Başkanı Erkut Çelebi, Başkan Kaya’nın bu çağrısını olumlu karşıladı.