Cumhuriyet Halk Partisi Ekonomi Masası Trabzon Yol-İş Holiday Otel’de iş Dünyası ile buluştu. Toplantıya CHP Ekonomi Masası Başkanı ve CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, CHP Antalya Milletvekili Ekonomi Masası Koordinatörü Çetin Osman Budak, İstanbul Milletvekili Akif Hamzaçebi, Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya, İstanbul Milletvekili PM Üyesi Gökan Zeybek, Bursa Milletvekili PM Üyesi Orhan Sarıbal, İstanbul Milletvekili PM Üyesi Özgür Karabat, İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, İstanbul Milletvekili Turan Aydoğan, Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun, Hatay Milletvekili Mehmet Güzelmansur, İzmir Milletvekili Bedri Serter, 24. Dönem İzmir Milletvekili- Ekonomi Masası Sekreteri Rahmi Aşkın Türeli, CHP Trabzon İl Başkanı Ömer Hacısalihoğlu, CHP Ortahisar ilçe Başkanı Fatih Suat Oyman, Sivil Toplum Kuruluşları Başkanları, işadamları ve çok sayıda basın mensubu katıldı.  Toplantının açılışında kısa bir konuşma yapan Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya, “CHP için Trabzon çok kıymetli bir il. Bugün Trabzon ve Türkiye ekonomisini konuşacağız. Meseleleri hep birlikte enine boyuna konuşalım. Çözümlerine birlikte konuşalım ve tartışalım” diye konuştu.CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, ekonomide yaşanan durumu Trabzon Limanı üzerinden örnek verdi. Öztrak, “Trabzon Türkiye’nin en kritik limanlarından bir tanesi olması lazım. Trabzon Limanının kapasitesi 10 milyon ton olması lazım. Kullanılan 3 Milyon. Bu kapasiteden de yararlanılmıyor” dedi.

EN YÜKSEK FAİZE SAHİP 7. ÜLKEYİZ

Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak ise yaptığı konuşmada önemli meselelere temas ederek, “Devlet Krizi dediğimizde son dönemde merkez Bankası ile ilgili gördüğünüz değişiklikler son derece önemli.  En yüksek faize sahip 7. ülkeyiz. Buna karşılık yüzde 17,5 enflasyon ile en büyük enflasyona sahip ülkelerden biriyiz. Faizi arttırmışız, gelebileceğimiz yere kadar gelmişiz, ekonomide enflasyonu da düşürememişiz. Neden çünkü, Merkez Bankasına güven yok, hükümete güven yok. Merkez Bankası başkanını 9 ayda bir değiştirmek, dünyada anlaşılır bir şey değil. Merkez Bankası ile uğraşmak şu anda da devam ediyor. Merkez Bankasına alt üst orta ne kadar yönetici varsa hepsini gönderiyorlar. Neye güvenip gönderiyorlar. Dünya yeni bir dalgaya hazırlanıyor. Bugün Dünyanın her yerinde Uluslararası Para fonu diyor ki sosyal huzursuzluk bekliyorum. Bütün bunlarla karşı karşıyayım, hiç umurunuzda değil bir takım şeylerle Merkez Bankasının bütün yönetimini değiştiriyoruz. Bu Merkez Bankası ile siz bu mücadeleyi nasıl yapacaksınız. Bir gecede 100’e yakın yöneticiyi görevden alabiliyorsunuz. Bu tablo bu kriz hepimizin cebini boşalttı” dedi.

GENÇLERİMİZE İŞ BULAMIYORUZ

Öztrak Konuşmasına şöyle devam etti, “Türkiye’ ye istediğimiz nitelikli yabancı sermaye gelmiyor. 6 tane varlık barışı düzenlemesi yapıldı. İşler iyi ise neden yapıldı. 2 tane önemli üstünlüğümüz var.  Hala devam eden Genç Nüfus… Bakan Nüfus, Bakılan nüfusa göre artmaya devam ediyor. Bu fırsat penceresini değerlendiren ülkeler hızlı büyümeye ulaşıyor. Bunu Çin yapıyor. Ancak gençlerimize iş bulamıyoruz. 10 milyon kişi işsiz. Buda yüzde 29’a tekabül ediyor. Korkunç bir rakam. Coğrafi olarak düzgün bir yerdeyiz. 4 saatlik uçuş mesafesinde 58 ülkeye, 1,5 milyar nüfusa, 22 milyar dolarlık pazara erişim imkanımız var. Trabzon Türkiye’nin en kritik limanlarından bir tanesi olması lazım. Trabzon Limanının kapasitesi 10 milyon ton olması lazım. Kullanılan 3 Milyon. Bu kapasiteden de yararlanılmıyor.  Dolayısıyla coğrafi avantajımızı da kullanamıyoruz. Dünyada bir takım yeni eğilimler ortaya çıkıyor. Türkiye’yi bu sıkıntılardan çıkaralım. Kapsayıcı nitelikli, sürdürülebilir büyüme dediğimiz bütün dünyada artıyor''

TÜRKİYE’NİN 3Y’YE İHTİYACI VAR

Öztrak, “Türkiye’yi bu buhrandan çıkarmak için güvene ihtiyaç var. Ama bu mevcut kadrolarla bunu yapmak güç görünüyor. Türkiye’nin 3Y’ye ihtiyacı var. Yeni kurallar, yeni kurumlar, yeni kadrolar… Şu süreçte bir şey gördüm. Türkiye’de tarafsız bir Cumhurbaşkanı olması son derece önemli. Türkiye’nin en büyük açığı, herkesi kucaklayan bir Cumhurbaşkanı olmaması. Siyasette işler çok çözülemez noktaya geldiğinde iki tarafı bir araya getirecek çözebilecek Cumhurbaşkanı makamı maalesef kalmadı. Borçlanarak şişen değil üreterek büyüyen bir ülke olmamız lazım. Türkiye’nin yarışma gücünü arttıracak reformları mutlaka yapmamız gerekiyor. 2007 yılından itibaren sürekli patinaj yapıyor. Dünyadaki trendleri yakalamalıyız. Kucaklayıcı bir ekonomi politikası yaratmalıyız. Kimse büyüme sürecinde kendini dışlanmış hissetmeyecek. Gelir dağılımı düzelecek” ifadelerini kullandı.

 Haber: Atakan TOK 

Editör: TE Bilisim