Trabzon Sağlık İl Müdürü Prof. Dr. Mustafa Yılmaz Taka gazetesine önemli açıklamalarda bulundu
 
Trabzonlu en çok hangi hastalığa yakalanıyor. Hatta hangi hastalıklar sebebiyle ölüyor? Şehirde tedavi imkanları nasıl?  gibi sorular, bizi İl Sağlık Müdürü Prof Dr. Mustafa Yılmaz'a yöneltti.
 
Yılmaz,  hem sorularımıza cevaplar verdi hem de çarpıcı açıklamalarda bulundu. Karşımıza tarama yöntemlerinden  'ya hastalık bende çıkarsa' diye kaçan, ancak aile hekimlerinin çözeceği bir rahatsızlık için bile acil servislerde yığılmalara sebep olan bir Trabzonlu profili çıktı. 2,5 aydır görevde olan Yılmaz, bir yandan Şehir Hastanesi , ilçe hastanelerinin yenilenmesi gibi  projeler üzerinde çalışırken bir yandan da Trabzonlulara sesleniyor.:  'Merkezi sistemle randevu alın ve lütfen  aile hekiminize gidin!'
 


TAKA: Trabzon da yaşayan insanlar daha çok hangi hastalıklara yakalanıyor.  Coğrafyamıza has hastalıklarımız var mı?
 
MUSTAFA YILMAZ: Hastalıkları belirleyen faktörler çokludur. Genetik etkenler vardır, yaşam koşulları vardır, coğrafi faktörler de belki bunlardan bir tanesidir. Karadeniz'de özellikle eklem rahatsızlıkları görülüyor.  Fakat bilindiğinin aksine illa romatizma değil, kireçlenmeler vs.. Niye çünkü  zor şartlarda çalışıyor. Yük taşıyor coğrafi koşullar,  fizik gücü gerektiriyor. Bu yüzden eklem ve kemik rahatsızlıkları daha fazla.
 
TAKA: Eklem rahatsızlıkları birinci sıradadır diyebilir miyiz?
 
MUSTAFA YILMAZ: Hayır, kardiyovasküler hastalıklar her zaman tüm dünyada ön planda.
 
TAKA: Dolaşım sistemi hastalıları mı yani?
 
MUSTAFA YILMAZ: Hipertansiyon, diyabet obezite tüm dünyada Trabzon da ada sürekli yükselen bir eğilim içerisinde. Sebebini tahmin edersiniz...
 
TAKA: Beslenmeyle ilgili mi?
 
MUSTAFA YILMAZ:Hem beslenmeyle ilgili. Hem de sedanter yaşam diyoruz biz yani egzersiz azlığı. Şimdi herkes bakkala bile araba ile gidiyor! Az yürüdüğü için kilo alıyor. Hep söylüyorum; günlük yarım saatlik yürüyüş, yılda 10- 12 kilodan kurtarır insanı. Özetleyecek olursak eklem hastalıkları kemik hastalıkları bölgemizde sık,  hipertansiyon diyabet gibi tüm dünyada yaygın olan hastalıklar bölgemizde de giderek artmakta.
 
İleri Yaşlarda Daha Sık Görülüyor
 
TAKA: Karadeniz deyince bir kanser algısı var. Çernobil kaynaklı bir algı.
 
MUSTAFA YILMAZ: Bu sadece bir algı. Çernobil'den sonra yapılan araştırmalarda bölge ülkelerinde de araştırmalar var. Zannediyorum Ukrayna'da çocuklarda troit artışı dışında bölgemizde kanserin arttığını gösteren bir bulgu yok. Dolayısıyla Çernobil olmuştur kanser artmıştır diyemeyiz.
 
TAKA: Az evvel saydığınız hastalıklar arasında kanser yoktu. Kanserin görülme sıklığı nedir?
 
