‘Bak, bana siyaset yapma!’ Siyaseti bu sözlerle küçültüyoruz. Oysa Mesut Yılmaz’ı anma gecesinde şunu gördüm. Siyaset yol arkadaşlığı, hizmeti yaparken kader birliği ve ölüm halinde de VEFA imiş.

Trabzon eski milletvekili Ali Kemal Başaran gibi yapayım, Ali Kemal abi anma gecesinde kürsüye çıktı ve Mesut Yılmaz ile anılardan başladı: ‘Yıldırım Akbulut Başbakanken yüzüne karşı Mesut Beyi desteklediğimi söylemiş vekilim’ dedi ve çok da alkış aldı.

Benim de Mesut Beyle anım var. Faruk Özak Trabzonspor Başkanı. Mesut Yılmaz Başbakan. Yönetim yeni seçilmiş ve tanışma ve talep ziyareti var. Gazeteden ‘Sen de gel’ dediler. Atladık gittik. Uçağın arkasında bugünkü Divan Başkanı Mahmut Ören ile oturuyoruz.

Ankara, Başbakanlık binası derken Mesut Beyin makam odasındayız. Devlet Bakanı Eyüp Aşık, kolumdan tuttu ve MESUT beyin yanına getirdi. Tanıştırdı. Birlikte üçlü fotoğraf çektirdik.

Döndüm, Eyüp beyden ve Trabzonspor yöneticilerinden aldıklarımla manşeti çaktım.

Mesut Beyle fotoğrafımı ve manşeti görenler, sabah erken saatlerde Değirmendere’de Karadeniz Gazetesi’nin önüne yığılmış:

‘Yusuf oğluma iş’ Koymadık mı, elimizden geleni yaptık.

Hamamizade İhsan Bey kültür merkezinde yapılan Mesut Yılmaz’ı 5. Vefat yıldönümünde anma güzel oldu.

Anılar duygusal ve değerli idi. İl eski Başkanı Nazım Özcan’ın gözyaşları, Eyüp Aşık’ın, ‘Mesut Beyin Türkiye’ye eşsiz hizmetleri oldu. Karadeniz’in altından ABD’ye rağmen Rus Doğalgazını geçirdi, Almanlara rağmen Sabiha Gökçen havalimanını yaptı, Karadeniz sahil yolunun yarısını tamamladı, yarısını da bu iktidar yaptı. Şimdi söylüyorum, Artvin’den Çorum ve Kastamonu’ya kadar Zigana Dağının Güneyinden bir otoyol yapılmalı.”

Sayın Aşık, söylemlerinin arasında, ‘Türkiye’nin yeri Ortadoğu değil Avrupa Birliğidir, şimdi tam da zamanı gelmiştir. Türkiye mutlaka bu birliğe girmelidir’ uyarısı yaptı.

Eyüp Bey farklı fikirleri olan bir adamdır.

Çok ilginç bir çıkış yaptı:

‘Size bir şey söyleyeceğim. Bu adam ne diyor diyebilirsiniz. Gülüp şaka sanabilirsiniz ama gerçek söylüyorum. Türk toplumu çok gerildi. Öyle gerildi ki, AK Partililer Sözcü TV’yi izlemiyor, CHP’liler de iktidara yakın kanallara bakmıyor. Bu koalisyon dönemlerinde bile görülmemiş bir kamplaşmadır. Kamplaşmanın da ötesinde bir düşmanlaşmadır. Acilen AK Parti ile CHP bir araya gelmedi ve toplumun bu gerilimini ortadan kaldırmalılar. Bunu geçmişte

AP-CHP, DSP-MHP yaptı. Devlet Bahçeli ülke için baş düşmanı Abdullah Öcalan’a çağrı yaptı. Olmaz demeyin, Tayyip Bey Cumhurbaşkanı, Ekrem İmamoğlu Başbakan olsun. Ne var bunda. 3 ayda ortalık pamuk gibi yumuşar.’

Mesut Yılmaz’ı anma etkinliğine katılan Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, Özal’dan girdi ve Mesut Yılmaz ile bağladı. İktidarı üstü kapalı eleştiren Eyüp Aşık’a da şu sözlerle cevap verdi: ‘Türkiye’ye dört eğilimi getiren Özal. Milliyetçileri, Muhafazakârları, Sosyal Demokratları ve Liberalleri bir araya getirdi, parti kurdu, iktidar oldu. Birçok statükoyu yıktı ve hizmet getirdi. Ama öldürdüler Özal’ı. Ne demişti rahmetli ‘21. Asır Türk milletinin asrı olacaktır. İşte şimdi Türkiye yüzyılında tam da o asrı yaşıyoruz.’

Geceye Erzurum, Gümüşhane, Rize, Giresun, Ordu, Artvin’den il başkanları ve yöneticiler de katıldı.

Toplumda siyaseti nasıl görüyoruz, ‘Bak bana siyaset yapma!’ diyoruz. Siyaseti bu sözlerle küçültüyoruz. Oysa Mesut Yılmaz’ı anma gecesinde şunu gözlemledim:

Siyaset, yol arkadaşlığı, hizmeti yaparken kader birliği ve ölüm halinde de VEFA imiş..