Erkan Haberal Kimdir?

Ünlü tıp profesörü Mehmet Haberal’ın oğlu.

Haberal ailesinin, başarılı ikinci kuşağı…

İşletme okumuş. Yüksek lisansı var.

Dört kardeşten üçüncüsü...

Ceylan Haberal ile evli…

MHP Ankara Milletvekili. MHP Lideri Bahçeli’ye siyaset üstü, candan, gönülden bağlı.

TBMM İdare Amiri.

Karadeniz’in tüm özelliklerini bünyesinde barındırmış, sert görünümlü, altın kalpli, genç kuşakların temsilcisi…

Geleneksel Karadeniz yemeklerine bayılır…

Fotoğraf çekmeyi sever…

Arada bir de güzel fıkra anlatır…

Dostlukları kavga ile başladı,

Evlilikle sonuçlandı…

Eşi Ceyda hanımla; arkadaşlıkları kavga ile başlayıp, evlilikle sonuçlandı. Hürriyet Gazetesi’nden Gamze Kolcu’nun bir haberine göre, MHP Ankara Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Erkan Haberal ve eşi Ceylan Haberal’ın evliliği, “Büyük aşklar kavgayla başlar” sözüne örnek gibi. Erkan Haberal, babasının Ergenekon’dan tutuklu olduğu yıllarda Kanal B yönetimine geçmiş. Kanalda çalışan Ceylan Haberal, daha önce tanışmadığı Erkan Haberal’ı bahçede görüp kuşkulanınca güvenliğe şikâyet etmiş. Güvenlik görevlisi şaşkınlıkla, “Ceylan Hanım isterseniz rahatsız olmayın. O sizin patronunuz” dedi. Erkan’ı ilk o gün, güvenliklere şikâyet ettiğimde gördüm.

Erkan Haberal bu duruma şu açıklık getiriyor: Beni güvenlikçi arkadaşlara şikâyet etmiş sağ olsun. Şaibeli bulmuş hal ve hareketlerimi. Neyse ki sonra orta yolu bulduk. En büyük ortak yönümüz ise hayvan sevgisi çıktı.

Karadeniz usulü kız istedi…


Eşi Ceylan Haberal, evliliklerini şöyle anlatıyor: “2015 yılındaki seçim öncesi adaylar açıklandığında evlenmeye karar vermemiştik. Yaklaşık beş yıllık arkadaş idik, Erkan sürekli aile büyüğü olarak birilerini istemeye, yüzük takmaya gidiyor. Bir gün kendisine  ‘Bütün Ankara’yı istedin bir ben kaldım’ dedim. O da belli ki hazırlanmış, “Evlenelim” dedi, şaka yapıyor zannettim. Akşam yemeğe gidecektik, önce bizim eve uğramak istedi. Annem ile ağabeyim kapıyı açtı, samimiyetleri de yok. Yüzüğü çıkardı cebinden, herkes şaşkın. Anneme dönüp “Kızına yüzük takıyorum. Bir şey yapar mısın, bir tepki ver” dedi. Nisan 2015’te Paris’te konsoloslukta evlendik.
 

Sevgisini belli etmekten çekinir…

Ceylan Haberal, o günleri şöyle anlatıyor.  Evlendikten sonra Türkiye’ye döndük, evleneli birkaç gün olmuş sabah saat 05.00-06.00 civarı kapı çaldı. Polisler eşimi gözaltına alıp İstanbul’a ifadeye götürdüler.(Baba Mehmet Haberal gözaltına alınmasına bağlı olarak) Akşam Ankara’ya dönecek, havaalanına gittim. Bir sürü adamla birlikte Erkan’ı bekliyoruz. Erkan’ı gördüm arabadan indim. Beni gördü. Ne yapsa beğenirsiniz? Sanki hiç evlenmemişiz gibi elimi sıktı ve devam etti. Dünyanın en resmi el sıkışması olabilir. Şaka gibiydi. Evlendiğimizi unuttuğunu düşündüm. “O kadar erkeğin arasında ne işi var” diye düşünmüş. Yani aslında oraya gitmeme sinirlenmiş. Çok farklı karakterleriz. Ancak laf olsun diye söylemiyorum, aramızda gerçekten inanılmaz bir bağ var. Birbirimizin ne demek istediğini bir bakışımızdan anlarız. Bir kitapta aynı noktaya takılırız. O bağ benim tüm olmaz dediklerimi yıktı. Siyasetçiyle evleneceğimi ve böylesine ciddi bir eşimin olacağını hiç düşünmemiştim.

KILIBIK BİR ADAMIM BEN


Erkan Haberal, kendini tanımlarken “Ben kılıbık adamım, hanım ne derse o olur, Hanıma itiraz etmem…”

Ceylan Haberal, bu duruma şöyle cevap veriyor: Öncelikle Erkan iyidir. Belki de bu yüzden bu kadar sert görünüyor. Ben de iyi bir insanım ama hep düşünüyorum.“onun kadar iyi olabilir miyim” diye; olamam. Hiçbir şeyin altında art niyet aramaz, bazı şeyler ‘geliyorum’ dese bile aramaz. Bu yönü hep bana enteresan gelmiştir. Çabuk parlar, beş dakikada geçer. Sevgi dolu olduğunu anlatmama gerek yok sanırım.

 

100’ün üstünde köpek ve kedileri var…

Ceylan ve Erkan çiftinin en büyük zevkleri, sokakta topladıkları sahipsiz köpek ve kedilere ev sahipliğini yapmaktır. Bazıları ile evlerini paylaşıyorlar…


Başkent Üniversitesi’nin kampüsünde de, sokaktan kurtardıkları 100’ü aşkın köpeğe bakıyorlar. Kampüsteki canlarla ilgili şikâyetler gelince, Ceylan Haberal arkadaşlarıyla birlikte bahçeli bir ev kiralamış ve bir bakıcı tutmuşlar. Daha sonra o köpekler törenle kampüse geri dönmüş. Nasıl mı? Ceylan Haberal anlatsın: “Erkan’dan hiçbir konuda torpil istemedim ama o köpekler için istedim. Hepsi kısırlaştırıldı, aşılandı. Onları kütüphane dâhil her yerde görebilirsiniz.”

Editör: TE Bilisim