MUSTAFA YILMAZ: Onlardan daha az. Ama söyle bir şey var. Ortalama ömür giderek artıyor, 70'ler civarında... Kanser ileri yaşlarda daha sık görüldüğü için, kanser sıklığı da artıyor. Ama bu, radyasyondan falan değil. Örneğin Türkiye' nin Sağlık Bakanlığı verileri var. Türkiye'nin bölgelere göre kanser sıklığında Karadeniz önde değil. Akdeniz’e Marmara’ya göre kanser sıklığı belirgin olarak artmış değil. Dolayısıyla; Karadeniz de ortalama yaşam arttığı için kanser artmış olabilir. Bir de tanı yöntemleri tabi..
 
TAKA: Her evde her ailede bir kanserli var görüşü yaygın . Nereden kaynaklanıyor bu?
 
MUSTAFA YILMAZ: Eskiden insanlar ölürdü ama niye öldüğünü kimse bilmezdi. Günümüzde bilimsel tanı konuluyor olması kanserin arttığı algısını oluşturuyor.
 
TAKA: Hangi kanser daha sık görülüyor?
 
MUSTAFA YILMAZ: Erkeklerde akciğer, kadınlarda meme kanseri en çok görülen kanser türleri.
 
Kanser tarama rağbet görmüyor!
 
TAKA: Kanser tarama çalışmaları çok gündemde oysa...
 
MUSTAFA YILMAZ: Sık görülen ve kolay taranan kanserlerle ilgili kanser tarama programlarımız var. Halk sağlığında kanser tarama programları var. Sağlık Bakanlığı bununla ilgili planlama yapmış. Belli bir hedef nüfus var bu kanserlerin taranması için.. Hangi kanserler var : Rahim ağzı kanserleri, kolon kanserleri meme kanserleri var. Ne yapıyoruz gaitada gizli kan bakıyoruz rahim kanseri için bir virüse bakıyoruz. Meme kanseri için de mamografi yapıyoruz. Hedef nüfusun yüzde 70 ini taramaktı. Beş yıllık programın 3 yıl sonrasına bakıyoruz, Türkiye genelinde yüzde 20, Trabzon genelinde yüzde 9'u taranabilmiş hedef nüfusun.
 
TAKA: Çok az bir oran...
 
MUSTAFA YILMAZ: Evet biz bunu nerelerde yapıyoruz Aile sağlığı merkezlerinde yapıyoruz Bir de TIR'ımız var pembe TIR ile ilçe ilçe dolaşıp tarama yapıyoruz. Buna rağmen yüzde 9.  Dağınıklık yerleşim insanları bir araya toplamak zor Ama dağlık bir yerleşim bile olsa insanların taramaya önem vermesi ve gelmesi lazım.
 
Geç Kalmaktan Kork
 
TAKA: Peki kansere yakalanmaktan korkmuyor mu insanımız?
 

MUSTAFA YILMAZ: Korkuyor ama daha çok korktuğu kanser olduğunu öğrenecek olmak. Ya bende bir şey çıkarsa zihniyeti.  Çok çeşitli kanserler var. Ben mesela hematoloji uzmanıyım, lösemilileri tedavi ediyorum. Bazı hastalarda hastalığı ortadan kaldıran tek tedavi seçeneği cerrahidir. Akciğer kanserlerinin çoğunda öyledir. Meme kanserinde kısmen öyledir. Kolon kanserinde mide kanserinde öyledir. Dolayısıyla bunları erken yakalamak, tam kür şansı sağlar yani tam olarak düzelme şansı sağlar. O yüzden spotlarda kanserden korkma geç kalmaktan kork der. Bütün taramaları bunun için yapıyoruz erken yakalayalım.
 
TAKA: Çocuklarda lösemi tedavisinde başarı nedir?
 
MUSTAFA YILMAZ: Çocuklarda löseminin tam olarak düzelmesi kemoterapi ile yüksek. Erişkinlerde de  löseminin türüne göre yüzde 70- 80'den yüzde  5. 10'lara varan spektruma kadar düzelme şansı var. Löseminin tedaviye çok iyi cevap veren türleri olduğu gibi kötü cevap verebilen türleri de var.
 
