Samsun Tarım ve Orman İl Müdürü Kemal Yılmaz, mısır üreticilerinin kahverengi kokarcaya karşı dikkatli olmaları gerektiğini vurguladı. Yılmaz, zararlının mısır tarlalarında 8 yapraklı dönemden itibaren düzenli olarak takip edilmesi gerektiğini belirtti. Mücadele eşiğine ulaşıldığında ise kimyasal mücadelenin zaman kaybetmeden başlatılması gerektiğini söyleyen Yılmaz, bu sürecin verim kaybını önlemek için kritik olduğunun altını çizdi.
Çok Sayıda Üründe Kalite ve Verim Kaybına Yol Açıyor
Kahverengi kokarcanın dünya genelinde 300’den fazla bitki türünde zarara neden olduğunu hatırlatan Yılmaz, Türkiye’de başta fındık olmak üzere mısır, çeltik, fasulye, soya, domates, biber ve patlıcan gibi birçok üründe ciddi kalite ve verim kayıplarına yol açtığını ifade etti. Ergin ve nimf dönemlerinde bitkilerde emgi yaparak meyvelerde şekil bozukluklarına, mısır ve soyada ise danelerin tohum özelliğini kaybetmesine neden olabildiğini söyledi.
Kimyasal Mücadelede Eşik Değeri
Yılmaz, üreticilerin tarlalarını köşegenler boyunca 3 noktada, her noktada 10’ar bitki olmak üzere toplam 30 bitkiyi kontrol etmeleri gerektiğini belirtti. “Eğer 30 bitkide 7 nimf veya 7 ergin tespit edilirse kimyasal mücadele başlatılmalı” diyen Yılmaz, mücadelenin komşu üreticilerle koordineli yürütülmesinin etkinliği artıracağını vurguladı. Ayrıca, feromon tuzaklarla zararlı tespit edilirse 8 yapraklı dönem öncesinde sınır bölgelerde koruyucu ilaçlama yapılabileceğini, mısır kurdu ve benekli gövde kurdu gibi zararlılarla mücadelenin de entegre şekilde yürütülmesinin önemli olduğunu söyledi.
Üreticilere Zaman Kaybetmeden Kontrol Çağrısı
Tarım ve Orman İl Müdürü Yılmaz, üreticilerin ruhsatlı bitki koruma ürünlerini kullanarak zaman kaybetmeden tarlalarını kontrol etmeleri gerektiğini ifade etti. Entegre mücadele yöntemlerinin uygulanmasının hem ekonomik hem de çevresel fayda sağlayacağını belirten Yılmaz, bu zararlıyla mücadelenin sadece bireysel değil, bölgesel bir koordinasyonla yürütülmesi gerektiğinin altını çizdi.