Ahmet Altunayoğlu. Trabzon farozlu.
Çocukluğu Faroz’da, iş yaşamı da Çarşı Mahallesi Paşa hamam sokaktaki halıcı dükkanında geçti.
Trabzon’un sorunları için çok hassas.
Her sabah en az 3 yerel gazete birden okur.
Seçim döneminde tüm başkan adaylarına raporlarını yazdı, verdi.
Trabzon ile ilgili tarihten övgü ve eleştirileri var.
Kente güzel şeyler yapıldığını söylüyor ama eksiklikleri de aktarmadan geçmiyor.
Bir ön rapor çıkarmış. Her satırı mesaj içeren rapor.
Önce onu özetleyeyim:
‘Fatih, Trabzon’u fethettiğinde annesi Hüma hatun sorar:
‘Ey oğul bu Trabzon’a bunca zahmet nederdir?’ Fatih Sultan Mehmet cevap verir. Anne der bu zahmet din yolundadır. Eğer bu zahmeti etmez isek bize şehit gazi demek yalan olur.’
Fetihten sonra Fatih’in ifadesi de şudur ve sık sık tekrarlarız: ‘İstanbul’un fethi Trabzon’un fethi ile tamamlanmıştır.’
1923 yılı.
Cumhuriyetin kuruluşu. Ve Gazi Muhtafa Kemal Atatürk’ün Trabzon ziyareti’ndeki övgüleri: ‘Bu verimli toprakları, ahalisi zeki, müteşebbis, çalışkan vatanına bağlı olan Trabzon’umuza az zamanda  demir yolu ile bağlanmış güzel bir rıhtım ve liman dilerim. Trabzon Türk toplumunda Cumhuriyetin zengin, kuvvetli ve duygulu dayanışma kaynaklarından birisidir. Dolayısıyla ülkemiz için çok önemli ve kıymetlidir.’
Altunayoğlu bu hatırlatmaları yaptıktan sonra Trabzon’u şöyle özetliyor:
‘1958 yılına kadar liman, havalimanı, numune hastanesi ve diğer hastanelerin bir kısmı Avni aker stadı, Trabzon lisesi yapılmış ve yenilenmiştir. Fransız mühendis Lambert İmar ve şehir planınını yapmış, akabinde  KTÜ’nün  temeli atılmış ve  1960’lı yılların başında da garanti inşaat sahil yolunu tamamlamıştır. Ancak, 1960 ve 1975 arasında Trabzon’un vadileri inşaatla dolmuş ve kimse ses çıkarmamıştır. 1980 sonrasında ve 2000’li yılların sonrasındaki hedefler ise siyasi kavgalar ve mücadeleler sebebiyle doğru bir türlü bulunamamıştır.
Önümüzde 2050 yılı misyon ve hedefleri vardır, akabinde 2061 yılı 600’üncü fetih yıldönümü, 2068 yılı da Trabzon belediyesi’nin 200’üncü kuruluş yıldönümüdür. Bu yıllarda bizler olmayacağız ama çocuklarımız ve torunlarımız olacaktır.
1950 ile 2018 yılları arasında baktığımızda Demokrat Parti 10 yıl, Cumhuriyet Halk Partisi 28 yıl, Darbeler 7 yıl, Anavatan Partisi 5 yıl refah partisi 8 yıl, Adalet ve Kalkınma partisi 12 yıl Belediye başkanlığı koltuğunu almıştır. Trabzon için 50 katrilyon para istenilen ölçüde kullanılamamıştır. 2002 öncesinde küçük işler ve büyük hatalar yapıldı. 2002 sonrasında ise büyük işler  varken büyük hatalarda yapıldı.
Trabzon kavgaları ve nemelazım sistemini geride bırakarak yoluna devam etmek zorundadır. Ümitsiz değiliz ve sadece ölüme çare yoktur. Geri kalana mutlaka çare vardır. Yeni bir belediyecilik anlayışı ile liyakatlı ekip, idrak ve para ile sorunlar çözülecektir.
Demiryolu, Raylı sistem, Güney çevre yolu, Yatırım adası ve Yeni bir havalimanı önemlidir. Ama en önemlisi ise Çimento farkikasının ve sanayinin bulunduğu alanın değerlendirilmesidir.
Artık Trabzon için sürekli başarı dönemi gelmiştir. Ortak akıla, istişareye, sivil toplum örgütlerine ve son iki kuşak kalan Trabzon’un değerlerine plan ve proje üreten fikir veren vatandaşa kulak verilmelidir.
Ne güzel söylemiş şair, medeniyetin yeşertdiği, insanın insanlığını yaşama fırsatı bulduğu şehirler bünyelerinde nice sırlar ve hakikatler barındırırlar. Bu sırlar ve hakikatler doğru tercih yapılırsa bir kurtuluş ve mutluluk vesilesi olurlar. Şehir hayatı aslında bir irfan hayatıdır.
Bu kente hiçbir şey yapılmadı dersem nankörlük olur. Bu şehirde  yapılmayanlar yapılanları aldı götürdü. Deniz ve yeşili özlememiz bundandır. Trabzon medeniyetin şehridir ve 2023’te ilk hamlesini yapıp 2050 yılında dünya medeniyetlerin başkenti olmalıdır.’