‘Bu ülkede, devletin ve milletin bekasını, güçlü ve müreffeh bir Türkiyenin inşasını istemek, bu uğurda adanmışlık duygusu ile hareket etmek, jakoben, batıcı, elitist, her zeminde kendi halkını aşağılamayı modernlik sayan bir sınıf için suçtur. Yerli ve milli bir damardan beslenip, sadece kendi medeniyet değerlerine yaslanıp, bir dava şuuru ile oradan ülkesi ve milleti için büyük ve kalıcı hizmet üretmek arzusu ve mücadelesi bu çevreler için kabul edilemez bir davranış biçimidir.

Bu ülke 200 yıldır bunun mücadelesini vermektedir. Kökleri batı emperyalizminden beslenen bir damar, yerli ve milli değerler üzerinden yükselmeyi, bağımsız ve özgür olmayı bu millete reva görmemektedir. Bu uğurda en yüksek düzeyli mücadeleyi verenlere karşı her daim uyguladıkları itibarsızlaştırma, iftira ve topyekün imha politikasından asla vaz geçmediler, geçmiyorlar, geçmeyecekler.

KÜRESEL GÜÇLERE HİZMET EDİYORLAR

Küresel lobilerin hizmetkarı olan bu çevreler, dün emellerine ve planlarına aykırı gördükleri Sultan Abdülazizi katlettiler, Sultan Abdülhamide karşı aklların alamayacağı entrikaları ve yok etme komplolarını kurdular. Dokuz yılda Osmanlıyı yıktılar. İstiklal mahkemelerinde binlerce ilim adamını, masum insanı astırdılar. Bu ülkede 18 yıl ezanı Türkçe okuttular, Kuranı yasakladılar. Milletin değerlerine yaslanan Adnan Menderesi hunharca işkenceye tabi tutup sonunda astılar. Özalı itibarsızlaştırdılar, şüpheli bir şekilde ölümüne sebep oldular. Bu ülkenin en milli ve yerli adamı, büyük beyni, geniş siyasi dehası Erbakanı,bütün siyasi hayatı boyunca aşağıladılar, komedi proğramlarının konusu yaptılar, iftiralara maruz bıraktılar. Defalarca partisini kapattılar, cezalandırdılar. Darbe ile iktidardan uzaklaştırdılar.

TÜRKEŞ’E DE YAPTILAR

Rahmetli Türkeş’e karşı aynı karalamaları, aynı itibarsızlaştırmaları yaptılar.

19 yıldır Türkiyede her alanda sessiz devrimler gerçekleştiren Recep Tayyip Erdoğan’a yapılanlar bütün dünyanın gözü önünde cereyan etmektedir. Tek suçları bu ülkeyi dünyanın güçlü ve müreffeh bir ülesi haline getirmek. Bu uğurda mücadele etmek ve bunu yaparken kendi medeniyet kodlarımız üzerinden yürümek. Bu insanların ve bunların kadrolarının, yol arkadaşlarının en büyük suçları, ille de yerlilik ve millilik anlayışına dayanma arzularıdır. Müstemlekeci anlayışın buna asla tahammülü yoktur. Bu ülke kalkınmasın önemli değil, tek batıcı jakoben sınıfın tekelinde olsun. Sadece Küresel efendilerinin aferinini alsınlar yeter. İşte, her zeminde ve her işinde milli bir duruşu esas alan Sn Berat Albayraka yapılanları lütfen bu çerçeveden değerlendirin. O bir mefkurenin takipçisi olduğu için itibarsızlaştırmaya tabi tutuluyor. Onun bu ülke için tasavvurları, ufku ve vizyonu sadece "damat" sıfatının gölgesinde yok sayılmaya hatta kendisi ile birlikte imha edilmeye çalışılıyor.

Küresel faiz ve sömürü lobilerinin yerli taşeronları tarafından afaroza tabi tutuluyor. Berat bey üzerinden Recep Tayyip Erdoğana ve aslında millete komplo düzeni işletiliyor. Bu millet bu filimleri çok gördüğü için artık bu karanlık eller emellerine ulaşamıyorlar ve çıldırıyorlar.

HAK VE BATILIN KAVGASI

Berat Albayrak insan olması hasebiyle hepimiz gibi hataların sahibi olabilir, ancak atasından, babasından tevarüs ettirdiği vatan ve millet aşkını, dava şuurunu ve temiz istikametini kimse sorgulayamaz. O inandığı dava uğruna çile ve meşakkatlere katlanmaktan asla imtina etmeyen Sadık Albayrağın oğludur. Bu ülkenin yakın tarihini korkusuzca milletine aktaran Sadık Albayrağın oğlu. Bu aziz milletin öz evladıdır. Batı emperyalizmine maşalık edenlere karşı milletçe verdiğimiz büyük kavgada R. Tayyip Erdoğana da, Süleyman Soyluya da, Berat Albayrak'a da, milletin bütün adamlarına da sonuna kadar sahip çıkacağız.

Biz biliyor ve inanıyoruz ki, kıyamet sabahına kadar sürecek bu kavga doğru ile yanlışın, iyi ile kötünün, hak ile bâtlın kavgasıdır. Biz bu kavgada hatalara değil istikamete bakarak yön tayin edip adam seçeceğiz.’
 

Editör: TE Bilisim