Tarih sahneye taşındı: Trabzon’un işgal yılları tiyatroda can buldu

Trabzon Büyükşehir Belediyesi Şehit Tiyatrosu’nun sahnelediği Trabzon’un Kayıp Yılları adlı drama oyunu, Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezi’nde izleyiciyle buluştu. 1916-1918 yılları arasında yaşanan Rus işgali dönemini konu alan oyun, dönemin trajik olaylarını tarihsel belgeler ve tanıklıklara dayandırarak sahneye taşıdı. Kültür merkezinin tamamen dolduğu gecede, seyirciler hem hüzün hem de tarihi farkındalıkla salonu terk etti.


Oyunda tarihsel gerçeklik ön planda

Oyun, yalnızca bir sahne gösterisi değil; aynı zamanda tarihsel bir bellek çalışması niteliği taşıyor. Trabzon’un iki yıl süren Rus işgali döneminde yaşanan muhacirlik, göç ve direniş gibi olaylar, oyunda belgelerle desteklenerek anlatılıyor. Bu yönüyle, Trabzon’un Kayıp Yılları izleyiciye yalnızca bir sanat eseri değil, aynı zamanda dönemi anlamaya yönelik derin bir perspektif sunuyor.


Güçlü kadro, etkileyici anlatım

Tayfun Yurtsever’in Genel Yayın Yönetmenliğinde sahnelenen oyunu Armağan Aydın kaleme aldı. Oyunun yönetmenliğini ise Ceyhun Gen üstlendi. Tiyatroseverler tarafından takdir toplayan prodüksiyon, sahne dekoru, kostümler ve oyunculuk performanslarıyla dikkat çekti. Oyuncular, dönemin ruhunu yansıtan ifadeleri ve sahne diliyle izleyiciden tam not aldı. Özellikle göç sahneleri, seyircide duygusal anlar yaşattı.


Trabzonlular tarihlerine sahip çıkıyor

Gösterimin ardından konuşan bazı seyirciler, oyunun kent belleğine katkı sağladığını belirtti. Genç izleyicilerden yaşlılara kadar geniş bir kitlenin ilgi gösterdiği oyun, kültürel hafızanın diri tutulması açısından önemli bir adım olarak değerlendirildi. Trabzon’un işgal yıllarına ışık tutan bu yapımın, farklı şehirlerde de sahnelenmesi yönünde talepler dile getirildi.


Tarihi belge ve tanıklıklara dayanan bu anlamlı yapım, geçmişi hatırlatmakla kalmadı; aynı zamanda sanat aracılığıyla kolektif hafızayı güçlendirdi. Trabzon’un Kayıp Yılları, yalnızca bir tiyatro gösterisi değil, aynı zamanda kente ve geçmişe bir saygı duruşu oldu.

Muhabir: DOĞUKAN ÖZKURT