Meclis’te 12 gün boyunca devam eden 2018 yılı Bütçe görüşmelerini takip ettim. Bazı kavgalara rağmen çok renkli geçti diyebilirim. Çalışma ve Sosyal GüvenlikBakanı Jülide Sarıeroğlu’nun ikram ettiği ev yapımı baklava ile başlayan bütçe görüşmeleri, bir ton hamsi ikramı ile sona erdi. Bu arada Milletvekillerinin bölgelerine has sebze meyve ve diğer ürünlerin ikramları her akşam sürdü. Trabzon Milletvekili Av. Haluk Pekşen hatırlattı. Meclis başkanı Rizeli, Başkanvekili  Bahçekapılı Trabzonlu, ancak Meclis’te ne Rize’nin organik çayı, ne de Karadeniz Fındık reyonu bulunmuyor. Hatırlatmada fayda var. İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, ‘Meclis içinde bir ÇAYKUR reyonu bulunmasında fayda vardır’ diyor.

CHP ve AKP’liler arasında "yolsuzluk" tartışmalarına sahne olan görüşmelere, "Kürdistan" ifadesine de ilk kez ceza verilmesi gündeme oturdu. CHP’lilerin İçişleri Bakanı Soylu’yu hedef almaları, buna karşın Bakan Soylu ’nun altı çanta dolu belgelerle kürsüye gelmesi diğer dikkat çeken konular arasındaydı.
Önceki yıllarda sert tartışmalara, hatta kavgalara sahne olan görüşmelerin bu yılki etabında kavgalar az yaşansa da gerginlikler eksik olmadı. Özellikle CHP ve AKP arasındaki gerginlikler görüşmelere damgasını vurdu. CHP'nin iktidara Man adası belgeleri üzerinden yüklenmesi karşısında AKP'nin de görevden alınan Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi'ye dair iddialar üzerinden ana muhalefete yüklenmesi, gerginliklerin iki temel sebebi oldu. 

Meclis'in en önemli yasama faaliyeti olarak görülen ve 12 Aralık'ta başlayan 2018 Merkezi Bütçe görüşmeleri, 12 günlük mesainin ardından tamamlandı. Yaklaşık 160 saat süren görüşme trafiğinde yer yer gerginlikler yaşansa da, Meclis'te uzun yıllardır bütçe görüşmelerini takip eden deneyimli parlamento muhabirlerine göre, bu yılki görüşmeler Meclis'in "en sönük bütçe görüşmesi" oldu. 
2018 yılı bütçesi görüşmeleri böylesi bir ortamda geçti. Olası bir erken seçim olması durumunda bu şekilde görüşülen son bütçe de olabilir. Erken seçime gidilmesi durumunda 2019 bütçesi 16 Nisan 2016 tarihinde yapılan Anayasa değişikliği ile öngörülen yeni sisteme göre hazırlanacak ve görüşülecek. Anayasa değişikliğiyle bütçenin Cumhurbaşkanı tarafından bir “teklif” şeklinde Meclis'e sunulması hüküm altına alındı. 

Bütçenin açılış ve kapanışı TBMM Başkanı İsmail Kahraman yaptı. Bütçe görüşmelerinin ilk açılış günü çok önemlidir. Özellikle liderlerin konuştuğu gündür. Başkan Kahraman, ilerlemiş yaşına rağmen,12 saat kürsüden oturması, babacan tavırları ile meclisi idare etmesi, hem tansiyonu düşürdü, hemde dikkat çekti. Başkanvekili hemşerimiz Ayşe Nur Bahçekapılı’nın dirayetli yönetimi ise takdire şayandı. Bütün bu başarılı organizasyonun alt yapısında ise, Trabzonlu hemşerimiz; TBMM Genel Sekreteri M.Ali Kumbuzoğlu’nun imzası vardır.
                                         