TAKA: Troid kanserlerinin görülme sıklığı konusunda ne diyeceksiniz?
 
MUSTAFA YILMAZ:Trabzon'da kanser taramasında troit kanserlerine çok rastlanıyor. Ama bunun sebebi, tarama programlarının çok gelişmiş olması. Her hastanemizde neredeyse ultrason var. Hekim ultrason istediğinde kanser ortaya çıkıyor. Troit kanserinde de erken teşhis önemlidir ama Troit kanserlerinin çoğu çok yavaş seyreder.
 
TAKA: Çölyak  ile ilgili durum ne?
 
MUSTAFA YILMAZ: Trabzon'da çölyak ile ilgili vakaların çok olduğunu düşünüyorum. Niye böyle düşünüyorum. Yüzde 1 civarında çölyaklı olduğu düşünülüyor ama tespit edilen çok daha az. Niye az?  Bazı hastalarda çölyak kaynaklı şikayetler az olabiliyor ve bu nedenle hekime gidilmiyor. Çölyak Derneği kuruldu Trabzon'da faaliyet gösteriyor. Bundan sonra teşhis aratacaktır diye düşünüyorum..
 
TAKA: Yani çölyaklı olduğundan habersiz bir sürü insan var..
 
MUSTAFA YILMAZ: Kesinlikle bir kere şunu söyleyeyim bir hastalığı teşhis etmek için şüphelenmek lazım... Çölyak hastalığının şikayet spektumu çok geniş. Büyüme gelişme geriliğinden, karında şişkinliğe kadar... Karında şişkinlik var diye kimse doktora gitmez; gitse bile ona çölyak testi yapalım denmez!  Bu konuda bir duyarlılık oluşturmak lazım. Bundan sonra Trabzon'da bu konuyla ilgili önemli bir mesafe alınacağını düşünüyorum.

Erkekler Daha Çok Ölüyor
 
TAKA: Kadınlar mı erkekler mi daha çok ölüyor!
 
MUSTAFA YILMAZ: Erkekler, daha çok ölüyor. Çünkü kadınlarda hormonal hastalıklar, erkeklerde kanserler daha fazla. Kanser daha ölümcül olduğu için erkeklerde ortalama ömür daha düşük. Trabzon’un bütün il merkezi ve ilçelerinde kadın nüfus daha fazla. Doğumda oran aynı ancak erkeklerde ölüm daha fazla olduğu için kadın nüfus daha fazla.
 
TAKA: Ölüm var ama doğum da var.  Tüp bebek konusunda ne durumdayız?
 
MUSTAFA YILMAZ: İnfertilite merkezleri Trabzon'da var. Tüp bebek merkezleri de var. Kamuda üniversitede var tüp bebek merkezi ve son derece iyi durumda. Özelde de var.  O alanda bir hizmet açığı yok yani.
 

TAKA: Trabzon'da yaşayan insanların İstanbul, Ankara'ya gitmelerine gerek yok diyorsunuz...
 
MUSTAFA YILMAZ: Kesinlikle yok burada hizmet veriliyor. Sağlık Başanlığı'na bağlı hastanelerde tüp bebek yok ama infertilite konusunda hizmet veriliyor.
 
TAKA: Obezite cerrahisi de çok yaygın  ve ölümle sonuçlanan vakalar biliyoruz. Trabzon için de geçerli mi bu?
 
MUSTAFA YILMAZ: Obezite cerrahisi ile ilgili operasyonlar da Trabzon'da başarı ile yapılıyor. Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yardımcı Doç. D.r İzzettin Kahraman obezite cerrahisi yapıyor. Özelde de var.
 
TAKA: Psikiyatrik açıdan ne durumdayız?
 
MUSTAFA YILMAZ: Psikiyatrik hastalıklar açısından ilimizin imkanları çok iyi. Ataköy’de bir psikiyatri hastanemiz var. Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde kadın erkek yataklı servislerimiz var. Son derece modern. Kanuni Eğitim Araştırma Hastanesi’nin Numune Kampüsü bahçesinde Toplum Ruh Sağlığı Merkezimiz var. Orası da çok iyi hizmet veriyor.
 
