Uzun yıllar Trabzon’un gündeminden düşmeyen, çıkardığı duman ve is nedeniyle şikâyetlere konu olan çimento fabrikasının hikâyesini yine Trabzon BelediyesiMeclis zabıtlarında arıyoruz. İncelediğimiz zabıtlarda çimento fabrikasının ilk görüldüğü yer 1963 yılı sonudur. Konu Meclis karar tutanağına şöyle geçmiştir;

“Türkiye Çimento Sanayi Genel Müdürlüğü’nün Değirmendere bölgesinde kuracağı Çimento Fabrikasına tahsisi uygun görülen Belediye’ye ait gayrimenkullerin satış bedelleri üzerinden hissedar olunmak kaydıyla, kanuni formalitelerinin ikmal icrası için daimi Encümen’e yetki verilmesinin kabulü.”

Çimento Genel Müdürlüğünden Belediye’ye gelen yazı ise aynen şu şekildedir;

“Şehrinizde yılda 300.000 ton kapasiteli bir çimento fabrikası tesisi derpiş olunmaktadır. Mezkûr fabrika 5.000 KWS takatle çalışacak yılda 37 milyon KWS. Enerji İstihlak edilecektir. Trabzon’da mezbaha ve civarında tesis edilecek olan bu fabrika için; söz konusu sahadaki araziniz karşılığı meblağ ile mezkûr fabrika için hissedar olmanızı rica ederiz. Böylece üretilecek elektrik enerjisinden Belediyenize geniş mikyasta gelir sağlanacağı gibi bu iştirakinizle Trabzon iline yapacağınız hizmet, şükran ile anılacaktır. Karar ittihazı için keyfiyeti yüksek ıttılalarına arz ederim.”

Belediye Meclisi’nde yapılan tetkik ve görüşmeler sonucunda; fabrika sahasına denk gelen gazhane binası ile mezbaha binasını Belediyenin göstereceği yerde,  fenni bir şekilde Türkiye Çimento Sanayii Genel Müdürlüğü tarafından inşa edilmesi ve gayrimenkullerin metre karesinin değer bedeli 28 liradan noksan olmamak üzere ve tahakkuk edecek bedeli karşılığında fabrikaya hissedar kaydedilmek şartı ile çimento fabrikası sahasının tahsisi için Encümene yetki verilmesi kabul edilmiştir.” 

Meclis tutanaklarına yansıdığı kadarıyla çimento fabrikasının temelinin 1965 yılında atıldığını tespit ediyoruz.

Çimento fabrikasının inşası aşamasında“bu fabrikanın Trabzon için büyük bir varlık olacağı, hatta bu tesisin Trabzon için bir şeref olduğu” Belediye Meclisi’nde ifade edildiğini ve bu fabrikaya büyük umut bağlandığını görüyoruz.

Çimento Fabrikasına ilk kuşku

Ancak fabrika daha faaliyete geçmeden bazı sorular da sorulmaya başlandı. Meclis’te söz alan Mahmut Kurtuldu; “Hemşehri olarak bundan memnun olmayacak kimse tasavvur edilemez. Ancak”  der ve şu önergeyi verir;

“Şehrimizi son zamanlarda ziyaret eden profesörler heyetinden bazılarının verdikleri konferanslarda, çimento fabrikası için seçilen yerin isabetsiz olduğunu, şehir içinde çimento fabrikası kurmanın fenni ve sıhhi mahzurlarından bahsedildiğini öğrenmiş bulunuyoruz. Memleketimiz halen inşa edilmekte olan Üniversite binaları ve peyderpey inşasına başlanan Kalkınma Mahallesi yüzünden Değirmendere’nin öteki kıyısından da büyümeye başlanıldığına ve Değirmendere semti de eskidenberi tamamıyla meskûn bir semt olduğuna göre, müstakbel fabrikanın cidden şehrin ortasında bir yer alacağı aşikârdır.

