Türk siyasi yaşamında en fazla üzerine gidilen lider Necmettin Erbakan oldu.
12 Eylül öncesinde sonrasında ve 28 Şubat’ta her türlü eziyeti gördü.
Oysa Türkiye’nin sanayileşmesini, zenginleşmesini istiyordu.
Kendi silahını kendisi yapmak istiyordu.
İktidardan, post modern darbe ile uzaklaştırılmasından yıllar sonra Milli Güvenlik Kurulu eski Genel Sekreteri Tuncer Kılınç paşa ne dedi?
‘Erbakan’a haksızlık yaptık’ dedi.
Daha birçok isim bunu söyledi.
Çünkü duruşu milli bir duruştu. Nefes aldırmadılar.
Sadece Erbakan değil.
Süleyman Demirel.
Türkiye’ye ciddi hizmetler verdi.
Dağına taşına hizmet getirdi, barajlar yaptı.
Yıllar içinde hep iktidarı askeri müdahaleler ile yıkıldı. 28 Şubat sürecinde hataları oldu. Belki de 28 Şubat da bir askeri müdahaleden nasıl kurtarırız diye çalıştı ama kantarın topuzunu kaçırdı.
Türk siyasi yaşamının gelmiş geçmiş en dürüst liderlerinden birisi de Ecevit’ti. Amerika’yı İngiltere’yi dinlememiş Kıbrıs’a çıkarma yapmış ve haşhaş ekimini serbes bırakmıştı .
Ona da bedel ödettiler.
Her türlü baskıyı zülmu uyguladılar.
Turgut Özal,
Türkiye’yi dünyaya açan isimdi.
Avrupa’da ne varsa onun sayesinde Türkiye’de oldu.
Telekominikasyonda ve Teknolojide ülkeye çağ atlattı.
Ülke dışına çıkmak zor, döviz getirmek suç idi.
Uluslararası ticaret ile Türkiye’li iş adamlarını dünyaya yayan oldu.
Ama onu da öldükten sonra anlayabildik.
Allah rahmet etsin.
Bu girişi yaptım çünkü dün yazdığım yazıda Devlet Bahçeli bölümü tam yerine oturmadı.
Devlet Bahçeli’yi de tarih yazacak.
2002 yılında Türkiye bilinmeze sürüklenirken seçim dedi ve Türkiye ondan sonra yeni bir yol çizdi.
Bugünkü seviyelere geldi.
Bahçeli askeri vesayetin meclisin üzerinde gölge yaptığı dönemde 400 el kaosa kalktı dendiğinde tavrını koymuş ve Abdullah Gül’ün yanında demokrasinin yanında durmuştu.
Tıpkı rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu gibi.
Devlet Bahçeli 7 Haziran seçimleri yapıldığında teröre karşı açık destek veren kınayamayan HDP’nin hükümete girmemesi için tekrar seçim diyen de o idi.
Düşünün tekrar seçimden sonra Cizre’de, Silopi’de, Diyarbakır’da evlerin altından cephanelikler çıkmış ve 600’ün üzerinde şehit verilerek temizlik yapılabilmişti.
Devlet Bahçeli’nin en kritik müdahalesi ise 15 Temmuz darbe gecesi oldu.
Darbe başladıktan bir süre sonra televizyonlara çıktı ve meşru hükümetin yanında olduğunu söyledi.
Belki de bir kırılma noktasında tüm ülkücülerle brilikte sokağa çıkarak ülkeyi kritik eşikten sağ salim atlatanlardan oldu.
Bahçeli bütün bunları yaparken karşılığında da bir şey istemedi.
Bahçeli adı gibi Devlet yaşasın dedi.
Bahçeli’nin duruşunu millet biliyor.
Ve oya ihtiyacı olduğunda da millet her zaman veriyor.
Bahçeli’yi en güzel tarih yazacak.
Allah uzun ömür versin.
TÜM OKURLARIMIZIN CUMHURİYET
 BAYRAMI KUTLU OLSUN.