KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN VE EĞİTİM
Bugünkü yazı, 24-25 Nisan 2018 tarihleri arasında gerçekleştirilmiş olan “1. Uluslararası Kanuni Sultan Süleyman Sempozyumu” na sunulan “Kanuni Sultan Süleyman ve Eğitim” adlı sözlü bildiri metninden özetlenmiştir.
Eğitim genellikle bütün diğer toplumsal, ekonomik, idari ve siyasal gelişmeler için bir önkoşul olarak değerlendirilir. Eğitim ve kalkınma arasında sıkı ilişki olduğu kabul edilir. Çünkü gelişmenin gerçekleşmesinde doğal kaynaklar ve sermaye gibi ekonomik unsurların kullanılması insan becerisine bağlıdır. Bu beceri de insana örgün eğitim marifetiyle kazandırılabilir. Klasik ekonominin babası sayılan Adam Smith, etkili bir devlet düzeninin yaygın kültür ve eğitime dayandığını ileri sürmüştür. Gelişmişliğin ölçütleri arasında her zaman eğitimin var olduğunu biliyoruz. Kişi başına düşen milli gelir, sağlık eğitim ve sanayileşme düzeyi ülkelerin gelişmişliğinin ölçütleri olarak kabul edilmektedir. Eğitimi gelişmemiş bir gelişmiş ülke dünyada hiç olmadı, bugün de yok. Osmanlı Devleti de çağının süper gücü olarak bilinmektedir.
Osmanlı Devleti’nin altın çağında iki türlü eğitim kurumu medrese ve Enderun, birbirlerine önemli katkılarda bulunarak Osmanlıların devamlılık ve büyüklüklerini mümkün kıldılar. 15 ve 16. Yüzyıllarda Fransa, Belçika, İtalya, Avusturya gibi ülkelerin kendi yönetimlerinde kullanmak üzere Osmanlı Devleti’ne heyetler göndererek, Türk yönetiminin üstünlük nedenlerini araştırdıklarını da biliyoruz. 16. Yüzyılın ortalarına kadar o zamanki Hristiyanlık Avrupa’sının Katolik dünyası, Kanuni Süleyman Dönemi’nin gücü karşısında ezilmek tehlikesiyle bile karşı karşıya kalmıştır. Bu durumun ortaya çıkmasında eğitim sisteminin hatırı sayılır etkisi olduğunu söylemek gerçeği teslim etmek olacaktır. Kanuni Sultan Süleyman, hem almış olduğu eğitim, hem kurmuş olduğu örgün eğitim sistemi ile Osmanlı Devleti’nin süper güç olmasını sağlamıştır.
Kanuni’nin bilge, şair ve hakimlerle beraber olmaktan hoşlanan; maddi manevi bütün iyi hasletleri şahsında toplamış bir padişah olduğuna bütün tarihçiler hemfikirdirler. Bu da onun iyi bir eğitim görmüş olduğunun açık bir işaretidir.
Hemşerimiz olan Kanuni Sultan Süleyman, ilk öğrenimini Yavuz Sultan Süleyman(babası)’ın görevlendirdiği ve çevresinde bulundurduğu kimselerden yaptı. Adı bilinen ilk hocası Hayrettin’dir. S.N. Fisher’e göre, zamanının hiçbir hükümdarı, Kanuni’den daha iyi bir eğitim görmemiş ve büyük bir devlet yönetimi için onun gibi pratik şekilde yetişmemiştir.
Kanuni, Fatih’in medrese geleneğini geliştirerek, 1559’da yaptırdığı Süleymaniye Camii ve medreseleri ile Osmanlı örgün eğitim sistemini zirveye taşımıştır. Buna göre Fatih döneminde kurulan medreseler, Kanuni döneminde zamanın eğitim sisteminin zirvesine ulaştırılmıştır. Arapça, Farsça, Çağataycayı hakkiyle bilir, Sırpça konuşabilen, edebiyat hukuk sahalarında bilgin, Muhibbi mahlasıyla yazan büyük divan sahibi bir şairdi. Batılıların “Muhteşem” diye adlandırdıkları Kanuni, adaleti ve kanunu hakim kıldığı için de millet tarafından “Kanuni” olarak adlandırılmıştır. Ayrıca onun yaşadığı yüzyılı “Kanuni Asrı” ve “Türk Asrı” olarak adlandırılmıştır.
Görülüyor ki, hemşerimiz Kanuni Sultan Süleyman, Osmanlı Devleti’ni zirveye çıkmasında önemli katkılar yapmış bir hükümdardır. Onun bu çabasının dayanağı da şüphesiz almış olduğu eğitim ve kurmuş olduğu örgün eğitim sistemi olarak değerlendirilmektedir.
Çok Okunanlar

Trabzonspor’un Valencia’nın 2 milyon Euro talebi transferin önündeki tek engel

Trabzon Trafiğine Nefes Aldıracak 100. Yıl Kavşağı Eylülde Açılıyor

Trabzonspor’da Uğurcan Krizi! Camiada Öfke Büyüyor

Güncel Fındık Fiyatları Açıklandı: Beklenen Fiyatlar Geldi!

Trabzonspor’un Pellegrini Hamlesi Gerçekleşmedi! Roma’dan Çelişkili Açıklamalar

FİSKOBİRLİK Fındık Alım Fiyatlarını Güncelledi: İşte Yeni Rakamlar