Sait halim paşa ve “buhranlarımız”
“Müspet ilim ve fenlerin hakim olduğu asrımızda, çocuklarımıza ehliyet ve iktidar kazandırmak için yegâne vasıta olarak kabul edilen yeni öğretim metodunun tanzim ve tertip olunduğu sırada, ahlâk ile bilginin, terbiye ile tahsilin ayrı şeyler olduğu anlaşılamamıştır. Yeni usul sadece yeni zihniyet hayranlığı ile fen üzerine inşa edilmişti. Kısır bir taklitten ibaret kaldı. Tahsil bakımından elde edilen neticenin basitliği, bu usulü itibardan düşürmeye fazlasıyla yetti. Ayrıca “öğretimi islâh” gayesi ile ihdas olunan bu yeni usül, onu ortaya koyanların da hiç ummadıkları daha tesirli bir netice meydana getirdi. Aile hayatı ile beraber toplumu da bozdu. Çünkü yeni ve fenni olarak kabul edilen bu öğretim usulunde gençlere, “fenne ve akla uyduğu sanılan şeylerden başkasına riayet etmemeleri” söylenmişti. Bu yüzden onların ahlâk ve terbiyeleri pek eksik kaldı.
Bu zihniyetle yetişen neslin bilgisine, anlayışına ve yenilik arzusuna hiçbir şey karşı duramadı. İctimai esaslardan olan an’ane ve karakter, usul ve adab, itaat ve ahlâk gibi kıymetler hürmet ve bağlılık gösterilmeye değer bulunmadı. Evladın pek noksan olan bilgisi ilebabanın cehalet derecesine inmişköhne malumatı karşı karşıya gelince, evladın saygısı ve babanın haysiyeti ortadan kalktı.
Asırlarca mukavemet ederek, maruz kaldığı en şiddetli felaketlere rağmen varlığını koruyabilmiş olan Osmanlı cemiyeti, mahut şekilde yetiştirilmiş birkaç nesil talebe tarafından bozuldu.”
İkinci Meşrutiyet döneminin önemli devlet ve fikir adamlarından biri olan Sait Halim Paşa’nın “Buhranlarımız(*)” kitabının bir yerinde yer alan bu fikirleri 2017 yılında nasıl okumamız gerekir? Bu değerli fikir adamının o günkü görüşleri, bugün yeniden, farklı bir bakış açısı ile okunup değerlendirilmesi gerekmektedir. Çünkü “tarih tekerrürden ibarettir”.
Örneğin, “ahlâk ile bilginin ayrı şeyler olduğunu” yeniden anlamamız ve anlatmamız gerekir. Okullarda sadece bilgi verilerek öğrencilerin cahilliği giderilemiyor; onların aynı zamanda ahlâken de geliştirilmeleri gerekiyor.
Aynı şekilde “terbiye ile öğrenimin aynı şey olmadığını” da yeniden doğru okumak ve eğitim ile öğrenimin aynı şeyler olmadığını, her ikisini aynı anda okullarda hayata geçirmenin şart olduğunu anlamamız gerekiyor.
Son alarak, belli şekilde yetiştirilmiş nesillerin koskoca Osmanlı toplumunu bozduğuna işaret eden Sait Halim Paşa, toplumların bozulup, düzelmesinin eğitimin marifetiyle olabileceğinin altını çizmektedir.
Ne diyebiliriz? Bu ülkenin aydını, Sait Halim Paşa’yı yeniden okuyup anlayarak, toplumsal yozlaşmanın önüne geçmekte önemli bir mesafe alabilir.
(*)Sait Halim Paşa(Tarihsiz). Buhranlarımız(Baskıya Hazırlayan: M. Ertuğrul Düzdağ), Tercüman Yayınları, 1001 Temel Eser
Çok Okunanlar

Trabzonspor’da Anthony Nwakaeme’nin açıklamaları maçın önüne geçti

Trabzon’da Acı Olay: 24 Yaşındaki Suat Yılmaz Evinde Ölü Bulundu

Trabzonspor Banza’nın yerini onunla dolduracak: 4.5 Milyon Euro Hazır!

Trabzonspor'dan Federasyona Rest: Madalyayı Reddettiler!

Trabzonspor'dan bir hamle daha geldi. Gabonlu yıldız oyuncu için şartlar zorlanacak

Trabzonspor Teknik Direktörü Fatih Tekke, Neden Özür Diledi?