Temel'in çocuğunu sokakta ders çalışırken görenler, Temel'e nedenini sormuşlar. Temel'in cevabı hazır:
Herkes çocuğuni dışarda okutayii
Sakla Samanı
Dursun bizim Temel'e nasihat veriyordu:
Bak Temel , çok para harcıyorsun. Bir söz vardır; sakla samanı, gelir zamanı.
Temel bu boş durur mu :
Benim ineğe benzer bir yanım mı var Dursun ? Ne diye saklayayım samanı.

Ergenlik Sivilcesi
Temel ile Dursun harıl harıl tartışıyorlardı. Hangisinin sülalesindeki insanların daha uzun ömürlü olduğu konusunda bir karara varamamışlardı. Dursun:
Benim dedem tam 90 yaşında vefat etti.
Temel cevabı yapıştırır:
O da bir şey mi, benim dedemin suratındaki ilk ergenlik sivilceleri o yaşlarda çıkmış.
Gizli Oda
Temel Dursun'u terkedilmiş bir köşke götürür. Köşk çok büyüktür ama Temel köşke sürekli gittiği için her yerini bilir. Gezerken Dursun birden durur:
Ula hani cizli odalar vardu ben hiç cöremedum?
Zaten o yuzdencizlidiyolaruşağum.

Şike ve Tehdit
Maç başlamadan önce iki takımdan birinin kaptanı hakemi bir köşeye çeker.
Hocam, der. Sen bizim takımı bilmezsin. Bu maçı bize kaybettirecek olursan bizimkiler seni ne yapar bilir misin?
Ne yaparlar?
Seni parça parça ederler vallahi!
Hakem cevap verir:
Anlaşıldı, siz bu maçta berabere kalacaksınız.
Neden hocam?
Öteki, takımın kaptanı da bana aynı sözleri söyledi de ondan!..
İsabet
Baba insanlar bu adama neden kızıyorlar?
Hakeme taş attı da o yüzden.
Ama isabet ettiremedi ki?..
O yüzden kızyorlar ya!..

Mezarlık Bekçisiyim
İki arkadaş konuşuyorlarmış;
Nasıl iş bulabildin mi?
Elbette, altımda 1500 kişi çalışıyor.
Vay canına! Ne işi bu?
Mezarlık bekçisiyim.
Enfes Renkler
Tabloları hayranlıkla seyreden kadın, sergiyi açmış olan ressama sokuldu. Oracığa oturdu ve ressamı övmeye başladı:
"Ah.." dedi. "Hepsi birbirinden güzel, hayran kaldım. Bu enfes renkleri evime götürmeyi ne kadar çok isterdim.."
"Götüreceksiniz hanımefendi. Çünkü paletimin üstüne oturmuşsunuz..."

Pireler
İki dost pire sinemadan çıkmışlar. Biri arkadaşına sormuş:
Eve kadar yürüyelim mi, yoksa bir köpeğe mi binelim?
Ekmek Var mı?
Ördek bara girer ve barmen'e:
ekmek var mı
yok
ekmek var mı
yok
ekmek var mı
yok
ekmek var mı
yok dedik ya
ekmek var mı
eğer bir daha sorarsan seni duvara çivilerim
çivi var mı
yok
ekmek var mı

Doğruluk mu Yiğitlik mi?
Isparta kralı Agezilay'a sormuşlar:
Doğruluk mu daha büyük meziyettir, yiğitlik mi?
Cevap gecikmemiş:
Bütün insanlar doğru olsaydı, yiğitliğe ne lüzum kalırdı?
Sergi
Bir sergide ünlü romancı, ressam arkadaşına:
"Kutlarım sergi açılışına bakanlar gelmiş"
Bunun üzerine Ressam:
"Ne önemi var ki, bakanlar geleceğine, keşke biraz da alanlar gelseydi." der.

Boyalı At
Kovboy hışımla bardan içeri girer ve:
Benim atımı kim boyadıysa ayağa kalksın
der.
En arkadan iri yarı kocaman bir kovboy kalkar:
Ben boyadım ne olacak?
der. Bizimki:
Hiç, ikinci katı ne zaman atacaksın diye soracaktım,
der.
Lord
Lord, uşağını çağırarak sordu:
İçki içtiğini söylüyorlar, doğru mu?
Evet, sör!..
Dün gece meyhanedeymişsin?
Doğru, sör!
Bir sürü de rezalet çıkarmışsın, öyle mi?
Evet, sör!
El arabasıyla bir şeyler taşımışsın?
Evet, Lord hazretleri!
Peki, neydi taşıdığın gecenin o saatinde?
Sizi meyhaneden eve götürüyordum, sör!

İlginç Kaza
Polise bir ihbar gelir. Temel ile Dursun kaza yapmıştır.
Polis olay yerine geldiğinde görür ki, arabalar sapa sağlam, Temel ile Dursun'un agzı burnu dağılmış. Polis sorar:
Anlat Temel. Olay nasıl oldu?
Komserum. Hava sisli olduğundan kafami pencereden çikarmiş öyle gideydum. Meğersem Tursun da karşidan öyle geleyirmuş.
Başka Para Yok mu?
Temel bir gün dolmuşa binmiş. Arkadan bir kadın:
Parayı uzatır mısınız, demiş. Temel de parayı çekiştirdikten sonra:
Bu para uzamıyiy başka para yok mi? demiş.
Masayı Kaldıramadım
Hakim Temel'e sorar :
Niye adamın başına sandalyeyle vurdun?
Boynu bükük Temel :
Ne yapayum, çaresizlukefendum. Masayikaldiramadum ki...

Üç Dil
Temel ile Dursun Sultanahmette gezinirken bir turist gelip kendilerine bir adres sorar. Turist ingilizce, almanca ve fransızca sorar fakat bizim lazlar anlamaz...
Ula dursun bir yabancı dil öğrenemedik gitti
Ula neye yarayacakki bak adam üç dil biliyor yine derdini anlatamıyo...
Help! Help!
Yüzme bilmeyen bir turist denize düşmüştü. Suda çırpınırken can havliyle bağırıyordu.
Help! Help!
Yoldan geçen Temel onu gördü. Kızgın bir şekilde bağırdı:
Ula İngilizce ögreneceğine, yüzme ögrenseydin ya!..
Temsilci
Parti başkanı Temel, seçimde Cemal'i aday listesine koyunca, partililer itiraz etmiş,
O üçkâğıtçının biridir.
Memlekette o kadar çok var ki, Cemal'de onlari temsil etsundaa.
Kadının İyisi
Temel'e sormuşlar kadının iyisini nasıl anlarsın diye.
Temel de:
Konuşmasına bakarum, demiş.
Ya hiç konuşmuyorsa, diye sormuşlar. Temel de:
O kadar iyisuneratslamadumdaa.

Sırıtan Ceset
Savcı, morgdaki üç ceseti incelemek üzere gelmişti.
Birinci ceset sırıtıyordu. Savcı nedenini sordu:
"Milli piyangoda büyük ikramiyeyi kazandı, sevincine dayanamadı, kalp krizi geçirdi ve öldü"
dediler.
İkinci ceset de sırıtıyordu. Savcı sordu:
"Bu neden sırıtıyor?"
"Bunun da oğlu doğmuştu. Sevinçten kalbine yenik düştü"
diye açıkladılar.
Üçüncü ceset Temel'in kömür halindeki cesediydi. O da sırıtıyordu.
"Bu neden öldü?"
diye sordu savcı.
"Efendim, buna yıldırım çarptı"
dediler.
"Peki neden sırıtıyor?"
"Fotoğrafını çekiyorlar sanmış
Editör: TE Bilisim