Artvin’in Şavşat ilçesinde, deniz seviyesinden yaklaşık 1900 metre yükseklikte yer alan Maden köyü, geçmişten günümüze taşınan ahşap mimarisiyle dikkat çekiyor. Doğal güzellikleri, tarihi dokusu ve otantik yapılarıyla her geçen gün daha fazla ziyaretçi çeken köy, beton yapıların hızla yayıldığı günümüzde geleneksel mimarisine sıkı sıkıya sarılıyor. Bölge halkı, atalarından kalan bu kültürel mirası yaşatmak için el birliğiyle çalışıyor. Maden köyü, sadece doğa tutkunlarının değil, kültürel mirasa saygı duyan herkesin ilgisini çeken bir durak haline gelmiş durumda.
Ahşap evler tarihin izlerini taşıyor
Maden köyü, tamamına yakını ahşap olan evleriyle adeta bir açık hava müzesi görünümünde. Bu yapıların her biri, yüzyıllık bir geleneği yaşatıyor. Ahşap evlerin yer aldığı dar sokaklarda dolaşmak, ziyaretçilere zamanda yolculuk hissi veriyor. Özellikle yaz aylarında köy nüfusunun artmasıyla birlikte, bu kültürel doku daha da canlanıyor. Büyük şehirlerde yaşayan köylüler, yazları memleketlerine dönerek hem doğayla iç içe bir yaşam sürüyor hem de köyün sosyal yapısını koruyor.
Beton yapılara geçit yok
Köyde şu anda sadece iki beton yapı bulunuyor. Bu evler, geçmiş yıllarda çıkan yangın sonrasında evsiz kalan vatandaşlar için acil olarak inşa edilmiş geçici yapılar. Bunun dışında yeni yapılan tüm evlerde ahşap mimari tercih ediliyor. Bu durum, Maden köyünü benzeri az bulunan bir örnek haline getiriyor. Köy halkı, köyün özgün mimarisini kaybetmemek konusunda son derece kararlı. Bölgenin sadece doğal değil, kültürel değerlerini de korumak isteyen köylüler, yeni yapılarda da geleneksel dokuyu sürdürüyor.
“Devlet desteği olmadan bu yapıların yaşaması zor”
Köylülerden Hüseyin Meydan, ahşap evlerin korunmasının zorluğuna dikkat çekerek devletin desteğine ihtiyaç duyduklarını belirtti:
"Ahşap ev yapmak kolay değil. Keresteyi almak bile artık zorlaştı. Orman köylüsü olmamıza rağmen ağaç için para ödüyoruz. Eski evler yavaş yavaş yıkılıyor. Bu mirasın sürmesi için devletin, ahşap mimariye sahip köylere özel destek sağlaması gerekiyor."
Meydan’ın sözleri, yalnızca Maden köyü için değil, benzer mimari değerleri taşıyan tüm köyler için geçerli bir çağrı niteliği taşıyor.
Turizm potansiyeli artıyor
Doğal güzelliklerinin yanı sıra kültürel yapısını da korumayı başaran Maden köyü, bölgedeki doğa ve kültür turizmi açısından önemli bir cazibe merkezi olma yolunda ilerliyor. Özellikle ahşap mimarinin oluşturduğu estetik atmosfer, fotoğrafçılardan gezginlere kadar geniş bir ziyaretçi kitlesinin ilgisini çekiyor. Köy halkı, hem bu mirası korumak hem de gelecek kuşaklara aktarmak için çaba göstermeye devam ediyor.