Her camianın kendine özgü bir insan kültürü, kendine özgü problemlere yaklaşım şekli vardır. Fenerbahçe camiasının sorunlara yaklaşım şekli ile, Göztepe kulübünün sorunlara yaklaşımı aynı olmadığı gibi, Hatayspor camiasının problemlere yaklaşımı ile de Samsunspor camiasının problemlere yaklaşımı aynı değildir. Lakin; Trabzonspor camiası bu noktada rakip kulüplerle taban tabana zıt bir çizgide olduğunu görüyoruz. Rakip camiaların dinamikleri çözüm noktasında ayrışırken Trabzonspor camiasının dinamikleri problemin direk kaynağı olma noktasında yarışıyor.

Bunun en güzel örneğini Abdülkadir Parmak meselesinde gördük. Sabırlı olalım yönetim olayın iki tarafını da dinler bir karar verir demek yerine herkes kendine bir taraf seçti ve problemi içinden çıkılmaz hale getirdiler. Hal böyle olunca da apar topar toplanan yönetim maça dakikalar kala genç oyuncuya 125 bin TL ve süresiz kadro dışı gibi ağır bir ceza kesti. Yani herkes kaybetti diyebiliriz..

Neyse yeter bu kadar maç önü şimdi geçelim maça;

Abdullah hoca geçen haftadan farklı olarak kart cezalısı Bakasetas'ın yerine forvet arkasına Ekuban'ı, Ekuban'dan boşalan sağ kanata da Yusuf Sarı'yı monte etmiş.

Maçın başı karşılıklı ataklara sahne oldu. Dakika 15'te N'wakaeme'nin kafa vuruşunda dışarı giden topa elle müdahale eden Karagümrük defansının ikramı penaltıyı gole çeviren Djaniny Fırtına'yı maça 1-0 galip başlattı desek abartmış olmayız. Golden sonra da oyunun hakiminin Trabzonspor olduğunu ve özellikle 36'da çok ciddi bir golü Djaniny'nin kaleciye nişanlandığını söylemeliyim.

İkinci yarıya Karagümrük daha istekli başladı. Kaleci Uğurcan 52, 54'te iki topu ayaklarıyla, 56'da da bir topu elleriyle çıkarması oyunun kırılma anı oldu. Bu stres yüklü dakikalar geçmek bilmiyordu ki hatalı geri pasını gole çeviren Djaniny rakibin bir nevi direncini de kırdı diyebiliriz. Golden sonra oyun karşılıklı cılız ataklarla gitti geldi ama başka gol olmadı.

Galibiyetin Abdulkadir Parmak krizini örteceğini ve camiada yeniden barışı tesis edeceğini düşünüyorum.

Tebrikler çocuklar