Çaykur Rizespor, 1.Lig’deki ilk macerasında sahasında başkent ekibi Keçiörengücü ile berabere kaldı. İlk oyunun ilk maçın günahı olmaz derler.
Ama Rizespor sahasında kötü bir futbol oynayarak 2 puan kaybetti.
Yeşil-Mavililer, uzun bir hazırlık döneminden sonra çıktığı ilk resmi maçta istediği ve taraftarın beklediği oyunu maalesef oynayamadı.
Şampiyonluğa oynamak arzusunda olan bir takım pas yapamıyorsa rakip kaleye organize ataklar geliştirip gidemiyorsa şampiyonluğa oynaması kolay değil bence.
Bununla da teknik kadronun alması gereken dersler var nezakete dair.
Yeşil-Mavililer, karşılaşmaya kötü başlayıp kötü devam etti.
İlk 45 dakikada kabus gibi bir korku filminden çıkmış gibi bir futbol oynadı.
Kendi yarı alanı içerisinde rakibinin baskısı altında oynadı.
Karşılaşmanın ilk yarısında tel tel dökülüp soyunma odasına golsüz giren Rizespor, ikinci yarıya canlanarak başladı.
Bu canlılıkla oyunu rakip ceza sahası içerisine yıktı.
Üst üste geliştirdiği ataklarda yeni transferlerden Papa’nın golüyle öne geçti.
Bu golden sonra Rizespor kabusuna tekrar geri döndü.
Rakibin baskısı altında kaldı. Bununla da kalesinde beraberlik golünü gördü.
İlk maçta berabere kalırsın bu normal. Ama bu kadar kötü oynayamazsın. Üstelik kendi sahanda… Rizespor topla oynayan değil, topla oynanan bir görüntü ortaya koydu.
İlk maçta sorunlu bir takım olduğunu gösterdi.
Ne takım olarak ne de ferdi olarak iyi bir görüntü ortaya koyamadı.
Bundan sonraki haftalar nasıl bir görüntü ortaya koyar bunu bilemeyiz ama teknik direktör Bülent Korkmaz’ın futbol adına mücadele adına çözüp düzeltmesi gereken birçok sorunu ve sıkıntısı var.
