Doğanın tüm detaylarıyla, bilimsel bir bakış ve estetik yorumla kâğıda döküldüğü nadir sanat dallarından biri: Bilimsel Bitki Ressamlığı. Bitkilerin karakteristik yapılarının birebir gözlemlenip ölçüldüğü ve kurallar çerçevesinde resmedildiği bu alanda Türkiye, son yıllarda önemli bir atılım içinde. Bu dönüşümün öncülerinden biri olan Gülnur Ekşi, kazandığı uluslararası ödüllerle Türkiye’nin bilimsel bitki ressamlığında dünyadaki saygın konumunu da pekiştiriyor. Ekşi ile bu alandaki yolculuğunu, kurallarını ve Türkiye’de gelişimini konuştuk.


Bilimsel Bitki Ressamlığı Nedir, Nasıl Doğdu?
Bilimsel bitki ressamlığı, bitkilerin gözlem, ölçüm ve estetik bir yorumla, bilimsel doğruluk temelinde resmedilmesidir. Bu sanat dalı, tarih boyunca zehirli, tıbbi ya da yenilebilir bitkilerin doğru tanımlanabilmesi ihtiyacıyla doğmuştur. Zamanla bilgi birikimi arttıkça, bitkilerin belirli kurallar çerçevesinde belgelenmesi ihtiyacı doğmuş ve bu alan daha sistematik hale gelmiştir. Bitkinin yaşam döngüsünü çiçeklenme, meyve verme, yaprak dökme gibi evreleriyle gösterebilen bu sanat, hem bilimsel hem de görsel bir anlatım biçimi sunar.

1425A143 Bdab 483A 9375 6B35365B7Fc0

Sabır, Gözlem ve Bilimsel Disiplin Gerektiriyor
Bir bilimsel bitki ressamı yalnızca güzel çizim yapan biri değil, aynı zamanda iyi bir gözlemci ve sabırlı bir doğa araştırmacısıdır. Bitkinin dört mevsim boyunca gözlemlenmesi, morfolojik yapılarının dikkatle analiz edilmesi gerekir. Gülnur Ekşi, bu süreçte kullanılan araçların basit ama yöntemin oldukça disiplinli olduğunu belirtiyor. Pergel, cetvel, kurşun kalem ve suluboya ile yapılan çalışmalar, milimetrik ölçümlere dayanır. Her bitkinin farklı zamanlarda öne çıkan özellikleri olduğu için, resmetme süreci bitkinin özelliklerine göre değişir.

Türkiye’de Bilimsel Bitki Ressamlığının Yeniden Doğuşu
Osmanlı döneminde süsleme amacıyla başlayan bitki çizimleri, bilimsel içerik kazanmaya Cumhuriyet sonrası dönemde başladı. Prof. Dr. Nebahat Yakar’ın öncülüğünde hazırlanan “Resimli Türkiye Florası” bu alandaki ilk büyük çalışmalardan biri oldu. 2000’li yıllarla birlikte bu alana ilgi artarken, Gülnur Ekşi ve arkadaşları gibi yeni nesil çizerler uluslararası yarışmalarda Türkiye’yi temsil etmeye başladı. Ekşi, 2009-2015 yılları arasında 5 altın ve 1 gümüş madalya kazanarak bu alanda önemli başarılar elde etti. Türkiye artık bu sanat dalında evrensel standartları yakalamış durumda.

H2: Yeni Nesil Çizerlere Kapılar Açılıyor
Türkiye’nin zengin bitki çeşitliliği, bu alanda çok daha fazla bilimsel bitki ressamına ihtiyaç olduğunu gösteriyor. Gülnur Ekşi’nin yürüttüğü eğitim faaliyetleriyle birlikte Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi ve Ankara Üniversitesi gibi kurumlar da bu alana yeni yetenekler kazandırıyor. Ekşi, bu sanat dalının hobi olarak yapılamayacağını, bilimsel disiplin gerektirdiğini ancak tutkulu kişiler için keyifli ve üretken bir yolculuk sunduğunu vurguluyor.

112’yi Asılsız Meşgul Etmenin Bedeli Ağırlaşıyor: İşte Detaylar...
112’yi Asılsız Meşgul Etmenin Bedeli Ağırlaşıyor: İşte Detaylar...
İçeriği Görüntüle

Kaynak: turktarim.gov.tr