Savruk değil disiplinli olma zamanıdır. Cumhurbaşkanı Erdoğan her argümanı kullanıyor. Hem ekonomiyi düzeltmek hem de bölgesel güç olarak devam etmek için. Bu süreçte yıkıcı değil..

Elazığ merkezli Malatya’yı da etkileyen depremin ardından devlet ve hükümet müdahale etmiş, önce yaralılara ulaşılmış, vefat edenleri kaldırdıktan sonra enkazlar alınmıştı.

Bunu yaparken Kızılay çadırları kurmuş yemek dağıtmış, AFAD konteynırları kurmaya başlamış, sıcak yuva oluşturmuş, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile TOKİ’de kalıcı konutların inşasına başlamıştı.

O konutlar şimdi yükseliyor. Türkiye bir deprem ülkesi.

Aylar sonra bu kez Seferihisar merkezli bir Depremde İzmir’de yaşandı.

Devlet ve Belediyeler ilk günden itibaren orada idiler.

Mucizeleri ekran başında gözyaşları ile birlikte takip ettik.

Ve devlet oraya da çok ama çok hızlı bir şekilde müdahalesini  yaptı.

Dün kalıcı konutlara yerleşenlere mikrofon tutuldu.

İzmir gibi yaşam standardı yüksek olan aileler bile ‘Çok şükür devletimiz yanımızda’ dediler.

Çünkü o konteynırlarda her şey var. Elektrikli sobasından lavoba ve VC’sine kadar.

Türkiye’de devletin çok ama çok dinamik bir yapısı var. Deriz ya devlet hep 20 yaşında!

Afetlere karşı İçişleri Bakanlığı bünyesindeki AFAD’ın kurumsal yapısı ve koordinasyonu her geçen gün güçlendirilerek devam ediliyor.

Bu girizgahı yapmamın sebebi dün Erdoğan’ın yaptığı açıklamalar.

Devlet millet için elinden geleni yapıyor. Devlet milletine çağrı yapıyor.

Kimse oralı değil.

Türkiye’nin batıdan eksiği nedir?

Her türlü teknolojimiz var. Her türlü ürünümüz mevcut.

İmkan sınırsız.

Bizim Batıdan eksiğimiz eğitimde değil. Bizim eksiğimiz Disiplin.

Disiplinli değiliz.

Oysa Disiplinli olmak hem yaşamı sürdürülebilir kılar hem de kalitesini artırır.

Cumhurbaşkanı açık açık sitem etti.

‘Kimse maske takmadı’ dedi.

Vakalar artınca da maskelerin üzerine bir siperlik geldi.

Türkiye’nin gücü çok ama çok büyük.

Bunu etrafımızda olup bitene yönelik yaptığımz hamlelerle gösterdik.

Şimdi Ekonomi ve Hukuk reformu ile birlikte yapının daha da güçlendirilmesine çalışılacak.

Doğrudur her alanda hatalar yapılmıştır.

Ama ‘Düzelteceğiz’ dendiğinde de muhalefet etmek doğru değil.

Türkiye ile Katar arasında imzalanan anlaşmalar da önemli.

11 anlaşma imzalandı ve Katar, Borsa İstanbul’un yüzde 10’unu satın aldı. Bu neden? Türkiye’nin yanında her koşulda duran 5 ülkeden biri de Katar. Biz de Onun yanında olduk. Mehmetçiği Osmanlı Topraklarına yolladık.

Şimdi geldi sıra Kanal İstanbul’a. Ama bugün ama yarın.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan bu projeyi de hayata geçirecek.

Olmaz denen neleri yapmadı ki?

Ve onları da tek, tek açtı.

Denizin üzerindeki havalimanları denizin altındaki tüneller ve metrosu ile.

Güçlü devlet, hassas ve disiplinli milletle olur.

Savruk değil disiplinli olma zamanıdır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan her argümanı kullanıyor.

Hem ekonomiyi düzeltmek hem de bölgesel güç olarak devam etmek için.

Onun için bu süreçte yıkıcı değil.

Yapıcı ve disiplinli olmak şart.