Türkiye’de olan göçmenler için, onların dilinde broşür veya başka şekilde korona virüsü hakkında gerekli bilgilendirmelerin yapılmasında da geç kalındı mi? Arapça, Farsça, Afganca, .. gibi değişik dillerde broşür ve bilgilendirme yapıldı mi?
 
İsveç gibi en gelişmiş bir ülkede bile korona virüsü konusunda göçmen kökenliler iyi bilgilendirilmemiş.
 
İsveç Devlet Televizyonu SVT’ye “Korona virüsü  İsveç’e yayılırken Somali dilinde bilgilendirme olmadı ve insanlar normal yaşamına devam ettiler!”, diye Somalili Jihan Mohamed konuşmuş.
 
İsveç’te 24 Mart günü korona virüsü nedeniyle meydana helen 15 ölümün,  6’sı Somalili imiş ki bizim yurttaşlarımızdan da, ölenler var.
 
İsveç’in yüzde 25’i göçmen kökenli.
 
Göçmenlerin yaşam kültürü İsveçlilere göre farklı.
Göçmenler aralarında daha sıklıkla toplantılar yapıyorlar, aileleri büyük ve sosyaller. Müslüman olanlar ise; cami gibi birçok yerde büyük topluluklar halinde toplanıyorlar. Bu nedenle korona virüsü göçmen kökenliler arasında daha kolay yayılmaya müsait.
 
Bazı göçmen gruplarının içine kapanık olmasından da, bilgilendirmenin onlara ulaşması zor. Ayrıştırılmışlar da. Onlar kendi alemlerinde ki Almanya’da Berlin’de Kreuzberg buna en güzel örnek. 
 
Göçmen kökenlilerin çoğu yaşadıkları ülkenin gazetesini okumuyor, televizyonunu da seyretmiyorlar. 
 
Bir de göçmenler arasında genelde kural tanımamazlık ile “Bana birşey olmaz!” düşüncesi var.
 
İsveç’te korona virüsü önlemleri sıkı da olmayınca;  bu virüs en çok da göçmenleri kıracak gibi.
 
Finlandiya’da da Somalili bir arkadaş Somalili grupların yasaklara uymadığını afişe etmişti ve korona virüsünden ilk göçmen kayıp da geçen Cuma günü bir Somalili oldu.
 
Şunu da belirtelim ki; İsveç’in göçmenleri korona virüsü hakkında bilgilendirmede geç kalmasını, göçmenlerin yoğunlukta yaşadığı birçok Avrupa ülkesi de yaptı.
 
Türkiye nüfusuna oranladığımız zaman yurtdışında yaşayan yurttaşlarımız arasında ölüm oranı Türkiye’deki ölümlerden yüksek. Ve yaşadığı ülkede hastalığa yakalanıp, Türkiye’ye gelip, ölenler de, var.
 
T.C.’de yurtdışında yaşayan vatandaşlarına yönelik korona virüsü ile İlgili pek bir bilgilendirme yapmadı. Almanya, Hollanda, Belçika ve Fransa gibi yurttaşlarımızın yoğun olarak yaşadığı ülkelerde özellikle Diyanet’e bağlı camilerde Cuma ve cemaatle kılınan namazlarının yasaklanmasında da çok geç kalındı ki ben bu konuda erken hareket edilmesi için çok çırpındım.
 
Diyanet ile birlikte Avrupa’dan gidip, Umre’de olan yurtdışında yaşayan yurttaşlarımız; virüs kaptıkları ülkelerden getirdikleri virüsü, Türkiye’den gelenlere de, bulaştırdılar. Çünkü orada hep biraradaydılar. 5 Mart günü Kabe korona virüs nedeniyle ziyarete kapatıldığında; “Türkiye’de vaka yoktu, Umrecileri orada tuttuk!”, diyenlere “Avrupa’dan gelen Umrecilerin yaşadıkları ülkeler virüsten kırılıyordu!” demek gerek. 
 
Yurtdışında yaşayanlar hem kendileri Türkiye’ye gelerek hem de Umrecilerle Umre’de birarada bulunarak korona virüsünün ülkemizde yayılmasında en büyük etken oldular.
 
Yurtdışındaki yurttaşlarımız yaşadıkları ülkelerde bilgilendirilmemişler ve onların yaşadıkları ülkeler  hakkında da, Umre organizasyonu yapanların haberi yok.
 
Suç, bilgilendirilmeyeler de!
 
Devletler korona virüsü hakkında göçmen kökenlilere  yönelik bilgilendirmede geç kaldılar. Göçmenlerin geldikleri ülkelerin temsilcilikleri de, birşey yapmadılar.
 
T.C’nin yurtdışındaki temsilcilikleri de bu konuda çok pasif ve geç kaldılar. Bir milletvekilimiz de yurtdışında korona virüsü ile ölenlerin cenazelerinin Türkiye’ye getirilmeleri için devreye girdi “Oku baa Yasin’i” misali ki bulaşıcı hastalıklı cenazeyi taşımak sakıncalı. Ölmemeleri için uğraşmalıydı!
 
Finlandiya’da durum ne?
 
Finlandiya’da toplamda 2 vakanın olduğu 26 Şubat gününden bu yana yurttaşlarımızı korona virüsü hakkında Facebook grubumuzda hemen hergün Türkçe olarak gerektiğinde Fince haber linki de vererek bilgilendirmeye devam ediyorum. Bilgilendirici köşe yazıları da yazdım bu konuda Taka Gazetesi’nde.
 
Finlandiya’da göçmen gruplar içinde korona virüsü hakkında en çok konuşanızdır. 
 
Bazan; “Yakup abi, bu haberlerle moralimizi bozma!” diyenler olsa da, yaklaşık 45 gündür mücadeleye devam ki aldığı güncel bilgileri Finli komşularına aktaran yurttaşlarımız da, var. Memnunlar.
 
Finlandiya’da elimizden geleni yaptık ve yapmaya da devam ki her eve ulaşan örnek bir sistemimiz de var yılların emeği ile oluşmuş.
 
Son olarak Finli araştırmacıların 3D olarak markette blr korona virüslünün hapşırması ile dakikalarca havada yayılmasına bakmanız için sünüyorum.

Kalın sağlıcakla,