TAKA: Hastane enfeksiyonu?
 
MUSTAFA YILMAZ: O konuda çok iyiyiz. Yoğun bakımlardaki enfeksiyon yaygınlığı noktasında Sağlık Bakanlığı verilerinin önündeyiz şuanda iyiyiz. Enfeksiyon kontrol komitesi tarafından yoğun bakımlar sürekli denetlenmekte.
 
TAKA: Trabzon'da özel hastane sayısı arttı son yıllarda. Her şehrin kemikleşmiş, tercih edilen doktorları vardır. Onların özel hastanelerde çalışmaya başlaması her hastanın ulaşması açısından sorun değil mi?
 
MUSTAFA YILMAZ: Ben üniversiteden başhekim olarak Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesine geçtiğim zaman bunun bir handikap olacağını düşünmüştüm. Özeller hasta potansiyeli fazlalığı olan hekimleri alıyor, iyi hekimler özellere geçmiş gibi bir hava oluşuyor... Fakat, Türkiye'de insan kaynağı sınırsız . Özele geçen hekimlerin yerine sürekli yenileri geliyor. Çok değerli kıymetli hekimler var.  Yani kamu hastanelerinden önemli oranda bir güç kaybı olmuyor. Ayrıca özele geçen hekimlere de hastalarımız rahat rahat ulaşabiliyor.
 
Şehir hastanesi şart!
 
TAKA: 2,5 aydır görevdesiniz, öncelikli olarak yapmak istedikleriniz sizi heyecanlandıran projeler var mı?
 
MUSTAFA YILMAZ:  Elbette.  Temel amaç, insanlar sağlık hizmetlerine kolay ulaşsın ve kaliteli hizmet alsın.  En temel hedeflerimden bir tanesi Trabzon’daki sağlık tesislerinin geliştirilmesi. Mesela eski Numune Hastanesi ikiye bölünmüş bir tanesi Kaşüstü’nde bir tanesi Numune Kampüsü'nde. Öte yandan bir Kemik Hastanesi, bir Kalp Damar Cerrahisi Hastanesi ve Göğüs Hastanesi var. Amacımız bunları birleştirerek bir Şehir Hastanesi oluşturmak. Var olan bu projeyi bu dönem hızlandırıp,  hayata geçirmeyi amaçlıyoruz.  Niye? Toplu halde hep bir yerde hizmet verilsin.
 

TAKA: Trabzon coğrafyası açısından mümkün mü bu?
 
MUSTAFA YILMAZ: Mümkün. Bununla ilgili zaten kanun da çıkmış. Kıyı Kanunu.  Stadyumun batı tarafında 200 dönümlük bir araziye bin 100 yataklık bir Şehir Hastanesi yapılacak.  Önceliklerimizden bir tanesi budur? Niye budur? Düşünün siz geldiniz, sağlık hizmeti almak istiyorsunuz. Ahi Evren'e gittiniz kalp hastalığınız var. Deniliyor ki size bir de endokrine gidin Endokrin nerede Kaşüstü'nde. Oysa aynı kampüste olursa hemen yan bina olacak. Dolayısıyla sağlık hizmetlerinin birleştirilmesi, aynı yerde sunulması lazım. Bu hem vatandaş hem de sağlık hizmeti sunan personel için iyi.

