Karadeniz’in Kayıp Türü Geri Dönüyor
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi, aşırı avlanma ve çevre kirliliği nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalan mersin balığını korumak için 2006’dan bu yana çalışmalar yürütüyor.
2011 yılında başlatılan “Karaca ve Sibirya Mersini Türlerinin Alabalık Yetiştiriciliği İşletmelerine Uygunluğunun Araştırılması” projesi kapsamında Prof. Dr. İlker Zeki Kurtoğlu liderliğinde türün neslinin devamı için önemli adımlar atıldı.
Su Ürünleri Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde 300 damızlık ve 2 bin yavru mersin balığı üzerinde yapılan çalışmalarda, düzenli yavru üretimi son 4 yıldır başarıyla gerçekleştiriliyor.
4 Yıldır Kesintisiz Yavru Üretimi Yapılıyor
Prof. Dr. Kurtoğlu, mersin balığının 1992 yılından bu yana avlanmasının yasak olduğunu ancak bu yasağın yeterli olmadığını belirtti. Türkiye’de 3 tür tamamen yok olurken, geri kalanların da doğal stokları ciddi oranda azaldı.
Kurtoğlu’nun açıklamasına göre:
“2011’de yumurtadan başlayan çalışmalarla damızlık balıklar yetiştirildi. 14-15 yaşına ulaşan balıklardan yeni nesiller üretilebildi. Bu gelişme, türün sürdürülebilirliği açısından umut verici.”
Ekonomik ve Endüstriyel Değeri Yüksek
Mersin balığının sadece ekolojik değil, ekonomik olarak da büyük değere sahip olduğunu vurgulayan Kurtoğlu, şu alanlarda kullanıldığını belirtti:
Havyar: Kilosu 2.000 dolara kadar alıcı bulabiliyor.
Hava kesesinden üretilen kolajen: Kozmetik sektöründe ve ileri teknoloji ürünlerinde kullanılıyor.
Endüstriyel katkılar: Yay elastikiyetinden tekstil ürünlerine kadar çeşitli alanlarda.
“Mersin Balığı Yetiştiriciliği” Kitabı Yayınlandı
15 yıllık saha deneyimi ve bilimsel araştırmalar sonucu ortaya çıkan bilgi birikimi, bir rehber niteliğinde kitaplaştırıldı.
“Mersin Balığı Yetiştiriciliği” adlı kitap, öğrenci ve yetiştiriciler için önemli bir kaynak olarak piyasaya sunuldu.
Alabalık Tesisleri İçin Yeni Fırsat: Mersin Balığı Yetiştiriciliği
Kurtoğlu, mersin balıklarının alabalıklarla benzer çevresel koşullarda yetiştirilebildiğine dikkat çekti.
“10 gramı geçen yavruların yaşama oranı çok yüksek. Bu balıklar, Türkiye genelindeki alabalık çiftliklerinde rahatlıkla yetiştirilebilir. 2 bine yakın tesis için bu önemli bir fırsattır.”
Yetiştiricilikte ön besleme aşamasının kritik olduğunu da vurgulayan Kurtoğlu, özel sektörün devreye girmesiyle Türkiye’nin bu konuda dünya pazarında önemli bir aktör olabileceğini söyledi.
Geleceğe Umut: Yerli Üretim, Küresel Rekabet
Mersin balığı üretimi, sadece bir türün korunması değil, aynı zamanda Türkiye'nin su ürünleri ihracatında rekabet gücünü artırması açısından da stratejik bir adım olarak görülüyor.
53 ülkenin mersin balığı yetiştiriciliği yaptığı bir dünyada, Türkiye’nin bu potansiyeli değerlendirmesi gerektiği ifade ediliyor.