Trabzonspor’un geçer haftaki Sivasspor maçından sonra sevgili hocamız Abdullah Avcı’nın ‘İyi futbolun yanında mücadeleci bir oyun ortaya koyduk’ diye mikrofonlara konuşmasını şahsen ben yadırgadım.
Çünkü bizim arzuladığımız Trabzonspor, böyle olamaz.
Bakın geçen sezon ki maçlarımızın çoğundan zevk alıyorduk.
Tamam ofansif olarak iyiydik, defanstaki sıkıntılardan dolayı da gol yiyorduk.
Ama oynanan futbol herkesi heyecanlandırıyordu.
Bu sezona bakıyoruz Trabzonspor’u başkanıyla da hocasıyla da verdikleri beyanatlar sanki sıra takımların beklentileri gibi.
Eğer sevgili başkanımız bu sezon ki transferleri beğeniyorsa, ‘transferde hata yapmadık’ diyorsa benim başkanımıza bu konuda söyleyecek şeyim yok.
Sadece şunu derim, ‘İnsanlar hep hata yapar, önemli olan bu hatayı bilip kabullenmesi o kişiyi yüceltir’ derim.
Bu haftaki rakibimiz kardeş takım Kayserispor’du.
Ligdeki konumu ve oynadığı futbola baktığımızda onları zor günlerin beklediğini söylemeden geçemeyiz.
Trabzonspor’un Nwakaeme dışında eksiği yok.
Ancak Abdullah Avcı oyun dizilişinde değişiklik yaparak Diabate’yi sağ kanada aldı, Abdülkadir Ömür’ü ise forvet arkasına çekti. Afobe’yi keserek onun yerine de forvette Ekuban’a görev vererek maça başlamayı yeğledi.
Maça çok iyi başlangıç yapan taraf Kayserispor’du.
Daha 6.dakikada çok net bir pozisyona girdiler.
8.dakikada Kayserispor Henrique ile net golü atamadı.
Trabzonspor’un bunlara cevabı 13.dakikada oldu. Ancak Hugo’nun kafa vuruşu kale yerine auta gitti.
Kayserispor hep atak oynuyor biz ise tam tersini yapıyoruz.
İlk yarının son dakikasında Marlon, kaleye giren topu çıkartarak ilk yarıyı noktalayıp skorun bozulmamasını sağlamış oldu.
İlk yarıda müthiş bir Kayserispor baskısı vardı.
Takımımızı tanımak ise adeta imkansızdı.
İkinci yarıya Abdullah Avcı, çok akıllı bir hamle yaparak sarı kartı olan Pereira’yı oyundan aldı onun yanında hiçbir varlık gösteremeyen Diabate’nin yerine de Afobe’yi oyuna dahil etti.
Bu değişikliklerden sonra Trabzonspor’da oyun düzeni de değişti ve oyuna az da olsa denge gelmiş oldu.
Fakat bu dengelerle pozisyon olarak Trabzonspor yine yoktu.
Kayserispor’da ilk yarıdaki gibi ikinci yarıda pozisyonlara giremedi.
Son dakikalarda oyunun büyük bir bölümü Kayserispor’un hakimiyetinde geçti.
Trabzonspor takımı bu kadar ürkek oynatılmaz.
Bu takım top kazandığı zaman niye hiç golü düşünmüyor?
Tabi ki ileride çoğalma olmayınca pozisyona da giremiyoruz.
Bu konuda da en büyük etken ise hocamızdır.
Çünkü hocamız önce gol yememeyi oynamalıyız derse haliyle oyuncular da buna uymak için çok az gol pozisyonuna girebiliyor.
Bakın mütevazi kadrosu ile Kayserisporlu oyuncular canla başla mücadele ettiler.
Uğurcan’ı saymazsak ‘Trabzonspor’da ayakta duran bir oyuncu var mı?’ derseniz hayır derim.
Çünkü Trabzonspor kimliğini, benliğini tamamen kaybetmiş bir takım gibi mücadele etti.