Çimento Fabrikası gibi tozu, dumanı ve isi bol bir tesisin, Balıkunu fabrikası gibi zaman zaman şehrimizi yaşanmaz hale getiren diğer bir tesise ilave olarak, şehrimizin güzellik ve temizliğini geniş ölçüde bozacağı da inkâr olamaz. Şu kalkınma yıllarında sanayi ve tesislere düşmanlık yapmak kimsenin aklına gelmez. Ama yukarıdan beri sıralanan düşünceler iledir ki Trabzon basınında çimento fabrikası ile ilgili endişeler izhar olunmuştur. Bütün bunlara binaen;

1-Çimento Fabrikasının şehrimiz ve genellikle şehircilik bakımından yerinin Belediye olarak isabetli görülüp görülmediği, orada kurulmasında bu yönlerden bir mahzur mülahaza edilip edilmediği ve şayet bir mahsur mülahaza edilmiş ise bunun ilgili Makamlara bildirilip bildirilmediğinin,

2-Şayet mahsurlarına rağmen fabrikanın bugünkü yerinde kurulmasına karşı konmamış ise mahsurlarının izalesi için ne gibi tedbirler alındığının ve bu hususta başkaca neler düşünüldüğünün,

3-Fabrikanın henüz temel atma merasimi yapılmış olup başkaca bir tesis de kurulmamış olduğuna göre, henüz milyonlarca lira sarf edilecek tesisin kurulmadan başka münasip bir yere nakli hususunun düşünülüp düşünülemediğinin izahını saygıyla rica ederim.”

Trabzon Belediye Başkanı Suat Oyman, önerge üzerinde yaptığı konuşmada; Çimento sanayi yetkilileri ile yaptığı temas neticesinde fabrikanın en son kuru sistemde yapıldığını, bacadan çıkacak dumanların filtrasyona tabi tutulacağını ve şehrin sıhhatini tehdit edecek bir durum arz etmeyeceğini belirtir. Ancak bu konunun yazılı olarak ilgili mercilere sorularak neticenin Meclis’e arzı oya sunulmuş ve ekseriyetle kabul edilmiştir.

Fabrika yetkilileri ne dedi?

Şehirde Fabrika ile alakalı çekinceler ortaya çıkınca, Çimento Sanayii T.A.Ş’nin en yetkili kişilerinin Trabzon yerel gazetelerinde bir açıklama yaptığını ve “Trabzon Çimento Fabrikasının dünyanın en modern tesislerinden biri bulunduğu ve kuru sistem tarzında inşa edildiği, dolayısı ile bacasından muhiti huzursuz edecek şekilde çimento zerrelerinin çıkmasına imkân bulunmadığının katiyetle ifade olunduğunu” tespit ediyoruz.

Çimento fabrikası ile ilgili bazı Meclis üyelerinin tereddütlerine rağmen, Belediye Başkanı Suat Oyman’ın fabrika hakkındaki görüşleri başlangıçta değişmemiş ve fabrikanın Trabzon’da kurulmuş olmasını gurur verici olarak nitelendirmiştir. Sene 1966 yılının son ayıdır.

Denildiği gibi olmadı?

Bundan çok değil altı ay sonra yani 1967 senesinde, çimento fabrikası,Trabzon Belediye Meclisi’nde yeniden gündem olur, bu sefer fabrikanın sebep olduğu kirlilik artık gözle görünür bir hale gelmiştir.

Hâlbuki fabrikanın kuruluş dilekçesinde; “üretilecek elektrik enerjisinden Trabzon Belediyesi’ne geniş ölçüde gelir sağlanacağı ve fabrikanın Trabzon iline yapılmasının şükran ile anılacağı” belirtilmişti. Ancak gelin görün ki denildiği gibi olmadı. Fabrikada ne elektrik üretildi ne de Belediye’ye gelir sağlandı. Üstelik tozu dumanı da cabası kaldı…

Hâl böyle olunca Meclisin hatip üyelerinden Av. Mahmut Kurtuldu, yeniden bir önerge verir; Çimento fabrikasının çıkarmakta olduğu duman ve tozun memleketin istikbalini tehdit eder bir tehlike olması dolayısı ile gündeme alınarak müzakere edilmesi ve bu hususta bu mahsurları önleme durumunda bulunan makamların gerekli şekilde ikaz edilmesi Mecliste oylanır. Önerge oy birliği ile Meclisten geçer.

Şehrin Üzerine Toz Yağıyor

Kim ne derse desin, Trabzon Belediye Meclisi’nde Çimento Fabrikası ile ilgili en büyük mücadeleyi, Meclisin hukukçu üyesi olan Mahmut Kurtuldu vermiştir.

