Sarı Lira gibi ömrümüz Ve Osman Nuri Tonyalı

Öğretmenlerin öğretmeni Osman Nuri Tonyalı’yı 1980’li yıllarında tanıdım.
Ben gazeteciliğe yeni başladığımda, o Kalkınma Mahallesi’nde okul müdürüydü.
Dönemin Trabzon Milli Eğitim müdürü, 
Sonrasının Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Bener Cordan O’nu tanıştırırken:
”Atom karınca  hepimizin hocasıdır” demişti.
KTÜ eski rektörü, YÖK eski başkanı Prof. Kemal Gürüz’ü, eski valilerimizden Yılmaz Ergun ve Enver Hızlan ve diğerleri ile güzel bir ekip oluşturmuştuk.
Sonra “Yılın öğretmeni” seçildi.
Türkiye genelindeki ilk üç öğretmen arasına girdi.
Öğrencileri, Bakan, Milletvekili, Vali, Genel Müdür, paşa oldu.
Trabzon’da üç kuşağa hocalık yaptı.
Dede-Baba ve torunlar..
Tam bir Atatürkçü..
Eğilip bükülmedi. Eğitimde taviz vermedi.
Günün şartlarına göre hareket etmedi.
Hep sevdi, sevildi..
Sevgi çiçeği gibi açtı
***
Sonra oğlu Oğuz ile bacanak olduk.
40.Yıldır dostluğumuz sürüyor.
Rize-Pazarlı olmasına rağmen, ömrünü Trabzon’a adadı.
90. Yaşındaki delikanlı.
Trabzon ’eğitim camiasının yüz akı, onur abidesi.
Ankara’ya geldiğinde, kimyamızı bozuyor.
Devlet bürokrasisindeki öğrencilerini ziyaret etmekten bitap düşüyoruz.
Okuyan, araştıran, yetiştiren bir hoca..
Tek kusuru, sevgili eşi Yıldız hanımın her dediğine ”Evet” deyip, evden dışarıya çıktığında bildiğini okumasıdır.
***
Trabzon’a geldiğimde uğrar, Ankara’dan da telefonla konuşuruz.
90.Yılının özetini sorunca, Erel Bleda’nın” Sarı Lira gibi Ömrümüz” adlı şiirle cevap verdi.
Yaşamak değil bizi bu telaş öldürecek,
Bırakın Paris’te ılık rüzgârlarla
taratmayı saçlarımızı,
sevgilimizle doyasıya sohbet bile edemedik biz.
Gözümüz saatte söyleştik hep,
koşuşur gibi seviştik, yarışır gibi çalıştık.
Hep yetişilecek bir yerler vardı,
aranacak adamlar, yapılacak işler.
Bir sonraki günün telaşı,
bir öncekinin terine bulaştı,
başkalarının hayatı bizimkini aştı.
Kör karanlıkta çalar saat sesi,
kuşluk vakti kızarmış ekmek kokusu,
veya yavuklu öpücüğü ile uyanma düşlerini,
ha babam erteledik,
20 li yaşlardan 30 lara kurduk saatin alarmını.
30 lardan 40 lara, sonra 50 lere…
Öyle yanlış kurgulanmış ki hayat,
kuşlukta uyuma imkanı sunduğunda size,
artık uyku girmez oluyor gözlerinize.
Doyasıya söyleşmek, telaşsız sevişmek
imkânına kavuştuğunuzda,
söyleşecek sevişecek kimse kalmıyor yanınızda
Özenle yarına sakladığınız
bir sarı lira gibi ömrünüz,
vakti gelip de sandıktan çıkarttığınızda,
birde bakıyorsunuz ki
tedavülden kalkmış.
***
Öğretmenlerin öğretmeni, Türk Milli Eğitiminin yüz akı, onur abidesi, eğitim çınarı Osman Nurı Tonyalı’ya sağlık dileklerimle
Saygılar ve uzun ömürler  diliyorum..