Bakan Soylu ’ya haksızlık yapılıyor

“Geçmişte o demiş ti, bu demişti” Siyasette herkes, her zaman bir şeyler söyler. Rahmetli Demirel’in meşhur sözüdür “Dün dündür, bugün bugündür ” Her siyasetçi bulunduğu konuma göre bir şeyler söyler. Devlet beyin, AK Partiye destek vermeden önceki demeçlerine bakın. Numan Kurtulmuş’un geçmişteki konuşmalarını inceleyin. Soylu, Türk siyasetine Demokrat Parti ve Adalet Partisi çizgisindeki aile geleneğini devam ettiren kişidir. 15 Temmuz gecesi FETÖ terör örgütüne Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birlikte meydan okuyan birkaç bakandan birisidir.  TRT’yi ele geçiren teröristlere canı pahasına, beline tabancasını takarak meydan okumuştur. Perde arkasını iyi biliyorum.
Marifet iltifatı gördü ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, en önemli bakanlık olan İçişleri bakanlığına getirerek ödüllendirdi. Bakanlıklarda gösterdiği başarı takdire şayan olarak değerlendiriliyor. Karadeniz’in önemli isimlerindendir. Üstün niteliklerini daha öncesinde yazmıştım.
CHP liderine ‘Sen bittin’ demesi çok yanlıştır. Her siyasetçi hata yapar. Özür dilemeliydi. ‘Hataydı, özür dilerim’ diyebilseydi ve bütçede sadece bakanlık faaliyetlerini anlatsaydı daha iyi olurdu diye düşünüyorum.. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a gönülden bağlı kişilerden biridir. Diyeceğim şu: CHP yüklense de, AK Parti içinde bazıları çekemese de, bakan Soylu, kabinenin en güçlü önemli bakanıdır. Tayyip Bey harcamaz onu.

Sadık Soylu sağlıklı

İçişleri Bakanlığı’nın Bütçesi görüşmelerini, Sadık Soyluile birlikte izledik. Kimdir Sadık Soylu? Cumhurbaşkanı Erdoğan, dolaysıyla ekibine çok yakın isimdir. Tayyip Bey, Cezaevi’ne girerken de, Belediye iken de hep yanındaydı. Zor günlerin adamıdır

Hemşeri canlısıdır. Üstün niteliklere sahip genç bir yetenektir. Hemşerilerine olan düşkünlüğü takdire şayandır. Mevlana gibidir. İşini yapmadığı kimse yoktur. Herkesin işine koşar, ilgilenir. Hiç bir makam ve mevki onu şımartmamıştır. Büyüğünü, küçüğünü bilir. Çok ince düşünceli ve vefalıdır. Dostlarına ölümüne bağlıdır. Hava atmaz, ön planda olmayı sevmez. Ankara bürokrasisinde “görünmez” güçtür. Trabzon’un bütün güzel özelliklerini bünyesinde barındıran delikanlıdır. Bu güzel özelliğinden dolayı zaman zaman bedel ödüyor. Bu güzel özelliklerinden ve güzel dostluğuna yürekten teşekkürler. Bir rahatsızlık geçirdi, tedavi gördü, eski sağlığına kavuştu. Tekrar şifalar diliyorum. Allah çocuklarına bağışladı.

Bu bayan haddini bildirin!

TBMM içinde Sağlık Bakanlığı’na bağlı Atatürk Hastanesi bünyesinde bir görev yapan Sağlık Merkezi bulunuyor. Genelde Milletvekilleri, yakınları, meclis çalışanlarına, mecliste görev yapan gazetecilere hizmet verir. Hastanede görev yapanların; dışarıdaki eş dostlarına bakıldığını de biliyoruz. Adı üstünde hastane. İhtiyacı olan herkes istifade etmeli. Meclisin içine girebilen, sağlık güvencesi bulunan her vatandaş istifade edebilir.
Meclis’te olduğu gibi bu Sağlık Merkezi’nde görev yapan doktor, hemşire, sekreter ve diğer görevlilerin tümü torpilidir. Mutlaka arkalarında bir siyasi irade vardır. Bu yüzden bazıları çok şımarık, ukaladırlar. Üstlere yağ çekerler, normal vatandaşa tepeden bakarlar(bazıları)
 
