İSKENDER GÜNEN (SABAH) Üzüntü duymamak mümkün değil. Güven ortamının tamamen yok olduğu bir süreci yaşıyoruz. Önce Ankaragücü-Çaykur Rizespor maçı sonrası yaşananlar lige büyük bir darbe vurduktan sonra İstanbulspor- Trabzonspor maçında konuk takımın attığı golden sonra İstanbulspor başkanının takımını sahadan çektiği bir an izledik. Görünen o ki sorunlarımız çok büyük. Böylesi güvensiz bir ortamın olduğu bir lig nasıl biter, nasıl sonuçlanır bunu bilebilmek ne yazık ki olanaklı değil.
UĞUR MELEKE (HÜRRİYET) Yaşananları bir sporsever olarak kabul etmem mümkün değil. Saha içinde bir sivil kıyafetlinin hakeme yaptığı canına kast eden saldırının üzerinden sadece 8 gün geçti. Şimdi de bir başka takım elbiseli, sporcuları devam etmek istiyor olmasına rağmen sahaya girip zorla maçı durduruyor. Türk spor kamuoyunun artık şunu anlaması lazım: Futbol futbolcularındır, teknik direktörlerindir, hakemlerindir. Federasyon yönetimine atamayla gelmiş ya da kulüp yönetimlerine sırf zengin oldukları için girmiş iş adamlarının değil. Acilen bu sporsevmezlerin ayrışması gerekiyor spordan.
ZEKİ UZUNDURUKAN (FOTOMAÇ) Daha bir hafta önce 'yumruk skandalı' ile zaten ligin marka değeri yerle bir olmuştu. Şimdi de bir Süper Lig ekibinin başkanı takımını sahadan çekiyor! Belki maça devam etseniz oyunu çevirebilecektiniz. Şimdi hükmen yenilgi ve 3 puan silme cezası alacaksınız! Bu işin altında hakem kararına tepki ve ardından TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi'yi koltuğundan indirme operasyonu var diye düşünüyorum. Çünkü Türk futbolunda art arda akıl tutulması yaşanıyor! Sözün bittiği yere geldik!
ERMAN ÖZGÜR (FANATİK) Gol öncesinde yoruma açık pozisyonda faul olduğunu düşünen İstanbulspor başkanı takımı, oyuncuları oynamak istemesine rağmen sahadan çekerek herkesi şaşırttı. Futbolumuzda yeni bir çığır mı açtı, skandala mı sebep oldu, yoksa anlık bir sinirle zaten belli olan sonunu mu hızlandırdı, bilmiyorum. Bildiğim şey faul olabilecek yoruma açık bir pozisyon için iyi oynayan oyuncularının emeğini çöpe attığı.
CEMAL ERSEN (MİLLİYET) İstanbulspor başkanı Ecmel Sarıalioğlu Türk futbol tarihine geçecek bir kararla inisiyatif kullanarak maçı terk etti. Üstelik takımın alacağı ağır cezaları göze alarak. Belki de küme düşmesine kadar uzayacak yaptırımları kabul ederek. Nasıl bir ruh halidir anlamak mümkün değil. Sözün bittiği yere nasıl geldiğimiz ortada. Geçen hafta bir hakemin linç edilmesine kadar giden olaylar herkese ders olsun derken, bu kez şiddet içermeyen ancak futbolun dibine dinamit koymak anlamına gelen bir provokasyon yaşadık. Bundan sonra hakemler nasıl maç yönetecek? Futbol Federasyonu bu akıl tutulmasının önüne nasıl geçecek, futbol normal seyrine nasıl dönecek diye sorgulayıp duracağız.
REHA KAPSAL (FOTOMAÇ) Türkiye Futbol Federasyonu'nun 'tutarsız' kararlarının bu gündemleri yarattığını düşünüyorum. Trabzonspor'un Mete Kalkavan isyanından sonra Futbol Federasyonu yetkililerinin "Bir daha maç vermeyeceğiz" deyip bir hafta önce Trendyol 1. Lig'de VAR hakemliği, bu hafta da Başakşehir- Sivasspor maça görevlendirmesi, ardından 1. Lig'de ertelenen maçlarla lige devam edilmesi, Süper Lig'de ise bir hafta atlanması gibi birçok hatalı karar verildi. Bu dengesiz tutumla futbolun marka değeri nasıl korunup, nasıl geliştirilecek? Çok yakın zamanda da yayın ihalesinden kulüplerin beklediği o rakamlar nasıl alınacak?