Kurtuldu’nun1967 senesinde Belediye Meclisi’nde yaptığı konuşmayı, çimento fabrikası ile ilgili çok erken dönemde başlayan şikâyetleri ortaya koyması açısından aşağıya alıyoruz;

“Bendeniz bundan belki 2,5 veya 3 ay evvel bu konuyu Meclis’te bahis konusu ettiğim zaman bazı arkadaşların bana, bakışlarında biraz değişiklik sezmiştim. Sanki memlekete yapılacak bir iyiliğin, bir hizmetin, medenileştirilecek bir servetin aleyhinde imişim gibi… Ama esefle müşahede ettik ki, bendenizin o zaman izhar ettiğim endişeler teker teker tahakkuk etmiş bulunuyor.

Çünkü ifade etmek isterim ki, Çimento Sanayii Umum Müdürlüğü bu memleketi adeta sahipsiz bulmuş ve çimento fabrikası gibi belki sanayi aleminin en kirli, en pis, etrafına en fazla zarar ziyan eden bir fabrikasının bir unsurunu, bir iş yerini getirip, bizim inci gibi memleketimizin orta yerine dikmekte tereddüt etmemiştir.

Biz o zaman belki tedbirleri almakta geç kaldık, belki ne yapacağımızı bilemedik. Netice itibariyle bir emrivaki ile karşılaştık. Bendeniz bu işin mücadelesini o zaman bu işle ilgili Bakan seviyesinde kadar getirmiş bir arkadaşınızım. O zaman ilgili Bakan ile bu meseleyi görüşerek memleket namı hesabına naçizane bazı ricalarda istirhamlarda bulundum. Bir iki yazı yazdım. Çimento Sanayinin benim yazılarıma verdiği cevapta ve ilgili Bakan’ın bendenizle vaki konuşmasında söyledikleri; çimento fabrikasının memleketimize asla zararı dokunmayacağı merkezinde idi. Hatta o zaman rakam olarak da arz edeyim. Çimento fabrikasının bacasından çıkacak dumanın ve gazın ancak %0,4 nispetinde olacağı söyleniyor idi. Bundan sonra deniliyordu ki, bu bacanın içerisinde son sistem fevkalade dayanıklı emme filtre ve tesisatı konulacaktır.

Boztepe bembeyaz kesildi

Mahmut Kurtuldu sözlerine şöyle devam eder;

Şimdi tesisat yapıldı. Fabrika, baca faaliyete geçti. Daha bu sabah Değirmendere semtinde işim vardı gitmiştim. Denizden esen rüzgârın tesiriyle dumanın tamamıyla Değirmendere semtine çökmüş kalmış olduğunu gördüm. Sayın Başkan’la Boztepe ye bundan bir hafta on gün evvel yaptığımız bir gezinti esnasında ben görmedim, ama kendileri Boztepe’nin üst taraflarının çimento fabrikası dumanı tozu sebebiyle bembeyaz kesildiğini bizzat ifade ettiler. Bundan bir ay evvel saat 5-6 sırasında bütün şehrin üzerine bu havalinin Taksim de dahil olmak üzere çimento tozunu yaydığı bizzat müşahede olundu.

Şimdi arkadaşlar demek istiyorum ki, bize o zaman söylenen garantiler tamamen boşmuş. Şehrimizin üzerine toz yağıyor. Toz yağar da ne olur. Bunun memleketimizi süsleyen ve hemşehrilerimiz için bir kazanç membaı olan ağaçlarımıza ve nebatlarımıza zararı ne olabileceği benim ihtisasım dışındadır. Bunun insanlığımıza, yetişmekte olan çocuklarımıza sıhhi bakımından nasıl zararı dokunacağını söylemem gene benim ihtisasım dışında, ancak bilebileceğim kadar söylemek isterim ki, bu söylediğim her iki unsura da son derece zararlı bir tozla karşı karşıyayız”

Diğer Meclis üyeleri de benzer şikâyetleri ve endişeleri dile getirerek verilen sözlerin tutulmadığından dert yanmışlardır. Fakat yine Mahmut Kurtuldu’ nün fabrika kurulmadan önce bir yemekte fabrika müdürünün “arkadaşlar nihayet bu memlekette bunun gibi birkaç tane daha fabrikamız olsun da dumanı tütsün, biz %15 dumana da razıyız” dediğini ve sofrada bu konuşmanın alkış aldığını belirtmesi ilginç olmuştur. Neden? Çünkü memleket o yıllarda yatırıma hasret.

DEVAM EDECEK…

Editör: TE Bilisim