Bütçe görüşmelerinin son günüydü. Meclisteyken dişimin ağrıması tuttu. Kulisteki çbazı gazeteci arkadaşlarımla Meclisteki Sağlık Merkezinin diş bölümü sekretaryasına uğradık. Orta yaşlı sarışın bir hanımdı. Hasta, kuyruk filan yoktu.
Sekreter önce saygıdan kusur etmedi. (Ya eski vekil veya yakını yada meclis çalışanı sandı)
Gerçi yakamda, Sarı Basın Kartı karşılığında; Parlamento’da verilen ‘Basın Özel Giriş” kartı asılıydı. Kayıt aldı, form doldurdu, sonra gazeteci olduğumu öğrenince tutumu 360 derece değişti. Bu değişikliği görmek gerekirdi, anlatmakla olmaz.. “Basın Mensuplarına bakmıyoruz” demez mi?.
Bende  ‘Hayrola, daha iki gün önce Göz için gelmiştim değişiklik mi oldu. Ayrıca kamu görevlisiyim, acil olmasa zaten gelmezdim’ deyince sadece mecliste görev yapanlara bakıyoruz cevabını aldık.
‘Parlamento Muhabirler Derneği’nin üyesiyim” dedikse de, görevlinin tutumu değişti bir kere...
Genel müdürlük ve üst düzey görev yapmış biri olarak, bürokrasi tecrübelerim vardır. Bir görevli bir yerlere girip çıktımı? o ise taş koydu demektir.
Bize ‘Başhekimin sekreteri bekliyor’ demezmi?  Diş ağrısı ile birlikte İnat ya bizde başhekimlik yazan yere giderek, sekretere kendimi tanıttıktan sonra, başhekim veya yardımcısını sordum. Görevli, sekreterlikte duran birini işaret etti. Kim olduğunu tanımadığım için benim için çok önemli değildi zaten.. Sekreter, temizlik görevlisini başhekim diye tanıtsa bile.. Sekretarya da geyik muhabbeti yapan başhekim veya yardımcısına durumu(tanımıyorum)anlatmadan, kavgaya niyetli olduğunu hissettim. ‘Neden istifade edemiyoruz o zaman, kapıya” gazeteciler giremez” diye yazın, bizde gelmeyelim dedik

Etrafındakilere hava basan, insanlıktan nasibini almayan, şımarık, ukala bir tavırla mahalle kabadayılığı yapıp  üzerimize gelmeye başladı. Biz kendisine o fırsatı vermeden Genel kurula kulise geçtik. Yok, hak edenlerle, Karadenizli olarak kavgayı severim de orası yeri değildi. Bırakın gazeteciyi, kamugörevlisini ya da vekil yakınını istifade eden ve etmeyenleri. Meclis’e yolu düşen, Milletin meclisinde, milletin hastanesine acill dış ağrısı ile uğrayan bir vatandaşa böyle mi davranılıyor? 1985’ten beri meclisteyim böyle bir terbiyesizliği görmedim. Acaba sekreter, Başhekim diye temizlik görevlisi ile mi muhatap etti beni? Okumuş, doktor olmuş kişiler böyle terbiyesizlik yapmazlar. Terbiyeyi, edebi, konuşmayı bilirler çünkü..
Meclis Başkanı İsmail Kahraman hemşerimdir.  Kendilerini yakından tanırım. Millet ile olan diyaloğu takdire şayandır. Konuyu sayın başkanın takdirine bırakıyorum. Yazdıklarımdan tek kelime abartı yok, koridorda kamera varsa izlesinler.
Çıkışta; Giresun MilletvekiliCemal Şahin ile karşılaştık, durumu anlattık.” İyi ki baktırmamışsın, benim sağlam dişimi kestiler” dedi. Konuyu Genel Sekreter Kumbuzoğlu’na da mesaj ile ilettim.

Sonuç olarak, Bütçe görüşmelerine dönersek. Gazetecilere göre, önceki yıllarda bir aya yakın süren görüşmelerin bu yıl sadece 12 gün sürmesi ve bu sürenin giderek kısalması, bu sönüklüğün en önemli göstergelerinden biri oldu.
 
Muhalefetin özellikle Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) yüksek bir tonda eleştiriler yönelttiği görüşmelerde, iktidar cephesinden ise daha çok bu eleştirileri dikkate almayan bir yaklaşım sergilendi.
 
Geçmişte partilerin genel başkanlarının da katıldığı ve karşılıklı atışmaların yaşandığı görüşmelerde bu gelenek de son buldu. Bu yılki görüşmelerde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Başbakan Binali Yıldırım konuştu. Genel Kurula sıklıkla gelen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ise görüşmeleri yerinden izlemeyi tercih etti. 
2018 Yılı Bütçesinin hayırlı olmasını diliyorum.
Hepinizin Yeni Yılınızı kutluyorum.
Ankara’dan sevgiler..