40 yılı aşkın süredir taşlara hayat veren Hayri Dertlioğlu, el emeğiyle sürdürdüğü sanatında ahilik geleneğini temsil ederek Türkiye’nin Yılın Ahisi unvanını aldı.
SANATKAR, HAYRİ DERTLİOĞLU
Camilerin taş oyma işlerini yapan 63 yaşındaki Hayri Dertlioğlu, Türkiye’de Yılın Ahisi seçilerek Trabzon esnafını bir kez daha gururlandırdı. Ticaret Bakanlığı tarafından her yıl Türkiye’de Yılın Ahisi, Kalfası ve Çırağı seçiliyor. 81 ilden gönderilen adaylar değerlendiriliyor ve dereceye girenler devlet tarafından Kırşehir’de ödüllerini alıyor. Trabzon son 10 yılda 8 büyük ödül kazanarak bir başarıya imza atıldı. Hayatını taşlara adayan, sanatını elleriyle yontan bir usta, Mimar Sinan’ın izinden yürüyen, çocuklarına bu eşsiz zanaatı miras bırakan Hayri Dertlioğlu, 40 yılı aşan meslek hayatıyla yalnızca taşlara şekil vermiyor; sabrın, emeğin ve dürüstlüğün ne demek olduğunu da anlatıyor. Türkiye'de 'Yılın Ahisi' seçilen Dertlioğlu, bu meslekte beni yetiştiren ustam bana dürüstlük samimiyet ve fedakarlık öğretti.’’ dedi.
40 YILDAN FAZLADIR MESLEKTEYİM
TAKA: Hayri Bey, sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
HAYRİ DERTLİOĞLU: Akçaabatlıyım, eski ismiyle Işıklar köyü, şimdi Işıklar Mahallesi'ndenim. 63 yaşındayım. 7 çocuk sahibiyim oğullarım var, biri 41 yaşında Saadettin ve 38 yaşındaki Murat Dertlioğlu ile birde bir yeğenimi de taş oyma ustası olarak yetiştirdim. Askerlik sonrası Ali Can Usta diye bir ustayla başladım bu mesleğe. Onun çocuklarıyla beraber çalıştım. 5-6 yıl sonra ayrıldım ve bu mesleğe devam ettim. 40 yıldan fazla bir süredir bu mesleğin içindeyim
BİZİM GİBİLER DEVAM EDİYOR
TAKA: Mesleğinizin adı nedir?
HAYRİ DERTLİOĞLU: Mesleğimin adı sanat işlemeleri. Eski Mimar Sinan’ın eserlerinin devamı. Türkiye’de çok fazla örneği yok, biz gibiler hala devam ediyor.
ÇOK MUTLUYUM
TAKA: Yılın ahisi seçildiniz, bu sizin için ne ifade ediyor?
HAYRİ DERTLİOĞLU: Yılın ahisi olarak Trabzon'da seçildim ve Türkiye geneline yayıldı. Açıkçası ahilik ahi seçilene kadar ne olduğunu ben bilmiyordum. Sonrasında ne olduğunu öğrendim, Osmanlı'da işini en güzel yapan, güvenilir esnaf anlamına geldiğini öğrendim. Ve bana da bu unvanı laik gördükleri için çok mutluyum.
BABADAN OĞULA
TAKA: Çocuklarınıza bu mesleği aşıladınız mı? Aileniz size nasıl destek oldu?
HAYRİ DERTLİOĞLU: Çocuklarım lise sonrası bu mesleği merak etti, geldiler ve çalıştılar. Şu anda benden daha usta ve sanatkâr oldular ve benimle birlikte çalışıyorlar. Bu meslek babadan oğula geçmiş oldu.
AZ VE ÖZ TEMSİLCİLER KALDIK
TAKA: Günümüzde zanaat ve sanatla uğraşan kimse var mı?
HAYRİ DERTLİOĞLU: Bizim gibi el işçiliğiyle çalışan pek kimse yok. Şu anda CNC makinesiyle çalışıyorlar ama mimarlar bununla çok ilgilenmiyor çünkü el işçiliği çok daha kıymetli. Ben ve benim gibiler gerçekten az kaldı herkes artık her şeyin kolay yolunu arar oldu ve bu kolaylıkla birlikte sanata dair her şey azalıyor el emeği göz nuru kalmıyor. Bu ne kadar doğru olabilir ki neticede az ve öz kaldık bu meslekte ama ben yine de mutluyum benden sonra devamımı getirecek evlatlarımı yetiştirdim en azından diye düşünüyorum.
SAMİMiYET, GÜVENCE, DÜRÜSTLÜK
TAKA: Ustanızdan öğrendiğiniz ama unutulmaya yüz tutmuş bir kural var mı?
HAYRİ DERTLİOĞLU: Ustam bana samimiyet, güvence ve dürüstlük öğretti. Hiçbir zaman maddiyatı düşünmedim, hep emeğe ve kaliteye odaklandım. Mimar Sinan’ın eserlerine hayran kaldım ve aynı şekilde ben de bu işi yapmaya karar verdim.
KURS AÇILIRSA BU SANAT İLERLER
TAKA: Gençler zanaata ve sanata ilgi gösteriyor mu?
HAYRİ DERTLİOĞLU: Ben açıkçası bu konuya şöyle açıklık getirmek isterim, önceden bu gibi faaliyetler yapmak için adım atmıştık. Yaşadığım yerde kurs açmıştık ama yeterli ekipman ve yeterli faaliyet gösterebileceğimiz alanlarımız yoktu ilerleyen süreçlerde de kapatmak zorunda kaldık. Şimdi ben bu konuda belediyeler kurs açarsa ve gençlere bir ödenek verilirse, bu sanatı daha fazla kişiye ulaştırabiliriz merak duyan ama öğrenebilecek alanı olmadığı için kulak arkası yapan çocuklara fırsat oluşturabiliriz.
HER ZAMAN DESTEKLENDİM
TAKA: Ustanız hayatta olsaydı, sizi görmekle gurur duyar mıydı?
HAYRİ DERTLİOĞLU: Ustamın beni gördüğünde gurur duyardı, çünkü çok emek verdim. Ama hala eksik olduğum yönlerim vardır tabii ki de ama ustama göre olmayacaktır çünkü tam yetiştirerek bana mesleğimi emanet etti. Ama beni her zaman destekledi ve daha iyi yapmamı söylerdi.
TAKA: Bir meslek lisesinin duvarına isminiz yazılsa, altında hangi cümle olmalı?
HAYRİ DERTLİOĞLU: Sanatkar, Hayri Dertlioğlu yazılmasını isterim. Mimar Sinan gibi yıllar geçtikçe ve dünya değiştikçe her zaman eserlerimle ön plana çıkmak isterim. Daha tanınır ve daha iyi anılmak isterim gelecek nesil HAYRİ USTA diye seslensin diye düşünürüm. Bu dünyadan göçüp giderken ardında iyi şeylere vesile olmak ne kadar güzeldir. Kısaca eserlerin sahibi olarak anılmak isterim.