Şuan Trabzon'da kamu hastanelerinde bir tane nefrolog var, üniversite hariç. O da nerede?  Kaşüstü'nde. Örneğin Ahi Evren'deki bir hastada böbrek problemi olduğu zaman onun oraya gitmesi mümkün değil.Niye mümkün değil polikliniğini bırakacak oraya gidecek,  gitmesi yarım saat. Dönmesi yarım saat,  bir yarım saat de hastayı bekleyecek O yüzden en büyük hedeflerimden bir tanesi, hastanelerin tek bir kampüste şehir hastanesi olarak toplanması İkincisi, hastanelerin modernleştirilmesi lazım. Tonya ve Sürmene bunların başlıcaları. Üçüncüsü,  ilçelerdeki hastanelerde yatışları artırmak lazım. Merkezdeki doluluk oranı çok fazla. Örneğin Tıp Fakültesi'nde sıra bulamasınız. Yatamaz hasta. Kanuni Eğitim Araştırma Hastanesi'nde zaman zaman yer olmuyor. Ahi Evren'de de öyle.  Bir başka en önemli hedefim Aile hekimlerinin baktığı hasta sayısını artırmak. Niye söylüyorum bunu bütün aile hekimleri merkezde çalışıyor şuan. Acillerde ise büyük bir kalabalık var. Acillere gelen hastaların en az yüzde 70'i aile hekimliği düzeyinde bakılacak hastalar.
 
TAKA: O zaman aile hekimliğinin işlevselliği konusunda sorun var demek ki...
 
MUSTAFA YILMAZ:  Kesinlikle.. Aile hekimi günde yaklaşık yirmi otuz hasta bakıyor.  Trabzon'da acillere ise günde 3 bin 500 kişi geliyor. Bunların çoğu da Kanuni hastanesi ve Fatih'e geliyor Acillerde büyük bir kalabalık var. Acil olmayan hastalar da oraya gittiği zaman, acil hastalarına da yeterince hizmet verilemiyor. Trabzon'da 256 tane aile hekimi var her biri beş tane daha hasta baksa bunun 1250'si otomatikman azalmış oluyor. Dolayısıyla aile hekimlerinin kendi nüfusu içerisinde bakması gereken hastalara bakması gerekiyor.
 
TAKA: Bu konuda neler yapıyorsunuz?
 
MUSTAFA YILMAZ:  Dün aile hekimleriyle toplantı yaptık. Bu hastanelerdeki yığılmayı azaltın Aile Sağlığı Merkezleri boş, hastaları buralara dağıtmamız lazım dedik. Tabi bu aile hekimlerinin suçu değil, vatandaş gitmiyor. Vatandaşın buralara gitmesini sağlamak lazım. Aile hekimlerinden kendi nüfuslarını bilgilendirmelerini talep ettik. Mesaj yoluyla olur bunu yapacağız. Sağlık Bakanlığı önce aile hekimine gidin diye kamu spotları yapabilir. Bilbortlara reklam asabiliriz. Basın yoluyla duyurabiliriz.
 
TAKA: Aile hekiminin hizmet kapsamı nedir? Hasta aile hekiminden neyi talep edebilir?
 
MUSTAFA YILMAZ:  Aile Hekimliğinde temel amaç koruyucu hekimliktir. Kolay halledilebilecek hastalıkları halletmesidir. Örneğin boğazı ağrıyan bir hasta, hemen koşup hastaneye gitmemeli. Aile hekimi tedavi edebilir. Bunların oranı dediğim gibi yüzde. 70.  Hastanın aile hekimini seçme hakkı da var üstelik. Hastanelerin yükünü azaltmak gelen hastaya daha iyi hizmet verebilmek için bu gerekli. Örneğin nüfusu Türkiye'den daha fazla olan Almanya'da acile başvuranların sayısı Türkiye'nin dörtte biri kadardır.
 
TAKA: Başka ekleyeceğiniz...
 
MUSTAFA YILMAZ: Son yıllarda Sağlık Bakanlığı'nda otelcilik anlamında büyük başarı elde edildi. Yeni modern hastaneler. Örneğin Haçkalı Baba çok güzel bir hastane. Tabi otelcilik dışında tıbbi hizmetler noktasında da atılım yapmak istiyoruz. Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne bu anlamda 2,5 yılda yapılmayan birçok şeyi yaptık. Bunlara yenilerini eklemek istiyoruz.
NEZİHA ÇAKIROĞLU