Kayıtlı işsizlik oranının yüzde 11,5 seviyelerine çıkması, yaklaşan referandum ‘istihdam seferberliğini’ beraberinde getirdi.
 
Beka ve istiklal mücadelesi derken Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın aslında işaret ettiği konulardan biri de buydu.
 
Trabzon’da hafta sonunda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mazhar Yıldırımhan, TTSO Başkanı M. Suat Hacısalihoğlu’nun katılımıyla gerçekleşen toplantıya dikkat çekmek isteriz.
 
Bu toplantı öncesinde TOBB Ekonomi Şûrası toplanmış, şuraya Erdoğan’ın istihdam konusundaki seferberlik çağrısı damga vurmuştu.
 
Hatırlayacaksınız, Deniz Ticaret Odası Başkanı Metin Kalkavan, taleplerinin yerine gelmesi halinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yüzde 5’lik istihdam çağrısına karşılık yüzde 25 istihdam sağlayabileceklerini söyledi.
 
Erdoğan ise, “Benimle pazarlık etme” diye karşılık vererek şaşırtmıştı.
 
Halim Mete, Cumhurbaşkanının sözleri ile ilgili, ‘Bir itirazımız olamaz. Zaten Metin beyle birlikte akşam yeni bir görüşme yaptılar’ demişti.
 
Trabzon’a dönecek olursak Yıldırımhan, “SGK’nin pirim indirimlerinden işverenlere temin edilen kaynak 75 katrilyon lira.
 
Bunun yanında İŞKUR’un kaynaklarını da ortaya koyduğumuzda bu rakam 130 katrilyona çıkıyor.
 
1.5 milyon insana biz iş verebiliriz.
 
Trabzon bu imkândan ne kadar istifade edebilirse edebilir.
 
İller kendi aralarında bir yarış başlatacaklar.
 
‘En çok kim istihdam yaratırsa en çok kaynağı da o alacak.’ diyor
 
Hacısalihoğlu’nun sözlerinde de dikkat çeken noktalar var.
 
Özellikle kalıcı istihdama yönelik uyarıları alkışa değer: ‘Kalıcı şekilde istihdamı sağlama doğrultusunda adımlar atacağız. Bir elemanı 1 yıllığına işe koyup da ‘seferberlikte başarı sağladık’ diyemeyiz.’’
 
Hacısalihoğlu şöyle devam ediyor: ‘Cumhurbaşkanımızla yaptığımız görüşmede, ‘kaç üyeniz var?’ diye sordu. ‘8 bin 500’ dedik.
‘Kaç kişi koyacaksınız işe?’ diye sorunca ‘8 bin 500’ dedik.
 
‘Olmaz’ deyince, ‘10 bin olsun’ dedik. Ama Sayın Cumhurbaşkanımız ‘Yok 25 bin yazıyorum’ dedi. Üzerimizde böyle bir yük var.
 
Bu yükü hep birlikte kaldıracağız.
 
Bu konuda cumhurbaşkanımıza örnek şehir olduğumuzu göstereceğiz.’
 
Pansuman tedbirler ve günü kurtarma, popülist yaklaşımlarla gelecek ekonomisini öngöremiyorsunuz.
 
Devlet teşvikte özveride bulunurken işveren de kazanmayı esas alırken paylaşımcı olmayı, pastadan daha çok insanın faydalanmasını, fedakârlığı gözetmeyi ilke edinmeli.
 
25 bin Trabzon için belki ihtiyacın üstünde bile olmuş olabilir.
 
Hedef asgari ücret gelirinin üzerinde bir rakamla refah seviyesini toplumun geneline yaymak olmalı.
 
Rakamsal olarak 3,5 milyon kayıtlı işsiz olsa bir de kayıtsız olan işsiz sayısını düşünelim.
 
Gençlerde ve özellikle üniversiteli işsizlik oranı % 20’leri geçmiş durumda.
 
TOBB Ekonomi Şûrası’ndan çıkan rakamlar, verilen vaatler var:
ihracatçılar 300 bin istihdamla en büyük desteği vereceklerini açıkladı.
 
Milli Eğitim Bakanlığı 20 bin öğretmen alımı yapıyor.
 
Çalışma Bakanlığı kadınlar başta olmak üzere dezavantajlı kesimlere pozitif ayrımcılık uygulayarak 100 bin kontenjan ayırıyor.
 
İnşaat sektörü, 200 bin yeni işe alımla, yüzde 10 istihdam artışı.
 
Mobilyacılar KDV indiriminin etkisiyle bu yıl 50 bin kişiye ek istihdamı söylüyor.
 
Mesleki eğitim kurslarından 200 bin kişi yararlanacak.
 
Önümüzdeki dönem 150 bin kişi topluma yararlı çalışma kapsamında istihdam edilecek.
3 aylık dönem için dayanıklı tüketim mallarında ÖTV-KDV indirimleri de var.
 
Ekonomide bir canlanma olacak, şu sıkıntılı süreçte piyasa soluklanmış olacak.