The Simpsons 20 yıl sonra yeniden beyaz perdede!
The Simpsons 20 yıl sonra yeniden beyaz perdede!
İçeriği Görüntüle

Türk filmleri YouTube'da sessize alınıyor: Telif krizi büyüyor

Yeşilçam filmleri YouTube'da adeta 'sessiz sinema'ya döndü. Nedeni ise 60’lı ve 70’li yıllarda telif ödenmeden kullanılan yabancı film müziklerinin, dijital telif sistemleriyle yıllar sonra tespit edilmesi. Battal Gazi, Tarkan, Sezercik gibi ikonik filmlerde kullanılan Hollywood müzikleri, yapımcıları zor durumda bırakıyor. Telif uyarısı alan yapım şirketleri, ya gelirlerinden vazgeçiyor, ya filmi yayından kaldırıyor ya da müzikli sahneleri sessize alıyor. Sonuç: Binlerce Türk filmi artık sessiz bölümlerle izleniyor.


YouTube'da telif alarmı: Müzikler sessize alınıyor

Dijital çağın getirdiği telif takip sistemleri, Yeşilçam'ın geçmişteki "telif tanımaz" alışkanlıklarını gün yüzüne çıkardı. YouTube’un Content ID sistemi sayesinde, izinsiz kullanılan müzikler saniyeler içinde tespit edilebiliyor. Bu durum, geçmişte plaklardan alınarak filmlere eklenen yabancı film müziklerini hedef aldı. Yapımcılar telif ödememek için çözümü, sahnenin sesini tamamen kısmakta buluyor. Özellikle 70’li yıllara ait binlerce film, bu sessizleştirme politikası yüzünden izlenemez hale geliyor.

Yeşilçam'da telifsiz müzik dönemi: Arşivler risk altında

60'lı yılların başından 80'lere kadar uzanan dönemde, pek çok yapımcı orijinal film müziği kullanmak yerine yabancı soundtrack'leri tercih etti. Hollywood yapımlarından alınan bu müzikler o dönem telif endişesi olmadan kullanıldı çünkü Türk sinemasının uluslararası etkisi yoktu. Ancak artık işler değişti. Miklos Rozsa’dan Alfred Newman’a kadar dünya sinemasının devlerinin besteleri, Yeşilçam filmlerinin sessize alınmasına neden oluyor. Bu durum, hem izleyici deneyimini bozuyor hem de arşiv niteliğindeki filmlerin dijital erişimini sınırlıyor.

Yapımcılar gelir kaybını önlemek için ses kısıyor

YouTube’da yayınlanan filmlerden gelir elde eden yapım şirketleri, telif uyarılarıyla karşılaştıklarında üç seçenekle baş başa kalıyor: Telif ödemek, filmi yayından kaldırmak ya da ilgili sahnelerin sesini kısmak. Çoğu yapımcı, hem gelirden olmak istemiyor hem de filmi tamamen kaldırmak istemediği için üçüncü seçeneği tercih ediyor. Bu da izleyiciler için "sessiz sinema" deneyimi anlamına geliyor. Üstelik bu sessizlik yalnızca birkaç saniyeyi değil, kimi zaman filmin üçte birini kapsayabiliyor.

Binlerce kült film risk altında

Sadri Alışık’tan Türkan Şoray’a, Cüneyt Arkın’dan Kadir İnanır’a kadar birçok önemli ismin yer aldığı Yeşilçam filmleri bu süreçten etkileniyor. Her biri döneminde gişe rekorları kırmış, hafızalara kazınmış yapımlar, telif engeline takılarak sessizleştiriliyor. YouTube’daki milyonlarca izlenmeye rağmen, bu filmlerin çoğu artık eksik ya da bozuk sesle izlenmek zorunda. Telif konusu çözülmezse, Türk sinemasının dijital arşivi büyük oranda zarar görebilir.


Kültürel mirasımız olan Yeşilçam filmleri, dijital çağın telif kurallarıyla yeniden şekilleniyor. Sizce bu sorun nasıl çözülmeli? Görüşlerinizi yorumlarda paylaşabilirsiniz.

Kaynak: DÜNYA.COM